Cumhurbaşkanlığı seçimleri öncesi muhalefetin en güçlü iki adayı olarak gösterilen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ile İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu arasında gerginlik olduğu görüşü, dün iki ismin sarılma görüntüsü ile sona erdi.
Kılıçdaroğlu daha sonra partisinin TBMM grup toplantısındaki “Biz Ekrem’le baba oğul gibiyiz” sözleriyle bu mesajı güçlendirirken, İmamoğlu her ne kadar toplantıda hitap edememiş olsa da, Ankara’ya davet edilmesine teşekkür etti.
Erdoğan: “Bay Kemal, oğluna sahip çık. O kendisine başka ebeveynler arama peşinde”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bugün partisinin Meclis grubuna yaptığı konuşmada, hem İmamoğlu’na verilen mahkumiyeti savundu hem de o akşam İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ile İyi Parti lideri Meral Akşener arasındaki sıcak kucaklaşmaya atıfta bulundu.
Erdoğan, “Daha bismillah demeden altı kafadan altı ayrı sesin çıktığı, herkesin birbirinin arkasından iş çevirdiği, kavganın gürültünün ayyuka yükseldiği bir garip masaya bu millet geleceğini teslim etmez. Geçtiğimiz hafta hakimlere hakaret iddiasıyla, yani siyasi duruşuyla değil, bireysel eylemi sebebiyle ceza alan bir şahıs, bu konuda sergilenen tavırlar... Yasak kararını akıl almaz bir sevinçle kucaklaşarak, bayram havasıyla kutlayanları mı ararsınız? Bu konuda yapılan mitingi sosyal medyadan duyduğu genel başkanlar mı ararsınız? Siyasi mühendislik yapanlar mı ararsınız? Bireysel bir suçu ülkemizdeki siyasi yönlendirmek için kullanan yabancılar mı ararsınız? CHP'nin başındaki zat, dün çıkmış ‘biz baba oğul gibiyiz’ diyor. Bunları duyunca doğrusu biz de içimizden ‘Bay Kemal, oğluna sahip çık. O kendisine başka ebeveynler arama peşinde’ demeden duramadık” diye konuştu.
Akşener: “İstanbul’daki yenilgiyi hazmedememişler Türkiye’yi de kaybedecekler”
Meral Akşener’in gündeminde de İmamoğlu’na verilen 2 yıl 7 ay 15 günlük mahkumiyet ve siyasi yasak vardı. İyi Parti lideri, daha önce hileyle İBB’yi ele geçirmek isteyen iktidarın şimdi de yargı yoluna başvurduğunu savundu.
Akşener, “Hatırlayın, 31 Mart İstanbul seçimlerini, düzmece yalanlarla iptal ettiler. Sandıkların güvenliğinden kendileri sorumluyken muhalefeti hile yapmakla suçladılar. Üzerinden 3 buçuk sene geçti, tek bir kişi bile yargılanmadı. Millet iradesini yok sayıp, demokrasiye indirmeye çalıştıkları darbenin karşılığında İstanbul’u bir kere değil, tam iki kere kaybettiler. Belli ki hala daha hezimeti hazmedememişler. Bu sefer de Türkiye’yi kaybedecekler. Ekrem İmamoğlu hakkında verilen hapis ve siyasi yasak kararıyla Ak Parti iktidarının 28 Şubat zihniyetinin günümüzdeki temsilcisi olduğu bir kez daha açığa çıktı. Seçimle alamadıkları İstanbul’u yargı yoluyla almak için yine bir rezilliğin peşine düştüler. Kadınlara ‘sürtük’ demenin suç sayılmadığı bu ülkede İçişleri Bakanı'nın ‘ahmak’ sözünü iade etmek suç sayıldı” dedi.
“20 sene önce Erdoğan’ın yanına nasıl koştuysam Ekrem kardeşimin de yanına koştum”
Akşener, bugün Erdoğan’ın da altını çizdiği İmamoğlu desteğinin demokrasiye olan inancının bir göstergesi olduğunu tarihten örneklerle ortaya koydu.
İyi Parti Genel Başkanı, “Bundan yirmi sene önce yaşadığı haksızlık karşısında nasıl Sayın Erdoğan’ın yanına koştuysam, bu sefer de Ekrem kardeşimin yanına koştum. Ey Yeni Şafak’ın sahipleri, gece yarısı eviniz aranmaya çalışıldığında avukatınız kimseyi bulamamıştı, bula bula beni bulmuştu, ben de oradaydım. Ya Akit, 1999 hatırlıyor musunuz? Panik içinde Kocaeli’nden milletvekili adayı olan eski içişleri bakanı Meral Akşener’i arayıp ‘Abla ne olursun bizi bir gürültüyle ziyaret et’ dediğinizde seçim çalışmasını bırakıp, İzmit’ten sizi ziyarete gelmiştim hatırlıyor musunuz? Bundan 20 sene önce, nasıl Emine Hanım’ın yanına koştuysam, bu defa da Dilek kızımın yanına koştum. Linç edilmeye çalışıldığında, nasıl Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanına koştuysam, bu defa da Ekrem İmamoğlu’nun yanına koştum” dedi.
Akşener benzer bir durumun Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın başına gelmesi halinde ona destek vermek için bir dakika bile düşünmeyeceğini ifade etti.
Erkan Baş’tan İmamoğlu’na destek: “Sonuna kadar yanında olacağız”
Bu arada, Türkiye İşçi Partisi (TİP) Genel Başkanı Erkan Baş, İmamoğlu’nu Saraçhane’deki başkanlık makamında ziyaret ederek, İBB Başkanı’nın uğradığı hukuksuzluğa karşı yanında olacağını belirtti.
Baş, “İnsanlığın en temel hakkı olan seçme ve seçilme hakkını gasp etmeye yönelik deneme alanına çevirdiler. Seçimi iptal ediyor, yetmiyor. Şimdi yargıyı devreye sokuyor, yetmiyor. Buna karşı sessiz kalmak mümkün değil. Kuşkusuz bir son değil bu, hiç öyle değerlendirmiyoruz. Yeni bir dönemin belki de başlangıcı. Bu denemelerin hepsine hep birlikte yanıt vereceğiz. Kuşkusuz şahsınızı hedef alan kısmı var, CHP’yi hedef alan kısmı var, Altılı Masa’yı hedef alan kısmı var. Hepsi ayrı ayrı değerlendirilir ama toplamda, bu iktidara teslim olmayan, muhalefet kesiminde bulunan tüm yurttaşları karşısına alan bir karar. Bu kararın, aynı zamanda bize karşı da alınmış bir karar olduğunu değerlendiriyoruz. Sonuna kadar yanınızda olacağız” dedi.
