Amerika’nın liderlik ettiği Western Hemisphere adlı hükümetlerarası terörle mücadele grubunun 11 Aralık’ta Washington’da gerçekleştirdiği konferansta, Hizbullah’ın Latin Amerika’daki faaliyetleri tartışıldı. Bazı uzmanlar, Hizbullah’ın, Amerika’nın İran yaptırımları yüzünden uğradığı para kaybını Latin Amerika’dan telafi etmesini önleme çabalarının yoğunlaştırılmasını istedi.
Washington’da düzenlenen ve Amerikalı yetkililerin ev sahipliği yaptığı hükümetlerarası konferansa Amerika kıtasında yer alan 13 müttefik ülkeden üst düzey temsilciler katıldı. Konferansta Hizbullah’ın yanı sıra, IŞİD ve El Kaide gibi uluslararası terör örgütlerinin Batı Yarıküre’de yarattığı güvenlik riskleri de tartışıldı.
Amerika Dışişleri Bakanlığı Terörle Mücadele Koordinatörü Nathan Sales, Amerikan yaptırımlarının, Hizbullah’a yılda yaklaşık 700 milyon dolar yardım yapan İran’ı zora soktuğunu ve örgütün, uğradığı bu gelir kaybını telafi etmek için büyük olasılıkla Ortadoğu, Afrika ve Güney Amerika’daki finansal faaliyetlerine ağırlık vereceğini söyledi.
Sales “Biz İran üzerindeki ekonomik baskıyı arttırdıkça, normal şartlarda Hizbullah’a yönlendirilecek paranın başka yerlerde kullanılması gerekiyor. Bu da, Hizbullah’ın yeni finansal kaynak arayışlarını engellemeyi daha da önemli hale getiriyor” dedi.
Amerika, Başkan Donald Trump’ın 2015’te imzalanan İran nükleer anlaşmasından çekilmesinin ardından, geçen Mayıs ayında İran’a ve İran’ın Ortadoğu’daki müttefiklerine yeniden bir dizi ekonomik yaptırım uygulamaya başladı.
Amerika Hazine Bakanlığı, 2018’de şimdiye kadar Hizbullah’la bağlantısı olan 31 şahıs ve tüzel kişilik belirleyip kara listeye aldı. Bunlar arasında, Hizbullah lideri Hasan Nasrallah’ın oğlu Cevad Nasrallah da bulunuyor.
Uyuşturucu kartelleri
Nathan Sales, Hizbullah’ın eleman ve para transferi yapmak için Latin Amerika’daki uyuşturucu kartelleriyle bağlarını güçlendirmeye çalışabileceği konusunda da uyarıda bulundu.
Lübnanlı terör örgütü Hizbullah 1980’lerin başından beri Güney Amerika’da aktif. Örgüt, bölgede “turcos” adıyla tanınan Lübnan diasporasından ve diğer Müslüman toplumlardan militan istihdam ediyor.
İran’ın desteklediği Hizbullah 1992’de, Buenos Aires’teki İsrail Büyükelçiliği’ni bombaladı. Saldırıda 29 kişi öldü, 242 kişi de yaralandı. 1994’teki başka bir bombalı saldırıdaysa örgütün hedefinde Argentine Israelite Mutual Association adlı Yahudi derneğinin Buenos Aires’teki merkezi vardı. Olayda, 85 kişi ölürken 300’ün üzerinde kişi yaralandı.
Ancak son yıllarda, örgütün ilgi odağı bombalı saldırılardan bölgedeki uyuşturucu kaçakçılarıyla bağları güçlendirerek finansal kaynak sağlama çabalarına kaydı. Hizbullah’ın uyuşturucu kartelleriyle yaptığı gizli anlaşmalardan ne kadar para kazandığına dair resmi bilgi yok. Öte yandan yetkililer, örgütün toplam gelirinin yaklaşık üçte birinin Güney Amerika’dan, özellikle de Arjantin, Paraguay ve Brezilya’nın oluşturduğu üçlü sınır bölgesinden geldiğini tahmin ediyor.
Para aklama
Washington’daki Demokrasileri Savunma Vakfı’ndan Emanuele Ottolenghi, Hizbullah’ın sadece üçlü sınır bölgesindeki para aklama faaliyetlerinden yılda 200 milyon dolar gelir sağladığını söylüyor.
Ottolenghi, Western Hemisphere bünyesindeki hükümetlerin aldığı önlemler sayesinde, Hizbullah’ın 2019 yılında Amerika kıtasında daha fazla baskıyla karşı karşıya kalabileceğini vurguluyor.
Uzmana göre, Hizbullah’ın bölgedeki faaliyetlerini kısıtlayabilecek iki neden var.
Ottolenghi “Bunlardan biri, Trump yönetiminin Hizbullah ve Latin Amerika konusunu gündemine alması ve bölgedeki yerel hükümetlere bu tehdide karşı harekete geçmeleri için kayda değer miktarda finansal destek sağlaması. İkinci nedense, Güney Amerika’daki yeni hükümetlerin harekete geçmek için geçmiştekilere oranla çok daha istekli olması” şeklinde konuştu.
Amerika Dışişleri Bakan Yardımcısı John Sullivan da, Washington’daki hükümetlerarası konferansta, Güney Amerikalı ülkelerin Hizbullah ve diğer terör örgütlerinin faaliyetlerini kısıtlama konusunda kaydettiği ilerlemeyi övdü. Ancak Sullivan, daha yapılacak çok şey olduğunu da söyledi.
Sullivan “Güvenliğimizi arttırmamız, sizinle güvenlik konusunda işbirliği yapmamıza bağlı. Yeni araçlar ve politikalar geliştirmek için birlikte çalışmalı ve bize zarar vermek isteyenlerden daha hızlı ve akıllı olmalıyız” dedi.
Geçen Temmuz’da, Arjantin’in Finansal İstihbarat Birimi, üçlü sınır bölgesinde ikamet eden ve kumarhaneler aracılığıyla akladıkları parayı Hizbullah’a aktarmakla suçlanan Lübnan uyruklu 14 kişinin mal varlığını dondurdu.
Aynı şekilde, Eylül ayında Brezilya polis teşkilatı, Hizbullah’ın en büyük finansal destekçilerinden biri olan Esat Ahmet Barakat’ı tutukladı. Barakat’ın Arjantin’in İguazu kentindeki kumarhaneden 10 milyon dolar aldığı ve bunu da Hizbullah’ın parasını aklamak için yaptığı bildiriliyor.
Washington Enstitüsü’nden Matthew Levitt, Western Hemisphere üyesi hükümetlerin çabaları sayesinde, Hizbullah’ın 1990’lardaki kanlı saldırılarına geri dönmesinin engellenebileceğini söylüyor.
Levitt buna örnek olarak, 2013’te Peru’da ve 2015’te Bolivya’da önlenen saldırı girişimlerini gösteriyor.