Depremin merkez şehri Kahramanmaraş’ta, arama kurtarma çalışmaları hemen hemen tamamlanmak üzere. Hala bazı enkazlarda canlı çıkma umudunu sürdürenler olsa da ümitler yavaş yavaş azalıyor. Depremin etkilediği diğer kentlerde olduğu gibi Kahramanmaraş’ta da şu anda temel problem kış şartlarının hüküm sürdüğü bölgede barınma sorununu çözmek.
Bunun için kentte AFAD öncülüğünde çadırkentler kuruluyor. Adana yolundan kente girişte bulunan Kahramanmaraş Fuar Merkezi, ildeki en büyük çadır alanlarından biri. AFAD yetkilileri, çadır sayısının 700’ü bulduğunu söylüyor.
Çadırkentin girişindeki alan, yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılması için bir dağıtım merkezine dönüştürülmüş durumda. Bu alanda jandarma, polis ve AFAD gönüllüleri birlikte çalışarak çadırkenttekilerin ağırlıklı olarak giyecek ve ısınma sorunlarına çözüm üretmeye çalışıyor.
“Allah devletimize zeval vermesin”
Çadırkentte ilk iki gün yaşanan tuvalet sorunu, Perşembe günü itibariyle özellikle büyükşehir belediyesi personelinin de devreye girmesiyle çözülmüş gibi görünüyor. Üç kızı ve eşiyle birlikte alana yerleştirilen döner ustası Hasan Büyükcücüğü de tuvalet sıkıntısının giderildiğini dile getiriyor.
VOA Türkçe’nin konuştuğu Büyükcücüğü, “Evimiz yıkıldı. İlk iki gün parklarda kalıyorduk. Sağ olsun gönüllü bir abimiz araca doldurdu hepimizi. On aile buraya geldik. On aile bize bir çadır verdiler. Dün de bizim aileye bir çadır verdiler, yerleştik. Yiyeceklerimiz içeceklerimiz her şeyimiz geliyor, sıkıntı yok. Tuvalet sorunu giderilmiş durumda. Allah devletimize zeval vermesin” dedi.
“Evimiz yıkıldı ama çocuklarımızla biraradayız, bu bize yeter”
Büyükcücüğü ailesi dokuz ay önce bir ev satın almışlar. Ancak depremde oturdukları bina büyük ölçüde zarar gördüğü için bir daha geri dönemeyeceklerini düşünüyorlar. Ama depremde can kaybı yaşamadıkları için bunu dert etmiyorlar.
Hasan Büyükcücüğü’nün eşi Şeyma Büyükcücüğü yaklaşık 10 metrekarelik çadırın içine kızları ve eşiyle birlikte oturdukları büyük şiltenin üzerinde şöyle diyor: “Ev kullanılmayacak hale geldi, adeta yıkıldı. Yıkılsın, biz çocuklarımızla biraradayız. Bu bize yeter. Burada çocukları rahat ettirmeye çalışıyoruz. Geceleri biraz babaları bekliyor biraz ben bekliyorum. Dönüşümlü uyuyoruz. Mama süt temin ediyorlar. Eksik olan malzemelerimiz akrabalarımızdan temin ettik, getirdiler. Suyumuz var. Kuru gıda veriyorlar. Bugün bir ateş yaktık. Çay yaptık. Yemeğimizi kapının önüne ateş yapıp yapacağız. Birkaç yerden kazan istedik. Akrabalarımızdan. Kazan gönderdiler tava gönderdiler. Yemek de yapacağız artık” diyor.
“Elektrik yoksa hayat olmuyor”
Çadırın içinde küçük bir ısıtıcı var. Tüpü bitmiş. Zaten ancak bir gece dayanıyormuş tüp. AFAD yetkilileri akşam yenisi vereceklerini söylemişler.
“Gece soğuk oluyor” diyor, Hasan Büyükcücüğü “Bu küçük petek tüple ısınıyoruz. Tabii çok kolay değil ısınmak. Çocukların yanına koyuyoruz. Bir de elektrik hiç yok. Elektrik yoksa hayat olmuyor. Isınmak için en büyük kaynak. İletişim kuramıyoruz yakınlarımızla. Telefonlarımızın şarjı yok. Tek isteğimiz elektrik ve bir de ısınma. Başka bir isteğimiz yok” diyor.
Kahramanmaraş’ın nüfusu yaklaşık 1 milyon 200 bin. Bu nüfusun yarısından fazlası kent merkezinde yaşıyor. Depremin neden olduğu yıkım, ağırlıklı olarak kent merkezini etkilese de kentin geri kalanında da insanlar evlerine girmek istemiyor. On binlercesi depremin ikinci ve üçüncü günü başka şehirlerdeki akraba ya da tanıdıklarının yanına gitti. Geri kalanların ana sığınağı hiç şüphesiz bu çadırkentler olacak. Ancak bazıları Büyükcücüğü ailesi kadar şanslı değil.
Hala çadır alamayanlar var
Kızının epilepsi hastası olduğunu söyleyen Hatice El, iki gündür kendisine AFAD çadırı verilmemesinden dert yanıyor.
VOA Türkçe’nin konuştuğu El, “Çadırımız yok. Altı aile kalıyorduk, dördü gitti. Çadır çok soğuk oluyor. Kendimiz yaptık çadırı. Bu nedenle çadır istiyorum. Dünden beri çadır verilmesini bekliyoruz. Dün ismimi verdim ama hala bekliyorum. Çadırlar boşalınca alacağız dediler ama hala dışarıdayım. Çocuğum epilepsi hastası. Dışarısı soğuk. Ateşlenirse nöbet geçiriyor. O yüzden endişeliyim” diyor.
Fuar merkezinin girişindeki koordinasyon merkezine çadır istemek için başkaları da geliyor. Tekerlekli sandalyedeki engelli çocuğu ile açıkta kaldıklarını söyleyen kadına beklemesi, kendisine çadırın verileceği söyleniyor. Kadın VOA Türkçe’ye konuşunca etraftan bazı vatandaşlar, “Bugün birlik olma zamanı”, “Hepimiz Müslümanız” diyerek onun konuşmasını engelliyorlar.