Gaziantep Sosyal Güvenlik Kurumu önünde biraraya gelen Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Şubeler Platformu çatısı altındaki sivil toplum kuruluşları, yeni yılla birlikte açıklanan memur maaşlarının enflasyon karşısında eridiğini belirterek gerekli düzenlemelerin yapılması için iktidara çağrıda bulundu.
Polis ekiplerinin geniş güvenlik önlemleri arasında basın açıklaması yapan KESK üyeleri, 20 yıl önce asgari ücretin 2 katını geçen en düşük kamu emekçisi maaşının bugün asgari ücretin altına indiğini ifade etti.
Grup adına basın açıklaması yapan KESK Şubeler Platformu Üyesi Yunus Çiçek, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın açıkladığı zam oranının gerçek enflasyon karşısında bir şey ifade etmediğine dikkat çekerek, emekçilerin yoksulluk sınırı üzerinde maaş alması için gerekli düzenlemelerin yapılması çağrısı yaptı.
“Her kesimin insanca yaşayacağı maaşı alması için mücadele ediyoruz’’
İktidara yakın olarak nitelendirilen sendikaların sahte enflasyon rakamları üzerinden hareket etmesi nedeniyle emekçilerin gerçek enflasyon karşısında ezildiğini vurgulayan Çiçek, “İbretlik bir iktidar ve yandaş sendikacılık ile karşı karşıyayız. 6 milyon 500 bin kamu emekçisi ve emekli, yandaş konfederasyonların ve iktidarın sahte enflasyon rakamlarını bir kuruş aşmayan TİS mutabakatlarının bedelini yıllardır ödemeye devam etmektedir. İktidarın açıklamalarının, Cumhurbaşkanı’nın sahte TÜİK rakamlarının üzerine birkaç puan koymaktan ibaret müjdesinin yaşadığımız gerçek enflasyon ve alım gücünün korkunç erimesinin karşısında hiçbir karşılığı yoktur’’ diye konuştu.
“Vergi diliminin düşürülmesi veya sabit tutulmasını talep ediyoruz’’
Basın açıklaması sonrası VOA Türkçe’ye konuşan KESK Şubeler Platformu Dönem Sözcüsü Ömer Parlakçı yüzde 100’ü aşan enflasyon oranına dikkat çekerek, “Bize dayatılan bu yoksulluğa, sefalete ve açlığa karşı mücadelemizi sürdürüyoruz. Biz emekçiler olarak sadaka değil emeğimizin karşılığını istiyoruz. Enflasyon oranının yüzde 100’ü geçtiği bir süreçte bizlere yüzde 30 verilen zammı protesto ediyoruz. Çünkü bu verilen oran emekçilerin geçinebileceği bir ücret değil’’ dedi.
Yıl sonuna doğru artan vergiler nedeniyle maaşların eridiğini vurgulayan Parlakçı sözlerinin devamında şu ifadeleri kullandı:
“Daha önceden maaşları 3 asgari ücret miktarına denk gelen öğretmen arkadaşlarımız şu anda bir asgari ücret miktarı karşılığında çalışıyor. Şu anda gerçekten yoksulluğu ve sefaleti yaşıyoruz. Bunların yanı sıra maaşlarımızdan yüzde 15 oranında başlayan vergi kesintisi yıl sonuna doğru yüzde 27’yi buluyor. Bizim bir diğer talebimiz de bu vergi diliminin düşürülmesi veya sabit tutulması. Biz kamu emekçileri olarak tüm kurumlar önünde eylemlerimize devam ederek basın açıklamalarıyla iktidara sesimizi duyurmaya devam edeceğiz.’’