İsrail ve Filistin arasındaki gerginlik uluslararası kamuoyunda da kaygıyla takip ediliyor. Birçok ülke ve kurum tansiyonun düşürülmesi adına girişimlerde bulunuyor ve açıklamalar yapıyor.
Son günlerdeki gelişmeleri değerlendiren Birleşmiş Milletler Genel Sekreteri Antonio Guterres sözcüsü aracılığıyla bir değerlendirmede bulundu. Guterres’in Sözcüsü Stephane Dujarric, BM Genel Sekreteri’nin aralarında çocuklarında bulunduğu çok sayıda insanın hayatını kaybetmesinden dolayı son derece üzgün olduğunu söyledi. Sözcü “İsrail güvenlik güçleri, güç kullanımını sınırlamalı ve orantılı olmak zorundadır. İsrail halkına yönelik ayrım gözetmeksizin roketler ve havan topları atılması da kabul edilemez” dedi.
ABD yönetimi de İsrail ve Filistin arasındaki gerginlik konusunda son olarak Beyaz Saray’dan bir açıklama yaptı. Beyaz Saray Sözcüsü Jen Psaki yaptığı açıklamada, İsrail’in kendisini savunma hakkına atıfta bulundu ve Başkan Biden’ın İsrail’in atılan roketlere karşı kendisini savunma hakkını hatırlattığını belirtti. Sözcü Biden’ın Kudüs’ün ortak barış dolu bir yaşam alanı olması gerektiğini söylediğine de dikkat çekti.
Avrupa Birliği de Filistinli grupların İsrail’e roketler fırlatmasını tamamen kabul edilemez bir girişim olarak değerlendirdi. AB, her iki tarafa da tansiyonu düşürme ve sivil halkı koruma çağrısında bulundu.
AB Dış İlişkiler Yüksek Komiseri Josep Borrell, yaptığı açıklamada Filistinli ailelerin Doğu Kudüs’teki evlerinden çıkarılmasını kınadı ve bunun kanunsuz bir uygulama olduğunu, tansiyonu yükselttiğini söyledi.
İngiltere Başbakanı Boris Johnson da yaptığı açıklamada İngiltere’nin bölgede artan şiddet ve sivil kayıplar nedeniyle derin bir kaygı duyduğunu ve tansiyonunu düştüğünü görmek istediğini dile getirdi.
Almanya Dışişleri bakanı Heiko Maas da İsrail-Filistin gergingiliğine ilişkin bir değerlendirmede bulundu. Maas yaptığı açıklamada “İsrail’e roket saldırıları kabul edilemez ve derhal sona ermelidir. İsrail bu durumda kendisini savunma hakkına sahiptir. Şiddetin artması tolere edilemez ya da kabul edilemez” dedi.
Arap Birliği Genel Sekreteri Ahmed Ebu Geyt, İsrail’in hava saldırılarının gelişigüzel şekilde yapıldığını ve sorumsuz bir davranış olduğunu söyledi. Ebu Geyt, tansiyonun tehlikeli şekilde yükselmesinden İsrail’in sorumlu olduğunu belirtti ve uluslararası kamuoyunu şiddetin durdurulması için girişimde bulunmaya çağırdı.
İran Dini Lideri Ayetullah Ali Hamaney de yaptığı açıklamada “Siyonistler güç gösterilmesinden başka bir dilden anlamazlar bu yüzden Filistinliler güçlerini arttırmalılar ve suçluların teslim olması ve bu acıması saldırıların durması için bastırmalılar” dedi.
İslam İşbirliği Teşkilatı’ndan da gerginliğe ilişkin bir açıklama yapıldı. Açıklamada “işgal altındaki Kudüs şehrindeki Filistin halkının direnişi” övüldü.
Uluslararasi Kızılhaç Örgütü Ortadoğu Direktörü Fabrizio Carboni, uluslararası insan hakları kurallarının sivillere yönelik gelişigüzel saldırıları yasakladığını hatırlattı ve sivillerin korunması adına tüm önlemlerin alınması gerektiğini söyledi. Carboni ayrıca acil yardım ekiplerinin çalışması ve ambulansların olay yerlerine ulaşabilmesi için tarafların her türlü kolaylığı sağlaması gerektiğini belirtti.
Uluslarası Ceza Mahkemesi Başsavcısı Fatou Bensouda da Batı Şeria, Gazze ve Doğu Kudüs’te savaş suçu işlendiğine dair kaygıları olduğunu ve bölgedeki gelişmeleri takip ettiklerini söyledi.
