Son Amerikan askeri de geçen ay Irak’ı terkettikten sonra Başkan Barack Obama’nın deyimiyle Amerika yetkililerin deyimiyle geride “egemen, istikrarlı ve kendi gücüne dayanan” bir ülke bıraktı.
Amerikan kuvvetlerinin çekilmesiyle Başkan Obama verdiği sözü tuttu. Bunun dışında çekilmeden sonra bir miktar Amerikan askerinin ülkede kalması konusu Iraklı liderlerle tartışmaya yolaçtı. Ancak Irak hükümeti, Washington’un ülkede kalacak Amerikan askerlerine yasal dokunulmazlık tanınması talebini reddetti.
Amerikan kuvvetlerinin çekilmesinden sonra Irak tırmanan bir siyasi kriz ve giderek artan bombalı saldırılar yaşıyor.
Yine de Amerika Savunma Bakanı Leon Panetta, çıktığı bir televizyon programında olumlu konuştu. Panetta, Amerika’nın Irak hükümeti ve güvenlik güçlerinin ülkeyi tehditlere karşı koruyabileceğinden emin olduğunu söyledi.
Ancak eski Savunma Bakanı William Cohen bu görüşe katılmıyor.
Irak’ın bu aşamada kendisini dış ve iç tehditlere karşı gerektiği şekilde savunacak durumda olmadığını belirten Cohen, ülkenin hava savunma sistemlerine, yeterli kara gücüne ve Amerika’nın sağladığı istihbarat yeteneklerine sahip olmadığını söylüyor.
Eski Savunma Bakanı Cohen, Irak’ın bu nedenlerle kendisini savunmada güçlük çekeceğini belirtirken bazı Amerikan kuvvetlerinin bölgede kalacağına da işaret ediyor.
Amerika’nın bazı kuvvetlerini bölgedeki diğer ülkelere konuşlandıracağını belirten Cohen ancak bunun ülkede kalıp gerektiği an hemen Irak halkının yardımına koşmakla aynı şey olmadığını vurguluyor.
Eski Ulusal Güvenlik Danışmanı Brent Scowcroft, Amerikan kuvvetlerinin Irak’ta daha uzun süre kalması gerektiği görüşünde.
Iraklılar’ın hala birleşip işleyen bir düzen kurmak için gerekli uzlaşmaları yapmakta zorlandığını belirten Scowcroft, bu uzlaşmaların Amerikan kuvvetleri ülkede kalsaydı daha kolay olacağını savunuyor.
Scowcroft, Iraklılar kendi başlarına kaldığı için uzlaşmanın çok daha zor olacağını, bunun da kendisini kaygılandırdığını söylüyor.
General Scowcroft, Irak hükümetinin çözmesi gereken bir dizi ciddi sorunla karşı karşıya bulunduğunu belirtiyor.
Petrol gelirinin nasıl paylaşılacağı, ne tür bir federal yönetim kurulacağı, iktidarın nasıl paylaşılacağı gibi çok zor sorunlar olduğunu vurgulayan Scowcroft, bu sorunlarda uzlaşmaya varmanın Amerika kalsaydı daha kolay olacağını söylüyor.
Amerika’nın Birleşmiş Milletler eski büyükelçisi John Bolton, Irak için başka tehditler bulunduğu görüşünde.
Büyükelçi Bolton bu tehditleri İran’ın nüfuzu, karışıklık çıkartma tehlikesi ve boşluktan yararlanan el-Kaide’nin dönüşü olarak sıralıyor. Bolton ayrıca Amerika’nın Irak’tan çekilmesinin Basra Körfezi’ndeki Arap ülkeleri için olumlu bir işaret olmadığını da öne sürüyor.
Eski BM büyükelçisi, Amerika’nın çekildiğini gören bu ülkelerin Körfez’in öbür yanında İran’ın yeraldığı tehlikeli bir bölgede kendi güvenliklerinden kaygılandıklarını söylüyor.
Uzmanlara göre İran’ın tartışmalı nükleer programı, bölgesel istikrarı güçlendirmeye yardımcı olmuyor. Uzmanlar, bunun Irak’taki karışıklıkla birlikte bölgede uzun zaman sürecek bir istikrarsızlığa yolaçacağı görüşünde.
