Donald Trump siyasi açıdan bölünmüş bir Amerika devralacağının farkında olduğunu söyledi, ancak bu bölünmede kendisinin payı olduğu iddialarını reddetti.
NBC televizyonuna konuşan emlak milyarderi, “Halkı bölen ben değilim” dedi. Time dergisi, Donald Trump’ı ‘Yılın Kişisi’ ilan etmiş ve “Amerika ‘Bölünmüş’ Devletleri’nin seçilmiş lideri” olduğunu yazmıştı.
“Ülkede çok bölünme var” diyen Trump, halkı yeniden birleştireceğini ve iyileştireceğini iddia etti. Trump, “Büyük bir ekonomik güç olacağız, ordumuzu ve güvenliğimizi güçlendireceğiz. Çok büyük işler başaracağız,” diye konuştu.
Milyarder emlakçı Donald Trump, sonradan Cumhuriyetçi Parti’ye geçerek başkanlığa aday olmuş, geçen ayki seçimlerde 50 eyaletteki seçiciler kurulunun oylarının çoğunu kazanarak başkan olmuştu. Trump’ın Demokrat Partili rakibi Hillary Clinton, ülke genelinde kendisinden 2 milyon 700 bin daha fazla oy aldı.
Trump ayrıca 20 Ocak’ta yerine geçeceği Başkan Barack Obama’yla “iyi bir kimyası” olduğunu savundu. Demokrat Partili Başkan Obama, seçimde Clinton’a destek vermiş ve Trump’ın başkanlığa uygun biri olmadığını söylemişti.
“Obama’yı gerçekten çok beğeniyorum” diyen Trump, “Bazı politikalarda çok görüş ayrılığına sahibiz” diye ekledi, ancak gerek yüzyüze, gerekse telefon görüşmelerinde kendisiyle iyi bir diyalog kurduğunu, tavsiyelerini çok ciddiye aldığını söyledi.
Trump, NBC’ye verdiği demeçte, kabineye atayacağı isimlerden bazıları hakkında Obama’nın görüşlerini aldığını, Obama’nın bu adaylardan biri hakkında çok olumlu görüş bildirdiğini belirtti. Trump bu kişinin adını vermedi.
Bu arada Trump, dışişleri bakan adayları arasında hala eski Cumhuriyetçi Başkan adayı Mitt Romney’nin yer aldığını doğruladı. Romney seçim kampanyası sırasında Trump karşıtı görüşleriyle biliniyordu.
Trump, NBC mülakatında diğer konularla da ilgili görüş bildirdi.
Donald Trump kampanyası boyunca Amerika’nın taraf olduğu uluslararası anlaşmaları yerden yere vurdu. “Serbest ticarete inanıyorum, ama sersem ticarete inanmıyorum” diyen Trump, kendi ticaret politikalarının “müthiş” olacağını söyledi.
“Sersem ticaret” ifadesini açması istenen Trump, bunu “Amerikan şirketlerinin çalışanlarını kovarak işyerlerini yurtdışına taşıması, bir ceza görmeden yurtdışında ürettikleri malları serbestçe Amerika’ya getirip satması olarak” yorumladı. Trump hafta başında yaptığı açıklamada, ucuz işgücü için üretim tezgahlarını yurtdışında taşıyan Amerikan şirketlerinin yüzde 35 gümrük vergisiyle cezalandırılması önerisinde bulundu.
Trump ayrıca Twitter’daki yorumlarını da savundu, hem Twitter hem de Facebook’ta 40 milyon takipçisi olduğunu söyledi. Blog ve mikrobloglarını “modern zamanların iletişim yöntemi olarak” tanımlayan Trump, basın açıklamasından daha hızlı mesajlarını iletebildiğini söyledi. Donald Trump ayrıca sosyal medya mesajlarının düşüncelerini “sahtekar gazetecilerle uğraşmadan” daha dürüstçe ifade etmesini sağladığını bildirdi.
Donald Trump kampanya dönemi sırasında yaptığı açıklamalarda, seçimlerden sonra Twitter kullanımını kısıtlayacağını söylese de, bu platform üzerinden kişi ve kurumlara yönelik eleştirilerini dile getirmeye devam etti.
