İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Türkiye’de görülen Corona virüs vakalarındaki artışın yüzde 50’sinin İstanbul’da yaşandığını söyledi. Dünya Sağlık Örgütü’nün verilerine bakılarak İstanbul’da 2-3 haftalık kapanmanın şart olduğunu belirten İmamoğlu, “Covid-19 süreci ne yazık ki ülkemizde ve İstanbul’da çok ciddi boyutlara ulaşmıştır. Hiç kimse bu konuda görmezden gelme ya da duymama konumuna gelemez” dedi.
Pandemi sürecinin tek başına maske ve sosyal mesafe ile atlatılacak bir süreç olmadığını ifade eden İmamoğlu, “Her birey sorumluluk içerisinde hayatını değiştirmek mecburiyetinde. Bizim gibi yöneticilerin de doğruları söyleme ve en doğru metotlarla tedbir almayı aksatmama konusunda hareket etme mecburiyeti var” dedi.
Sağlık Bakanlığı’nın verilerine göre hasta sayısının yüzde 50’sinin İstanbul’da görüldüğünü hatırlatan İmamoğlu, sözlerine şöyle devam etti: “İstanbul’da gerçekten kontrol dışı bir süreç yaşıyoruz. Ben de bunu deneyimledim. Görüyoruz ve buradaki herkes farkında ki bu iş Mart, Nisan, Mayıs dönemindeki gibi değil. Çünkü çok yakın çevremizde çember gittikçe daralıyor ve herkesin hastalandığını görüyoruz.”
“Bilim Danışma Kurulu’nu hayata geçirdik”
İBB’nin geçtiğimiz Mart ayından bu yana akılla ve bilimle hareket etme konusunda doğru yönlendirilmek için Bilim Danışma Kurulu’nu kurduğunu hatırlatan İmamoğlu, “Her daim onların ortaya koyduğu fikirleri alarak uygulamalarımıza ekledik. Ben İstanbul adına konuşmak zorundayım. Madem işin yarısı İstanbul’da, madem Dünya Sağlık Örgütü’nün belirlediği hususlarla süreci teminat altına alabiliriz, o zaman benim de bu anlamda bütün doğruları, bütün vatandaşlarımızla ve yetkilileri uyararak paylaşmak zorunluluğum var” dedi.
Dünya Sağlık Örgütü’nün kapanma ve açılma şartlarının belli olduğunun ve bunun da İstanbul’da uygulamanın şart hale geldiğinin altını çizen İmamoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Dünya Sağlık Örgütü’nün iki adet açılma kriteri var. Birincisi, en az 14 gün boyunca test sayısı artacak ama vaka sayısı da azalacak ki açılma olsun. İkincisi, en az 14 gün boyunca ölüm sayıları azalacak ve sağlık personeli hastalanması da azalacak ki açılma olsun. Bu, Dünya Sağlık Örgütü’nün söylediği. Özellikle İstanbul’umuzun şu anki verilerine baktığımızda, bu iki kriteri de önümüze koyduğumuzda, kesinlikle bir kapanmanın şartlılığı ortadadır. Bunu buradan, bütün yetkililerle, bütün İstanbul halkımızla paylaşmak zorundayım. Büyükşehir Belediyesi’nde kurduğumuz Bilim Kurulu, 2-3 haftalık bir kapanmayı bize öneriyor ve ardından da güçlü bir takip, filyasyon dönemiyle beraber kontrollü bir açılma dönemini İstanbul’umuza öneriyor. Bunu 2-3 haftalık bir kapatmayla bulaşı azaltma ve özellikle kontrolü sağlamada bir imkan yaratacaksa, İstanbul için kapanmanın böylesi bir düzelmeyi ortaya koyacağını bilim bize ifade ediyorsa, bunda direnmemenin bir anlamı yok. Bunu özellikle devletimizin yetkili kurumlarının, hükümet yetkililerinin değerlendirmesi gerekiyor. Bu konuda çok hızlı hareket edilmesi gerekliliğinin altını tekrar çizelim.”
Türkiye’nin güçlü bir ülke olduğunu, 2-3 haftalık kapanmayla vaka ve vefat sayılarının aşağıya çekilebileceğini belirten İmamoğlu, “2-3 hafta fedakarlıkla tırmanmakta olan hasta ve vefat sayısını bir şekilde aşağıya indirmek zorundayız. Nisan-Mayıs dönemindeki gibi yaza giden bir dönem içinde de değiliz. Daha soğuk bir dönemin başındayız. Kasım ayındayız. Dolayısıyla bilim insanlarını, hekimleri, doktorları dinlediğimde ve öngörüleri aldığımda bu uyarıları yapma zorunluluğum ortaya çıkıyor” dedi.
“En önemli takip sistemi İstanbulkart”
Pandemi sürecinde insanların dışarıya çıkışlarındaki en önemli takip sisteminin milyonlarca kullanıcısı olan İstanbulkart olduğunu ifade eden İmamoğlu, bundan dolayı da hasta verilerini talep etmelerine rağmen kendilerine bu bilgilerin verilmediğini söyledi.
İmamoğlu, “Bize hasta verilerini verin ve biz bu hasta verileri üzerinden İstanbulkart kullanıcılarını engelleyelim. Otobüse geldiğinde o hasta, otobüs kartını kullandığında alarm yanacak, uyarıyı yapacak ve biz vatandaş hakkında gerekli işlemleri başlatacağız. Bize ısrarla tek bir hasta verisi bile verilmedi. Ben bunu anlayabilmiş değilim. Bu talebimizi haksız bulan hiçbir devlet yetkilisine de rastlamadım” diye konuştu.