Paris’teki iklim konferansından olumlu sonuç bekleyen Parisliler şampanyalarını soğuturken, Champagne bölgesinde havalar ısınmayı sürdürüyor. Paris’in 150 km kadar doğusunda olan bölge son birkaç 10 yılda ortalama 1,5 derece ısındı.
Dünyanın birçok yerinde olduğu gibi bu bölgede de aşırı iklim olayları artış gösteriyor.
Bağcı Jean-Pierre Vazart’ın telefonunda 12 farklı hava durumu uygulaması var. Vazart, bunun biraz kendi teknoloji merakından, biraz da fırtına ve dolu olaylarının artışından kaynaklandığını söylüyor.
“Herkes korkuyor” diye konuşan bağcı, bulutlar karardığında ne geleceğini bilemediklerini söylüyor. Vazart, elindeki farklı hava durumu uygulamalarını değerlendirerek ne yapacağına karar veriyor.
Aşırı iklim olayları dışında ise Vazart, bölgenin iklim değişiminden yarar sağladığını söylüyor.
Durumun şimdilerde iyi olduğunu söyleyen bağcı, son 15 yıl içinde son derece iyi rekolte elde ettiklerini belirtiyor.
Champagne Bölgesi Ticaret Derneği Teknik Direktörü Arnaud Descotes, “Şu anda iklim değişiklerini dert etmiyoruz” diye konuşuyor. Daha sıcak havalar, elde edilen şarabın alkol oranının yüksek olması anlamına geliyor.
İklim değişiminin sürdüğü dünyamızda kazananlar ve kaybedenler var. Yükselen ısı, değişen su seviyesi ve de aşırı iklim olayları 2030 yılına kadar 100 milyon kişiyi yoksul bırakabilir.
Ancak şampanya gibi lüks bir ürünün üreticileri, şarap sektörünün içinde bile şanslı tarafta. 2013’te Ulusal Bilimler Akademisi Tutanakları Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmaya göre 2050 yılında, dünyanın en tanınan bazı şarap bölgeleri üzüm yetiştirmeye elverişsiz hale gelecek. Bunlar arasında Fransa’nın Bordeaux ve Rhone bölgeleri ile İtalya’nın Toskana bölgesi de var.
Moet Hennessy şirketinin şarap bölümünü yöneten Jean-Guillaume Prats, California ve Arjantin’deki bazı bağların şimdiden azalan su kaynaklarından dolayı sıkıntı çektiğini söylüyor.
Ancak iklim değişikliği bazı yerlerde yeni fırsatlar doğuruyor. Moet Hennessy, Hindistan’ın Maharaştra bölgesinde 1000 metre yükseklikte ve Moğolistan’ın iç bölgelerinde yeni üzüm fidanları dikmiş. Prats, 30 yıl önce bu bölgelerde soğuk nedeniyle böyle bir şey yapmanın mümkün olamayacağını söylüyor. Ancak uzman aynı zamanda sektörün iklim değişikliğine katkısını azaltma konusunda da adımlar attığını belirtiyor.
Champagne, Fransa’da karbon ayak izini değerlendiren ilk bölge olmuş. Üreticiler artık daha ince şişeler kullanıyor. Ağırlık farkı yalnızca 50 gram olsa da, Vazart 300 milyon şişenin fark yarattığına dikkat çekiyor. Bölge, şişe başına sera gazı salımını yüzde 15 azaltmış. Bunun büyük kısmını daha ince şişeler sağlasa da sektör bu rakamı 2050’ye kadar yüzde 75’e çıkarmayı planlıyor.
Vazart’ın bağlarının arasındaki çimlik alanlar atmosferden karbonu emiyor. Tarlalardaki çalılıklar yararlı böceklere ev sahipliği yaparak böcek ilacı ihtiyacını azaltıyor. Bunun iklim değişikliğine etkisi olmasa da sektör genel olarak çevreye verdiği zararı azaltmaya çalışıyor.
Prats, sektördeki iyi markaların yüzlerce yıllık geçmişe sahip olduğunu söylüyor ve yaptıkları her şeyin gelecek nesiller için olduğunu ekliyor. Uzman, mevcut uygulamaları korumazlarsa kolaylıkla her şeyin kaybedilebileceği uyarısında bulunuyor.
Prats, şirketin yönetim kurulu başkanı Bernard Arnault’nun bir sözünü hatırlatıyor ve “Yüz yıl sonra Apple var olmayabilir, ancak Dom Perignon kesinlikle yaşayacak” diyor.