Erişilebilirlik

Fransa'da Toplanan Deprem Bağışları Nasıl Kullanılacak?


Fransa'nın en köklü ve güvenilir yardım kuruluşu Fondation de France, kamu televizyonu France 2 ile Türkiye ve Suriye'deki depremzedeler yararına geçen hafta bir bağış konseri düzenledi. Pek çok sanatçının destek verdiği konserde 2,3 milyon Euro toplandı.

Fondation de France'ın, depremin ilk günlerinde başlattığı yardım kampanyasında yapılan bağışlar 10 milyon Euro'yu aştı. Peki bu bağışlar nereye gidecek, nasıl kullanılacak?

Vakfın Uluslararası Dayanışma ve Acil Durumlar Sorumlusu Karine Meaux ve ekibi, depremin birinci haftası bölgeye giderek Maraş'tan Hatay'a tüm illeri yerinde inceledi.

Karine Meaux
Karine Meaux

Depremzedelerin felaket karşısında yaşadığı ağır travmayı ve derin acıyı gördüğünü anlatan Karine Meaux, "Bunun yanında güçlü dayanışma ve işbirliğine de şahit oldum" diyor. Türk kurtarma ekiplerinin felaketler karşısında, Fransa'dan "daha bilgili ve tecrübeli" olduğunun da altını çiziyor.

Türkiye'den yeni dönen Karine Meaux, FDF'in Paris'teki genel merkezinde VOA Türkçe'nin sorularını yanıtladı.

VOA Türkçe: Önce hemen kısaca konser gecesinden başlayalım. 2,3 milyon Euro toplandı. Nasıl değerlendiriyorsunuz?

Karine Meaux: Bu özel gecede yapılan her bağış, yeni yeni toparlanmaya başlayan Türkiye ve Suriye halkına gönderilmiş bir umut ve güçlü bir dayanışma işaretidir. Selamlıyoruz. Bağış kampanyamıza milyonlarca Euro bağış yapıldı. Gerçekten görülmedik bir hız ve büyüklükte bağış toplandı. Kurbanların yaşadığı derin yıkım ve travmayı, Fransızlar da yoğun bir şekilde hissetti. Depremin hemen ardından bir miktar yardımı seferber ettik ve etkilenen nüfusa yardım için derhal bir bağış çağrısı başlattık. Gerçekten şaşırtıcı bir hızla milyonlarca Euro topladık.

VOA Türkçe: Depremden hemen sonra Türkiye'ye gittiniz ve tüm illeri gezdiniz. Deprem bölgesindeki izlenimleriniz nasıl?

Karine Meaux: Gaziantep ve Kahramanmaraş'tan başladık, Hatay'a kadar gittik. Ben bu tür felaketlerde görev yapmaya alışkın birisi olarak bile gördüğüm yıkım karşısında dehşete kapıldım diyebilirim. İstanbul depreminde de (1999'da) çalıştık. Ancak son yıkım görülmemiş bir düzeydeydi. Üst üste iki şiddetli depremin olması yıkımı korkunç derecede artırmış. İnsanlar birinci haftanın sonunda hala enkaz altındaki yakınlarını çıkarabilmek için bekliyordu.

VOA Türkçe: Bölgeye gittiniz, incelemelerinizi yaptınız, burada bağış topladınız. Bu bağışları nasıl harekete geçireceksiniz?

Karine Meaux: Bundan önce de pek çok afette görev alan deneyimli bir ekibiz. Mağdurlara yardım için hızla gerekli adımları atabilmek amacıyla yerel ortaklarımız ve yerel derneklerle çalışıyoruz. İlk acil ihtiyaçların, insani yardımların ardından sürdürülebilir yeniden yapılanma eylemleri için işbirliği yapıyoruz. Uzun vadeli ihtiyaç haritalarını çıkarıyoruz. Konteynerler, sağlam malzemeden yapılan barınaklar, hastanelere tıbbi ekipman ve ambulans; mali ve insani yardım; en önemlisi de psikolojik olarak böylesine ağır travma geçiren insanlara psikososyal destek veriyoruz. Çocuk ve gençlerin eğitimlerine; yetişkinlerin de, ekonomik faaliyetlerine yeniden başlayabilme çabalarına eşlik ediyoruz.

VOA Türkçe: Türkiye ve Suriye'de nasıl bir çalışma yürütüyorsunuz?

Karine Meaux: FDF olarak Suriye ve Türkiye'de yerel derneklerle çalışıyoruz. Tıpkı benzer felaketlerde diğer ülkelerde yaptığımız gibi. Yerel dernekler, her zaman olduğu gibi ilk yardıma gelenler. Türkiye'de mükemmel bir enkazdan çıkarma çalışması yapıldığını gördük. Gerçekten çok tecrübeli kurtarma ekipleri, son derece önemli bir bilgi ve birikimle müdahale ediyordu.

VOA Türkçe: Fransa'da toplanan yardımlarla ne tür çalışmalar yürüteceksiniz?

Karine Meaux: Travmayı tedavi etmek bir numaralı öncelik. Psiko sosyal aktiviteler çocukların, travmalarını tespit edip onlara, bu travmaları aşması için yardımcı olmak lazım. Yorgunluk, gerilim, stres yoğun. Aylarca bu travmalar geçmeyecek. Suriye'deki durum, Türkiye'den de kötü. O bölgede 12 yıla yakın savaşta insanlar her şeyini yitirmiş. Savaştan kalan az sayıda varlıklarını da depremde yitirdiler. Onlarla savaştan bu yana çalışıyoruz. Yerel derneklerle temas halindeyiz. Daha iyi bildiğimiz bir alan.

VOA Türkçe: Sizce ilk şok atlatıldıktan sonra, depremzedelerin en acil ihtiyaçları neler?

Karine Meaux: Biz geldiğimizde artçı depremler hala sürüyordu. Bu tabi sürekli bir travma hali doğuruyor. Derneklerle bu konuyu tartışıyoruz, bu alanda uzman Türk doktor ve derneklerle temastayız. Psikolojik destek verme konusunu görüşüyoruz.

Aileler her şeylerini kaybetti. Aileleri hızla ekonomik hayata, çocukları da okul hayatına kavuşturmak gerekir. Bu alanda çalışan dernekleri finanse etmeye devam ediyoruz. Öncelikle çadırlardan çok, tahta barınaklara yerleştirilmeleri sağlanmalı. Barınak sorunu çok hızlı bir şekilde dayatacak. Çadırlar çok soğuk, yakında çok sıcak olacak. Elektik, su bağlanamıyor. Sert barınaklar, örneğin keresteden yapılan barınaklar sağlayacak projelere destek veriyoruz.

Elbette biz 10 milyon Euro ile bina yapmayacağız. Ama okulların onarımı, köylerde mahallelerde su kanallarının onarımına katkı yapabiliriz. Yerleşim yerlerinin yeniden inşası için ulusal planı bekliyoruz. Her şeyin yeniden yapılması lazım, bunu devlet planlar. Biz ise yardımcı oluruz bu plan dahilinde. Çocuk ve gençlerin eğitim sorunu çok acil. Okulların onarılmasına yardım ediyoruz, okul araç gereçleri temin ediyoruz.

"Türk toplumunun risk kültürü çok güçlü"

VOA Türkçe: Türkiye'deki incelemelerinizi tamamlayıp dönerken, uçakta, gördükleriniz ve yaşadıklarınız karşısında ne düşündünüz?

Karine Meaux: Türk toplumunun risk kültürünün çok güçlü olduğunu gördüm. Fransa'dan daha güçlü bir risk kültürünüz var. Derneklerin kurtarma ekipleri, son derece bilgili, aşama aşama bilgilerini eğitimlerini yansıtan hareketlerle insanlara yardım ediyordu. Üstelik kendi birikimlerini orada yeni gelen daha az tecrübeli ekiplere özenle aktarmaları etkileyiciydi. Doğal felaketlerin sık olduğu bir coğrafyada ciddi birikim elde edilmiş. 1999'daki depremden önemli tecrübeler edinilmiş. O deneyim ve birikimi hissediyorsunuz. Ekipler çok çok iyi eğitilmişti.

Bir başka etkileyici konu da dayanışma idi. İstanbul'dan Ankara'dan ve başka kentlerden deprem bölgesine adeta akın ediyordu insanlar. İnanılmaz bir destek ve dayanışma vardı. Suriye tarafında da Lübnan'dan gelen desteği gördük. Sınırı geçmek zordu ama Lübnan'dan insanlar sınırı geçerek depremzedelere yardım etmeye çalışıyordu.

VOA Türkçe: Ne düşündünüz bu manzaralar karşısında?

Karine Meaux: Harita'ya baktığınızda Lübnan, Suriye, Türkiye, Ukrayna'yı görüyorsunuz. Biz 15 yıldır bu bölgede çalışıyoruz. "Bu bölge neden bu kadar sorunu üzerinde taşıyor?" diyorsunuz ama aynı zamanda
günlük hayatta mücadele eden, inanılmaz dinamik bir çalışma ve dayanışma da görüyorsunuz.

VOA Türkçe: Gözünüze çarpan olumsuzluklar neydi?

Karine Meaux: Yardımların girişi için bir takım bürokratik sıkıntılar olduğunu duyduk. Türkiye ya da başka bir ülkenin idari birimleri için, felaket anında kontrolün zorlaşması çok anlaşılır bir şey. Zira kontrol etmezseniz kaos çıkar. Ama burada sanırım olması gerekenden biraz daha fazla sıkı bir denetim vardı ve derneklerin, sivil halkın dayanışmasını yer yer rahatsız ediyordu. Elbette hükümetin yeniden yapılanmayı yönetmek istemesi önemli, ama sivillerle, derneklerle, araştırmacılarla, doktorlarla... vs diyalog da önemli. Bu önemli bir denge...

"Umarım dayanışma devam eder"

VOA Türkçe: Özellikle vurgulamak istediğiniz bir konu var mı?

Karine Meaux: İki konu çok hızlı bir şekilde çözülmeli. Çocuk ve gençlerin temel ihtiyaçlarının yanı sıra, psikososyal durumlarının iyileştirilmesi konusu var. Yetişkinlerin de ekonomik faaliyetlerine hızla dönebilmelerini sağlamak. Bağımlı, çadırlar altında bir hayat, sürdürülebilir bir durum değil. Hızla küçük ekonomiyi yeniden başlatmak lazım. Yarına bakmak, günlük ekonomik faaliyetleri yeniden ayağa kaldırmak için çabalayan depremzedelere bu mücadelelerinde eşlik edecek projeler geliştiriyoruz.

VOA Türkçe: Nasıl projeler örnek verebilir misiniz?

Karine Meaux: Mesela görev yaptığımız diğer ülkelerde, kuaför, şeker dükkanı, bakkal gibi küçük mekanların yeniden açılmasını sağladık. Bunlar küçük görünen ama insan hayatında, çocukların hayatında çok önemli yer eden, günlük hayatın hızla işlemeye başlaması için atılacak adımlar yani.

Türkiye ve Suriye'de bugün ve yarın gerçekleştireceğimiz faaliyetlerde, bana göre bir nokta çok önemli. İnsanların birlikte ülkeyi ayağa kaldırması çok önemli. Türkiye'de çok büyük bir dayanışma gördüm. Herkes el ele vermiş yaralarını sarmaya çalışıyordu. Komşu ülkelerden yardım akıyordu. Umarım bu durum devam eder.

Acil durum ve felaketlerde en aktif kuruluşlardan biri

Fondation de France (FDF), 30 yılı aşkın bir süredir acil durum ve felaketler sonrası çalışmalar yürütüyor. 2004'te Güneydoğu Asya'da yaşanan tsunami, 2010'dan beri Haiti'de yaşanan depremler, 2015'te Nepal depremi ve 2017'de Antiller'de yaşanan kasırgalarda en aktif çalışan örgütlerden birisiydi.

Vakıf, 2020'de Suriye ve Lübnan'da, 2022'den beri Ukrayna'da ve son olarak Türkiye ve Suriye'deki deprem felaketinde görev yapıyor.

Harcamalar ve projeler FDF'in internet sitesinde

Fondation de France yalnızca 'uzman' değil aynı zamanda 'şeffaf ve güvenilir' bir kuruluş olarak da biliniyor. Türkiye ve Suriye için yapılan bağışları sürekli internet sayfasından yenileyerek aktarıyor.

Harcamaları ve projelerini de yine in sitesinden düzenli yayınlıyor. Toplanan bağışların depremzedelerin bir an evvel ayağa kalkabilmesi, sağlam barınaklara geçebilmesi ve en önemlisi de çocuk ve gençlerin eğitimi için, yetişkinlerin de işlerine dönebilmesi için kullanılması hedefleniyor.

XS
SM
MD
LG