ABD'de piyasalar çok önemli bir haftaya başlıyor. Amerika Merkez Bankası FED'in Salı günü başlayacak iki günlük toplantısında bir kez daha faiz indirmesi bekleniyor.
FED’in para politikası kurulunun bundan önceki son toplantısında aldığı faiz indirme kararı epey yankı uyandırmıştı. FED o toplantıda faizleri 25 baz puan düşürme kararına varmış, ABD'de faizler 2008 yılından bu yana ilk defa düşürülmüştü.
Wall Street FED'in faiz düşürmesini istiyor ama bu konuda en büyük baskı Beyaz Saray’dan geliyor. Geçen hafta Başkan Trump Twitter üzerinden FED'in yıllık faiz oranını sıfır seviyesine ya da daha altına düşürmesi ve ardından borcunu yeniden finanse etmeye başlaması gerektiğini söyledi. Trump aynı zamanda vadelerin kayda değer bir şekilde uzatılabileceğini belirtti.
Başkan Trump yine Twitter üzerinden FED ve kendi atadığı FED Başkanı Jerome Powell'a yönelik eleştirilerini daha da sertleştirdi. Trump enflasyonun neredeyse yok denecek seviyede olduğuna işaret ederek, FED’in diğer ülkeler gibi negatif faize yönelmesi gerektiği değerlendirmesinde bulundu. Trump, "Eğer bunu yapmazlarsa hayatta bir kez gelebilecek bir fırsatın 'Mankafalar' yüzünden kaçırılacağını" sözlerine ekledi.
Bundan sadece bir kaç hafta önce, 30 Ağustos’ta gönderdiği bir tweet'te negatif faiz oranlarına karşı olduğunu söyleyen Başkan Trump, şimdiyse ABD’nin dış borcunu ödemek için gerekli olduğunu savunuyor. Ancak uzmanlar negatif faiz oranlarının kısa vadede etkili olsa bile, uzun vadede büyük hasar yaratmasından endişe duyuyorlar.
FED Başkanı Jerome Powell Cuma günü İsviçre'de bir konferansta yaptığı konuşmada, ABD Merkez Bankası'nın 17-18 Eylül'de yapacağı toplantıda tekrar faiz indirimine gideceği beklentilerini yükseltti. Powell, Merkez Bankası'nın Amerikan ekonomisinin büyümesini destekleme konusunda üzerine düşeni yapmaya devam edeceğini vurguladı.
Piyasalar bu toplantı öncesinde ve geçen hafta Çin ve Amerika arasında bu yıl giderek daha da kızışan ticaret savaşındaki pozitif gelişmelerin etkisiyle yükselişteydi.
Petrol fiyatlarında rekor artış
Bu hafta ABD piyasalarını yakından ilgilendiren diğer bir konu ise petrol. Hafta sonu Suudi Arabistan’ın devlete ait petrol şirketi Aramco'ya ait iki büyük tesise yapılan saldırıların ardından petrol fiyatları rekor seviyelere yükseldi.
Temmuz ayından beri ilk kez ham petrolün varili 60 doların üzerinde işlem görürken, ABD'de benzin fiyatları yüzde 15 oranında yükseldi. Uzmanlar, bu saldırının petrol fiyatlarına olan etkisini 2005'te özellikle New Orleans çevresinde büyük yıkıma neden olan Katrina Kasırgası'yla karşılaştırıyor ve aynı o dönemde olduğu gibi petrol fiyatlarının gelecek birkaç hafta boyunca yükselebileceğini düşünüyor.
Saldırının ardından Suudi Arabistan ulusal petrol şirketinin halka arzının da ileri bir tarihe ertelenmesine karar verildi. Suudi yetkililerin verdiği bilgiye göre yaklaşık bir senedir bekletilen halka arz, bu saldırıların ardından suresiz ertelendi.
Aramco’nun hisselerinin bir kısmının Suudi Arabistan’da halka arz edileceği, bir kısmının ise kesin olmasa da bazı kaynaklara göre Hong Kong borsasında yabancı yatırımcılara da arz edileceği belirtilmişti. Hafta sonu düzenlenen saldırılar, Aramco’nun bugüne kadar karşı karşıya geldiği en büyük sorun olarak görülüyor.
