Erişilebilirlik

Iraklı Kürtler Toprak Kaybından İran’ı Sorumlu Tutuyor


Irak Kürt Bölgesel Yönetimi’nin (IKBY) yetkilileri, İran’ı, petrol zengini Kerkük dahil kuzey Irak’taki tartışmalı bölgelerin düşmesinde kilit rol oynamakla suçluyor. İranlı yetkililer ise bu iddiayı yalanlıyor.

Irak hükümet güçleri hafta içinde Şii milis gücü Haşbi Şabi’nin de desteğiyle Kürtler’in kontrolündeki tartışmalı bölgeleri Peşmerge’nin de çekilmesiyle geri almıştı.

Kerkük’teki Peşmerge güçlerinin komutanı Şeyh Cafer Mustafa yaptığı açıklamada, “İranlılar Kerkük üzerindeki savaşın öncülüğünü yapıyor ve güçlerimiz çekilmek zorunda kaldı” dedi.

Mustafa, “Çekilme kararı bir hata değildi” ifadesini kullandı.

Irak ordusu ve Haşdi Şabi güçleri, Iraklı Kürtler’in bağımsızlık referandumuna tepki olarak hafta başında Kerkük’e ilerlemişti.

Kürt güçlerinin fazla direnişiyle karşılaşmayan ordu, sadece birkaç saat içinde kilit askeri tesisler ve petrol sahaları dahil Kerkük’ün tamamını ele geçirmişti.

İran, Irak’ın egemenliğine saygı gösterdiğini vurgularken, bu operasyona dahil olduğu iddiasını reddetti.

İran dini lideri Ayetullah Ali Hameney’in başdanışmanı Ali Ekber Velayati, Fransa’nın Suriye özel temsilcisiyle görüşmesinin ardından gazetecilere yaptığı açıklamada, “İran’ın Kerkük operasyonunda hiçbir rolü yoktur ve Iraklı Kürt halkının çoğunluğu (IKBY Başkanı) Mesut Barzani’nin isteklerine karşı çıkmaktadır” diye konuştu.

Velayati, “Neredeyse hiçbir çatışma çıkmadan bölgenin Irak merkezi hükümetinin kontrolü altına girdiğini gördük. Barzani (referanduma giderek) bir hata yaptığını farkına varmalı ve kabul etmeli” ifadesini kullandı.

Kerkük’ün önemi

Kerkük, doğal gaz ve petrol gibi doğal kaynakların zengin olduğu, hem Irak merkezi hükümeti hem de Kürt bölgesinin üzerinde hak iddia ettiği bir şehir. Kerkük, 2014 yılında IŞİD’in ilerleyişi karşısında Irak ordusunun üslerini terketmesinin ardından Kürtler’in kontrolüne girmişti.

Kürtler ve Irak hükümeti arasındaki Kerkük ihtilafı yıllar öncesine dayanıyor. IKBY’nin, Bağdat’ın itirazına rağmen 25 Eylül’de düzenlediği bağımsızlık referandumunda ısrarcı olmaları ve referanduma Kerkük’ü de dahil etmeleri, gerilimi tırmandırdı.

Irak Başbakanı Haydar el Abadi, şehrin devir tesliminin, Bağdat’ın Kerkük ve diğer tartışmalı bölgelerdeki “federal tesisler” üzerinde sahip olduğu iktidarı yeniden yürürlüğe koymaya yönelik “ulusal anayasa yetkisi” kapsamında olduğunu savunuyor.

Bu arada ABD öncülüğündeki koalisyonun sözcüsü dün gazetecilere yaptığı açıklamada, ellerindeki istihbarata göre Kerkük’te İran Devrim Muhafızları ya da Haşbi Şabi güçleri görmediklerini söyledi.

Albay Ryan Dillon, “Kerkük’te ve çevresinde İran Devrim Muhafızları unsurlarının olduğuna dair elimizde bir istihbarat ya da işaret yok” dedi.

Ancak Peşmerge Bakanlığı’nın önceki günkü bir açıklamasında, Irak ordusunun operasyonunun arkasında İran’ın olduğu iddia edildi.

Bölgesel yönetim içerisinde bazı çevreler, Kürdistan Yurtseverler Birliği’ni (KYB) suçlayarak, bu partinin iktidardaki Kürdistan Demokrat Parti’yle (KDP) rekabetinden dolayı Irak ve Haşdi Şabi güçlerinin ilerlemesine izin verdiğini öne sürüyor.

Peşmerge Bakanlığı’nın açıklamasında, “Irak hükümeti, Haşdi Şabi ve İran Devrim Muhafızları’na bağlı Kudüs güçlerinden gelen saldırı, Kürdistan halkının özgürlük çağrılarına misilleme olarak yapıldı. Maalesef bazı KYG liderleri, bazı kilit savunma hatlarını Haşdi Şabi güçleri ve İran Devrim Muhafızları’na bırakarak bu komploya yardımcı oldu” ifadesi kullanıldı.

İktidardaki KDP yetkilileri, İran’ı, Kürt siyasi partileri arasında bölünmenin tohumlarını ekmek ve KYB’yi de bir araç olarak kullanmakla suçladı.

KYB yetkilileri ise İran’la birlikte hareket ettiği iddialarını reddederek, Kürt güçlerin can kaybını önlemek için çekildiklerini savunuyor.

Iraklı Kürtler’in tartışmalı bölgelerden çekilmesi dün de sürerken Irak ordusundan yapılan açıklamada, Peşmerge’nin 2014 sınırlarına geri döndüğü belirtildi.

Bölgesel nüfuz

Uzmanlar, İran, Türkiye ve Suriye dahil ciddi sayıda Kürt nüfusa sahip komşu ülkelerin, bağımsız bir Kürt devletinin bölgede domino etkisi yapabileceğinden endişe duyduklarını belirtiyor. Uzmanlara göre, bu durumu önlemek için sözkonusu ülkeler, Iraklı Kürtler arasındaki iç bölünmelerden istifade ediyor.

Hamburg’da yaşayan Kürt uzmanı Ammer Goli, “Kürt liderlerle ve onlara bağlı güçler arasında hiçbir uyumun olmadığı açık” dedi.

Goli, “Kürt güçleri tek bir bayrak ya da ortak komutanlık altında dizilmiş değil, farklı liderler ve hiziplere bağlılık gösteriyor” diye ekledi.

Goli, Tahran’ın stratejik amaçlarla KYB üzerinde baskı gücü oluşturmaya çalıştığını, KDP’nin ise Ankara’yla ilişkilerini ileri götürdüğünü kaydetti.

Tahran en başından beri Kürt referandumuna şiddetle karşı çıkıyor ve dini lideri Ayetullah Hameney bunu “Siyonistlerin bir tezgahı” olarak nitelendirmişti.

İranlı yetkililerin, referandumdan caydırma çabası çerçevesinde KYB liderleriyle birçok kez görüştüğü yönünde haberler bulunuyor.

Bazı uzmanlar İran’ın kuzey Irak ve bölgedeki son gelişmelerden en üst düzeyde fayda sağladığına inanıyor.

Alman Bild gazetesi için yazan Julian Roepcke adlı uzman Amerika’nın Sesi’ne yaptığı açıklamada, “Şu ana kadar bölgedeki ihtilafların kazananı Tahran oldu” dedi.

Roepcke, “Iraklı güçler ve onlarla çalışan Şii milislerin, saldırılarını Tahran’ın yeşil ışık yakmasıyla başlatıp başlatmadığını bilmek zor ama ortaya çıkan netice Tahran’ın yararına görünüyor” dedi.

XS
SM
MD
LG