Erişilebilirlik

İstanbullu Salgında Daha Çok Destek ve Uzun Kapatma İstiyor


İstanbullu Salgında Daha Çok Destek ve Uzun Kapatma İstiyor
lütfen bekleyin

No media source currently available

0:00 0:05:36 0:00

Cumhurbaşkanlığı kabinesinin aldığı Corona virüsü salgınına yönelik yeni tedbirler, Salı akşamı saat 21.00 itibariyle devreye girdi. Buna göre hafta içi akşam 9’la sabah 5 arası sokağa çıkma yasağı uygulanıyor. Haftasonları ise Cuma akşam saat 9’da başlayacak sokağa çıkma yasağı Pazartesi sabahı 5’te son bulacak.

Halk, haftasonları açık tutulacak ikametlerine en yakın bakkal, kasap, market, fırın ve kuruyemişçilere gidebilecek, alışveriş yapabilecek.

Lokanta ve restoranlar haftasonları 10.00-20.00 saatleri arası paket servis yapabilecek.

Üretim, imalat, tedarik, lojistik, sağlık, tarım ve ormancılık faaliyetleriyse kısıtlamalardan muaf tutuluyor.

‘‘Eşim, dostum, tanıdığım hepsi COVID’li, yoğun bakımlar dolu"

VOA Türkçe’nin mikrofon uzattığı İstanbullular'ın ağırlıklı kısmı tedbirlerin geç kaldığını düşünüyor.

Emekli olduğunu söyleyen Nebil Amun, Türkiye’nin daha erken, daha yoğun tedbirler alması gerektiğini belirtiyor.

Amun ‘‘Kesinlikle geç kalınmış bir karar daha evvelden alınması lazımdı. Şu an eşim, dostum, tanıdığım, hepsi de COVİD’li. Çoğu da yoğun bakımda. Bizim insan pek korunmayı sevmiyor. Rahat davranıyorlar. Yoğun bakımların yoğun olduğunu biliyoruz. Hükümet açıklamıyordu daha evvel. Baskı olunca açıklamak mecburiyetinde oldu. Ama gene de alınmış iyi bir karar ama bunu bir ay evvel üç hafta evvel almaları gerekirdi’’ diyor.

‘‘Kapatma kararı geç kalınmış ama doğru bir karar fakat biz pazarcı esnafı ne yapacağız’’

Yaşadığı maddi kriz sonrası tekstil dükkanını kapatan ve pazarlarda tezgah açan Turgay Öztunalı da sokağa çıkma yasağını da genişleten tedbirlerin, daha da geliştirilmesinden yana. Ancak sosyal desteğin de unutulmaması gerektiğinin altını çiziyor.

Turgay Öztunalı ‘‘Bence doğru bir karar değil, geç kalınmış bir karar. Daha önceden böyle bir şeye izin vermeyecekti Cumhurbaşkanı. Tabii esnaf zor durumda, bizler zor durumdayız. Ben zaten semt pazarlarını kovalayan otuz yıllık bir esnafım. Dükkanım vardı, kapattım. Şimdi haftasonu bu yasaklar gelince ne olacak? Onu da yapamayacağız? Pazarları bir kazancımız oluyordu o da olmayacak şu an. Biz ne yapacağız? Zor diyorum. Oradan buradan borç alarak idare etmeyi düşünüyorum’’ dedi.

‘‘Hükümet ne karar verirse saygılı olmalıyız’’

Özel sektörde çalışan İbrahim Kerkük ise kısıtlamaların zamanlaması ve şeklinden ve verilen desteklerden memnun.

Kerkük ‘‘Şimdiye kadar iyi idare ettiler. Ama yapacak bir şey yok bundan sonra. Mecbur kaldı da bizi eve kapattı. Cumhurbaşkanını sevmeyen çok kimse var ama Allah razı olsun çok güzel bir yönetim yaptı. Başka ülkeler de destekliyor. Bu kapatmaya gerek duydu ki, yaptı. Ekonomik destekler konusunda gerekeni yapıyor. Önemli olan şu süreci sağlıklı şekilde atlatmak. Birileri ülkemizi kötüleseler de güneşli günler göreceğiz. Kötülerlerse de ülkemizi, ben hükümetimize, ülkemize, insanlarımıza güveniyorum’’ dedi.

İbrahim Kerkük, Türk Tabipleri Birliği’nin ‘‘en az iki hafta tam kapatma’’ önerisi hakkındaysa ‘‘Hükümet ne karar verirse buna saygılı olacağız. Ama insanlar da saygılı olsunlar verilen kararlara. Hepimiz aynı çatı altındayız. Aynı kilimin desenleriyiz’’ yorumunu yaptı.

‘‘İşsiz garson arkadaşlarım herhangi bir kısa çalışma ödeneği alamıyor’’

Sokağa çıkma yasağı kapsamı dışında olan markette çalışan Rıdvan Aksal ise kendisini güvende hissetmeyenlerden. Aksal, tamamen kapanmayı savunurken özellikle güvencesiz çalışanlara maddi destek verilmesi gerektiğinin altını çiziyor.

Aksal ‘‘Tamamen kapanması lazım. Yurtiçi ve yurtdışı seyahat kısıtlaması olması lazımdı. Yani geç kalınmış bir olay. Gerçek rakamlar açıklanmıyor diye düşünüyorum. Vaka sayısının 100 binlerde oluğunu düşünüyorum. Büyükşehir Belediye Başkanı ayrı açıklıyor. Sağlık Bakanlığı ayrı açıklıyor. Hala güvenmiyorum. Kendimi güvende hissetmiyorum açıkçası. Siperlik maske takıyoruz. Maske ve dezenfekte, yani kurallara uymaya çalışıyoruz. Kesinlikle (ekonomik olarak) destek olunmuyor. Garson arkadaşlarım var. Çevremden bildiğim işsizler, herhangi bir kısa çalışma ödeneği de alamıyor. İki ay çalışmış şu an sigortadan yararlanamıyor. Hiç memnun değiliz. Bu pandemi sürecinde doğru kararlaralınmadı diye düşünüyorum ben’’ dedi.

‘‘En başından tam kapatıp bu işin çözülmesi gerekirdi’’

Yirmi sekiz yıldır Kapalıçarşı’da çalışan ve son dönemde kuyumculuk malzemeleri satan Aret Cemoğlu da sosyal ve finansal desteklerden yana dertli.

Acemoğlu ‘‘Ben hiçbir destek görmedim. İşyeri işletiyorum. Yanımda sigortalı elemanlar çalışıyor. Ama hep kendi cebimizden veriyoruz. Hiç doğru düzgün bir destek yok. ‘Var’, diyorlar. Bankalara gidiyorsun bir destek için, yardım almak için. Bütün malınızı, mülkünüzü her şeyinizi bırakıp size öyle krediler veriliyor. Bankaların istediği kriterleri karşılayan insanlar, Türkiye’de bir elin beş parmağını geçmez diyebilirim. Çok zor durumlar geçireceğiz. Mal ithal ediyorsun, alırken zarar, satarken zarar. En başından tam kapatıp bu işin çözülmesi gerekirdi. Yarım yamalak iş olmaması gerekirdi. Şimdi insanlar da ne yapacağını neye odaklanacağını bilmiyor. O yüzden yanlış yollarda gidiyoruz’’ diye konuştu.

XS
SM
MD
LG