İsviçreli yatırım bankacılığı firması Credit Suisse, hisse değerlerindeki hızlı düşüşün küresel bankacılık krizine yol açacağı korkularını körüklemesinden sonra İsviçre Merkez Bankası'ndan 54 milyar dolar tutarında borç yardımı alıyor. Firma, bu yardımla likidite arttırımı sağlayarak yatırımcı güvenini onarmayı amaçlıyor.
Zürih'te gece yapılan açıklamanın ardından Credit Suisse hisseleri, dünkü yüzde 25'lik kaybın bir kısmını telafi etti, ancak sabahın ilerleyen saatlerinde yeniden kayıp vermeye başladı.
Avrupa bankacılık endeksi, Credit Suisse'in Merkez Bankası'ndan borç alacağı haberi üzerine ilk önce yükseldi, ancak TSİ 16.06 itibarıyla binde 3 düşüş kaydetti.
Mali piyasalara ilişkin veri sağlayan Refinitiv'e göre Silikon Vadisi Bankası'nın (SVB) geçen hafta iflas etmesinden önce 8 Mart'tan bu yana Avrupa bankaları piyasa değerinden 165 milyar dolar kaybetti.
Avrupa Merkez Bankası faiz oranlarını 50 baz puan arttırdı
Öte yandan Avrupa Merkez Bankası (ECB), beklendiği şekilde bugün faiz oranlarını 50 baz puan arttırdığını açıkladı. Bu artış, Euro bölgesindeki bankacılık sektörünün dirençli olduğunun bir yansıması olarak görülüyor. Karar aynı zamanda ECB'nin gerekli olduğu durumda likidite desteği sağlamak için elinde yeterli araç bulunduğu güvencesi de sağlıyor.
ECB, yaptığı açıklamada "piyasalardaki gerginliklerin yakından izlendiğini ve Euro bölgesinde fiyat stabilitesini ve mali stabiliteyi korumak için gereken şekilde hareket etmeye hazır olduğunu" bildirdi.
Credit Suisse, 2008 mali krizinden bu yana acilen müdahale edilen ilk büyük küresel banka oldu. Credit Suisse'in sorunları, merkez bankalarının enflasyonla mücadelede agresif faiz artışlarını sürdürüp sürdüremeyeceğiyle ilgili ciddi şüphelere yol açtı.
2008 mali krizi sırasında fonların neredeyse bir gecede tükenmesinin aksine günümüzde bankaların sermaye ve fonlarının daha sağlam olduğu vurgulanıyor.
Avrupa'nın en büyük mali firmalarından Allianz da bugün yaptığı açıklamada, yetkililerin herhangi bir likidite kriziyle başa çıkmada 2007 ve 2008 küresel mali krizlerinden farklı olarak "daha donanımlı" olduğunu kaydetti.
İsviçre'nin en büyük ikinci bankası olan Credit Suisse, İsviçre Merkez Bankası'ndan 54 milyar dolar tutarında (50 milyar İsviçre Frangı) borç alma seçeneğini değerlendireceğini kaydetti. İsviçre Merkez Bankası da Credit Suisse'e güvence olarak likidite sağlayacağını doğruladı.
Bu adım, İsviçreli yetkililerin dün Credit Suisse'in "sistemik açıdan önemli bankalara uygulanan sermaye ve likidite zorunluluklarını" karşıladığı yönünde verdiği güvenceyi izledi.
Credit Suisse CEO'su Ulrich Koerner, banka çalışanlarına gönderdiği bildiride, şirket işleyişini kolaylaştırmak amacıyla hızlı bir planı devreye sokma sözü verdi ve çalışanlara somut verilere odaklanmaları gerektiğini belirtti.
CEO Ulrich Koerner, Credit Suisse'in likidite oranının iyileştiğini ve sermayenin arttığını kaydetti, güçlü bir pozisyondan hareket ederek değişim sağlamaya odaklanacağını söyledi.
Credit Suisse'in borsadaki piyasa değeri, 2007 yılı Şubat ayında 91 milyar dolarla zirveye ulaşmış, ancak o dönemden bu yana yüzde 90 değer kaybederek 8,66 milyar dolara geriledi.
Uzmanlar, alınan önlemlerin Credit Suisse'e planlanan yeniden yapılanmayı gerçekleştirmesi için zaman tanıyacağını ancak bankanın küçültülmesi için başka adımların da atılabileceğini belirtiyor.
Mali hizmetler firması KBW'den Thomas Hallett, müşterilerine gönderdiği bildiride, "Likidite desteği kısa vadeli baskıların hafifletilmesini sağlasa da son gelişmelerden önce de varolan kaygılar hala geçerli. Banka yönetiminden, bankanın yalınlaştırılması amacıyla tasarlanan yeniden yapılanmayla ilgili başka açıklamaların da gelme olasılığını bertaraf etmiyoruz" dedi.
Öte yandan İsviçre basını, İsviçre kabinesinin bugün Credit Suisse'in durumunu ele almak üzere olağanüstü toplanacağını bildirdi. Hükümet, konuya ilişkin açıklama yapmayı reddetti.
Asya'da yatırımcılar, borsaların karşı karşıya olduğu riskler nedeniyle daha güvenli olan altın, bono ve dolara yöneldi. Credit Suisse'in Merkez Bankası'ndan borç alacağı açıklaması kayıpları kısmen azaltsa da volatilitenin devam ettiği gözlendi.
Japon Bankerler Birliği Başkanı Junichi Hanzawa, Credit Suisse'e olan güvenin sarsılmasıyla tetiklenen krizin Japon mali sistemini etkilediğine ilişkin herhangi bir işaret olmadığını söyledi.
Asya piyasalarında faaliyet gösteren Credit Suisse bankerleri, fon akışı sağlanması sonrasında müşterilerinin içini rahatlatmaya çalıştı.
Krizin merkez üssü
167 yıllık geçmişe sahip olan Credit Suisse'in sorunları, hem yatırımcılar hem de yetkililer açısından dikkatlerin Amerika'dan Avrupa'ya çevrilmesine yol açtı. En büyük yatırımcısının mevzuat gereği bankaya daha fazla fon sağlayamayacağı açıklaması, Credit Suisse hisselerinin hızla satılmaya başlamasını tetiklemişti.
Credit Suisse'in durumuna ilişkin kaygılar, geçen hafta iki orta ölçekli Amerikan bankası Silikon Vadisi Bankası ve Signature Bank'in iflas etmesinin tetiklediği korkulara eklendi.
Yatırımcılar, güvenin yeniden tesis edilmesi için merkez bankalarının ve diğer kurumların atacağı atımları yakından izliyor.
Avustralya ve Güney Kore'de yetkililer, bankaların sermaye seviyelerinin iyi durumda olduğu konusunda piyasalara güvence aşıladı.
ABD Maliye Bakanlığı da Credit Suisse'in durumunu yakından takip ettiğini ve küresel muhataplarla iletişim içinde olduğunu bildirdi.
Faiz oranlarının hızla yükselmesi, bazı şirketlerin borç ödemelerini zorlaştırdı ve resesyon korkusu çeken kredi kurumlarının kayıp verme olasılığını yükseltti.
