Dünya Bankası, kasırgalar, sel felaketleri, yangınlar, kuraklık gibi iklim değişikliğine bağlı olayların sosyoekonomik etkilerinin, en sert yaşandığı bölgelerden olan Latin Amerika’daki aşırı yoksul sayısının, 2030’a kadar üç katına çıkacağını öngörüyor.
İklim değişikliğine bağlı yaşanan kasırgalar, kuraklık, sel felaketleri, toprak kaymaları gibi afetlerde son yirmi yılda gayri safi yurt içi hasılasının yüzde 1,7’sini kaybeden Latin Amerika, aynı zamanda küresel ısınmanın neden olduğu sosyoekonomik sonuçların en sert yaşandığı bölgelerden biri olmasıyla dikkat çekiyor.
Atlas ve Pasifik Okyanusları arasında yer alan Latin Amerika, küresel ısınmaya bağlı olarak çalışma saatlerinin azalması, tarımsal verimliliğin düşmesi, su kaynaklarının azalması ve suya erişimin zorlaşmasıyla artan hastalıklar, sağlık harcamalarının yükselmesi, istihdamda azalma gibi iklim değişikliğinin yol açtığı olumsuzlukların, gündelik yaşamda en çok hissedildiği bölgeler arasında.
1991 ila 2021 yıllarında sıcaklık ortalaması 0,6 derece artan Latin Amerika’da, yağışların da azalması başta Brezilya, Şili, Uruguay ve Paraguay olmak üzere Güney Amerika’daki tahıl üretiminin geçen yıl, yüzde 2,6 azalmasına neden oldu. Tarım üretiminin azalmasından başta dar gelirliler ve küçük tarım üreticileri olmak üzere toplumun önemli bir kesimi olumsuz etkileniyor.
“İklim değişikliğinden en çok dar gelirliler etkileniyor”
Dünya Bankası araştırmaları, bölgede yaşanan kuraklık ve doğal afetlerden daha çok ciddi altyapı sorunlarının yaşandığı yerlerde yaşayan ve temiz suya, sağlık hizmetlerine ve gıdaya erişimde ciddi zorluklar yaşayan yoksul hanelerin çok etkileneceğini ortaya koyuyor.
Birleşmiş Milletler verilerine göre, her yüz kişiden 30’unun yoksul, 12’sinin aşırı yoksul olduğu Latin Amerika ve Karayipler’de, nüfusun yüzde 40’ından fazlası gıda güvenliği sorunu yaşıyor.
Geçen yıl bölgede iklim değişikliğiyle mücadele için 4,7 milyar dolar finanse eden Dünya Bankası, önümüzdeki 7 yılda sadece iklim değişikliğinden dolayı Latin Amerika’daki aşırı yoksul sayısının 5,8 milyon artacağını ve 2050’ye kadar da yaklaşık 17 milyon kişinin yerinden olacağını kaydediyor.
Dünyada iklim değişikliğinden en çok etkilenen elli ülkeden 13’ü Latin Amerika’da bulunuyor. Önümüzdeki yıllarda iklim değişikliğine bağlı yıkımların bölgede daha sık yaşanacağı uyarısında bulunan organizasyonlar, bölge ülkelerini iklim değişikliği ve olası sonuçlarıyla mücadele etmek için gerekli politikaları acilen hayata geçirme çağrısı yapıyor.
