Cumhurbaşkanı Gül, bu kararı Sivas’ta faaliyet gösteren 114 sivil toplum kuruluşunun başvurusu üzerine aldı.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada ''Madımak hadisesine müdahil olan tüm kesimlerde; olayların gerçek mahiyetinin algılanması/kavranması ve çıkarılan sonuçlar itibarıyla derin bir belirsizlik ve kuşku mevcuttur. Sayın Cumhurbaşkanımız, Madımak olayının gerek oluş şekli, amacı, sonuç ve tesirleri itibarıyla gerekse dönem içerisinde yaşanan diğer bazı olaylarla irtibatları itibarıyla bir bütünlük içerisinde araştırılması ve incelenmesi için Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmiştir'' dendi.
Cumhurbaşkanının, Sivas katliamının “diğer bazı olaylarla bütünlük içerisinde araştırılması vurgusu dikkat çekiyor. Çünkü Başbağlar katliamı, Uğur Mumcu cinayeti, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in ölümü de yakın tarihlerde meydana gelmişti.
BBP: Bu işi kim tezgahladı ortaya çıkacak
Cumhurbaşkanı Gül’ün Devlet Denetleme Kurulu’nu göreve çağırmasına en çok memnun olanlardan biri hiç şüphesiz BBP Genel Başkanı Mustafa Destici. Çünkü Sivas katliamıyla ilgili en fazla şuçlanan partilerin başında Büyük Birlik Partisi geliyordu. Destici, bugün “inşallah DDK, kim bu işin arkasında kim bu işi tezgahlamış ortaya çıkaracak. O zaman belki de 19 yıldır o anmalarda, orada hayatını kaybedenlerin aileleriyle fotoğraf ve görüntü verenlerin, her yıl Sivas'ı karıştırmaya çalışanların, tahrik edenlerin rolleri de ortaya çıkacak'' dedi.
114 sivil toplum kuruluş arasında bulunan BBP’li Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp de olayın aydınlatılmasının Sivas’a çalınan kara lekeyi kaldıracağı iddiasında. Ürgüp, “hadisenin bilinmeyen yönlerinin aydınlatılması, gerçeklerin ortaya çıkarılması açısından çok fayda sağlayacağını düşünüyor ve inanıyoruz bütün sivil toplum kuruluşları olarak'' dedi.
Zeynep Altıok: Neden şimdi?
Sivas katliamı davasının zaman aşımına uğramaması için mücadele veren Madımak’ta hayatını kaybeden şair Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok, yeni süreçle ilgili taşıdığı şüpheleri çeşitli sorular sorarak twitter’da paylaştı.
“ DDK kimi denetler. Neden 19 yıl boyunca biz araştırma isterken simdi "denetleme"? Cumhurbaşkanı neden "insanlık suçu" olan bu katliam "zaman aşımı"na uğradığında bu ihtiyacı hissetmedi? Neden ailelerin mağdurların 19 yıllık talepleri dinlenmedi de "şimdi" 114 sivil toplum örgütü bu denli ciddiye alındı?”
19 yıldır Sivas katliamı davasını takip eden Alevi Bektaşi Federasyonu ise henüz resmi bir açıklama yapmadı.
Sivas davasının kronolojisi
2 Temmuz’da 37 kişinin ölümü nedeniyle başlayan yargılamalarda ilk karar 26 Aralık 1994’te verildi. 85 sanık 2 ila 15 yıl arası değişen hapis cezaları aldı.
Karar, Yargıtay tarafından bozulunca yeni yargılamada 28 Kasım 1997’de 33 sanık idam cezasına, 14 sanık çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.
Yargıtay, bu kararı 24 Aralık 1998’de bozdu. Ancak 33 sanık 2000 yılında bir kez daha idam cezasına çarptırıldı ancak 2002’de idam cezası kaldırılınca cezalar müebbet hapse çevrildi.
25 Aralık 2012’de 7 sanık hakkında dava düştü ve Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı kararın onanmasını talep etti.
Cumhurbaşkanlığı’ndan yapılan açıklamada ''Madımak hadisesine müdahil olan tüm kesimlerde; olayların gerçek mahiyetinin algılanması/kavranması ve çıkarılan sonuçlar itibarıyla derin bir belirsizlik ve kuşku mevcuttur. Sayın Cumhurbaşkanımız, Madımak olayının gerek oluş şekli, amacı, sonuç ve tesirleri itibarıyla gerekse dönem içerisinde yaşanan diğer bazı olaylarla irtibatları itibarıyla bir bütünlük içerisinde araştırılması ve incelenmesi için Devlet Denetleme Kurulu'nu görevlendirmiştir'' dendi.
Cumhurbaşkanının, Sivas katliamının “diğer bazı olaylarla bütünlük içerisinde araştırılması vurgusu dikkat çekiyor. Çünkü Başbağlar katliamı, Uğur Mumcu cinayeti, Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis’in ölümü de yakın tarihlerde meydana gelmişti.
BBP: Bu işi kim tezgahladı ortaya çıkacak
Cumhurbaşkanı Gül’ün Devlet Denetleme Kurulu’nu göreve çağırmasına en çok memnun olanlardan biri hiç şüphesiz BBP Genel Başkanı Mustafa Destici. Çünkü Sivas katliamıyla ilgili en fazla şuçlanan partilerin başında Büyük Birlik Partisi geliyordu. Destici, bugün “inşallah DDK, kim bu işin arkasında kim bu işi tezgahlamış ortaya çıkaracak. O zaman belki de 19 yıldır o anmalarda, orada hayatını kaybedenlerin aileleriyle fotoğraf ve görüntü verenlerin, her yıl Sivas'ı karıştırmaya çalışanların, tahrik edenlerin rolleri de ortaya çıkacak'' dedi.
114 sivil toplum kuruluş arasında bulunan BBP’li Sivas Belediye Başkanı Doğan Ürgüp de olayın aydınlatılmasının Sivas’a çalınan kara lekeyi kaldıracağı iddiasında. Ürgüp, “hadisenin bilinmeyen yönlerinin aydınlatılması, gerçeklerin ortaya çıkarılması açısından çok fayda sağlayacağını düşünüyor ve inanıyoruz bütün sivil toplum kuruluşları olarak'' dedi.
Zeynep Altıok: Neden şimdi?
Sivas katliamı davasının zaman aşımına uğramaması için mücadele veren Madımak’ta hayatını kaybeden şair Metin Altıok’un kızı Zeynep Altıok, yeni süreçle ilgili taşıdığı şüpheleri çeşitli sorular sorarak twitter’da paylaştı.
“ DDK kimi denetler. Neden 19 yıl boyunca biz araştırma isterken simdi "denetleme"? Cumhurbaşkanı neden "insanlık suçu" olan bu katliam "zaman aşımı"na uğradığında bu ihtiyacı hissetmedi? Neden ailelerin mağdurların 19 yıllık talepleri dinlenmedi de "şimdi" 114 sivil toplum örgütü bu denli ciddiye alındı?”
19 yıldır Sivas katliamı davasını takip eden Alevi Bektaşi Federasyonu ise henüz resmi bir açıklama yapmadı.
Sivas davasının kronolojisi
2 Temmuz’da 37 kişinin ölümü nedeniyle başlayan yargılamalarda ilk karar 26 Aralık 1994’te verildi. 85 sanık 2 ila 15 yıl arası değişen hapis cezaları aldı.
Karar, Yargıtay tarafından bozulunca yeni yargılamada 28 Kasım 1997’de 33 sanık idam cezasına, 14 sanık çeşitli hapis cezalarına çarptırıldı.
Yargıtay, bu kararı 24 Aralık 1998’de bozdu. Ancak 33 sanık 2000 yılında bir kez daha idam cezasına çarptırıldı ancak 2002’de idam cezası kaldırılınca cezalar müebbet hapse çevrildi.
25 Aralık 2012’de 7 sanık hakkında dava düştü ve Yargıtay Cumhuriyet Savcılığı kararın onanmasını talep etti.