Uzaktan Eğitim Toplumdaki Dijital Fırsat Eşitsizliğini Öne Çıkardı
Amerika'da eyaletler, Corona virüsü salgını nedeniyle okulların kapanmasından sonra uzaktan eğitim uygulamasına geçmeye başlıyor. Ancak uzaktan eğitim, hızlı internet erişimi olmayan öğrenciler için olağanüstü zorlukları beraberinde getiriyor.
Eyalet yönetimleri ve bölge eğitim müdürlükleri, internet hizmeti erişimi olmayan milyonlarca öğrencinin akranlarıyla aynı eğitim fırsatından yararlanmasını sağlamak amacıyla zamana karşı yarışıyor.
Amerika çapında yaklaşık üç milyon öğrenci, yüksek maliyet ve erişim güçlüğü nedeniyle hızlı internet hizmetinden mahrum. İnternet erişiminden yoksun öğrencilerin çoğu siyah ya da Latin kökenli. Bu öğrenciler ayrıca büyük çoğunlukla dar gelirli ailelerin ya da eğitim düzeyi düşük anne babaların çocukları.
Aralarında New York ve Los Angeles'ın da bulunduğu Amerika'nın en büyük eğitim bölgeleri, öğrencilere Chromebook dizüstü bilgisayar ve hızlı internet hizmeti sağlamak için milyonlarca dolar harcıyor. Kırsal kesimlerdeki küçük okul bölgeleri, okulların otoparklarına kurulan hot spot'larla kablosuz hızlı internet hizmeti sağlıyor. Ancak dijital eşitsizliği gidermenin son derece zor olduğu bazı bölgelerde öğrenciler, ders kitapları ve dağıtılan ödev paketleriyle yetinmek zorunda kalıyor.
Dezavantajlı öğrencilerin haklarını savunan Eğitim Hukuk Merkezi (Education Law Center) Hukuk Direktörü Maura McInerney, ”İyi finanse edilen okul bölgeleri zaman kaybetmeden online eğitim stratejilerine geçiş yapıyor. Bunun nedeni bu eğitim bölgelerindeki altyapının zaten daha önceden kurulu olması,” diyor. McInerney'ye göre bunun sonucunda öğrenciler arasındaki başarı uçurumu giderek açılıyor.
Lise öğrencilerinin sadece yarısının evde internet erişimi ve bilgisayarının olduğu Philadelphia'da bölge eğitim müdürlüğü, eğitimdeki bu fırsat eşitsizliği nedeniyle okulların kapalı kaldığı süre zarfında öğrencilere uzaktan online eğitim verilmesini yasakladı. Ancak Philadelphia bölge eğitim müdürlüğü, okulların beklenenden çok daha uzun süre kapalı kalacağının anlaşılması üzerine ihtiyaç sahibi öğrencilere dağıtmak amacıyla 50 bin adet Chromebook dizüstü bilgisayar ısmarladı. Hızlı internet hizmeti sunucusu Comcast firması ise ayda on dolarlık ”Temel İnternet” planı kapsamında sunulan internetin hızını arttıracağını ve düşük gelirli ailelere iki ay ücretsiz hizmet sunacağını duyurdu.
Ohio eyaletinde bir okul bölgesiyse ödevlerini internetten indirmelerini, tamamlamalarını ve sisteme yüklemelerini sağlamaları için öğrencilere iPad tablet bilgisayar dağıtıyor. Bölgedeki okullar ayrıca internet hizmet ağını okulların otoparklarını da kapsayacak şekilde genişletiyor. Amaç, öğrencilerin okul otoparkına park edilen araçların içinden internet hizmetine erişmesini sağlamak.
Amerika'daki ilk ve orta dereceli okullar, dar gelirli ailelerden gelen öğrencilere ayrıca kahvaltı, öğlen ve akşam yemeği de dağıtıyor. Öğrenciler bu hizmetten ailelerinin gelir düzeyine göre ya ücretsiz ya da düşük ücret karşılığı yararlanabiliyor.
Trump ve Erdoğan Telefonda Corona Salgınını Görüştü
ABD Başkanı Donald Trump ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Corona virüsü salgınıyla mücadele başta olmak üzere bir dizi konuyu ele aldıkları bir telefon görüşmesi yaptı.
Beyaz Saray’dan yayınlanan açıklamada, iki liderin ABD ve Türkiye’de virüse karşı yürütülen çabalar üzerinde konuştuğu, hem virüsü yok etmek hem de küresel ekonomiyi güçlendirmek için uluslarası boyutta verilen mücadelede de birlikte yakından çalışma kararı aldığı belirtildi.
Görüşmede kritik öneme sahip bazı bölgesel ve ikili meseleler de masaya yatırıldı.
Beyaz Saray açıklamasına göre, Trump ve Erdoğan, Suriye ve Libya başta olmak üzere çatışmalara sahne olan ülkeler için ateşkeslere uymak ve çözüm doğrultusunda çalışmanın her zamankinden daha fazla önem taşıdı yönünde ortak görüş bildirdi.
Görüşmeyle ilgili Cumhurbaşkanlığı’ndan da şu açıklama yapıldı:
“Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Sayın Donald Trump arasında bugün bir telefon görüşmesi gerçekleşmiştir. Görüşmede ikili meselelerin yanı sıra bölgesel gelişmeler ve dünyayı etkisi altına alan Koronavirüs salgını ele alınmıştır."
"Salgınla mücadelenin ancak küresel dayanışma ve işbirliği ile başarıya ulaşabileceği hususunda mutabık kalan iki lider; salgının muhtelif etkilerinin kontrol altına alınması için en iyi uygulamalar ile veri ve tecrübelerin paylaşımı noktasında gerekli adımları atmayı kararlaştırmıştır.’’
Kongre’de Ek Corona Tasarısı Konusunda Anlaşmazlık
ABD Kongresi’nde 2 trilyon dolarlık teşvik paketi dahil üç ayrı tasarının geçmesinin ardından, ilave yasal düzenlemelere ihtiyaç olup olmadığı konusunda iki kanadın liderleri arasında anlaşmazlık yaşanıyor.
Temsilciler Meclisi Başkanı Demokrat Nancy Pelosi, salgın sonrası toparlanma çabalarına odaklanacak dördüncü bir tasarının gerektiğini savunurken, Senato Cumhuriyetçi Çoğunluk Lideri Mitch McConnell ‘’bekle ve gör’’ yaklaşımından yana tavır sergiliyor.
Pelosi MSNBC televizyonuna verdiği röportajda, ‘’Bir sonraki tasarıda eyalet ve yerel yönetimlerin endişelerine yanıt verebileceğimizi umuyorum. Bu kesinlikle çok önemli. Daha fazlasını yapmalıyız’’ diye konuştu. Pelosi, Demokratlar’ın çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi’nin yeni bir tasarı için harekete geçmeyi planladığını belirtiyor.
Muhafazakar radyo sunucusu Hugh Hewitt’e konuşan McConnell ise, siyasilerin yeni bir tasarı üzerinde harekete geçmeden önce krizin önümüzdeki günler ve haftalarda nasıl bir seyir izleyeceğini bekleyip görmeleri gerektiği görüşünü savundu.
Temsilciler Meclisi Cumhuriyetçi Azınlık Lideri Kevin McCarthy de, Pazar günkü açıklamasında, Corona virüsü konusunda daha fazla yasal düzenlemeye ihtiyaç olup olmadığını henüz bilmediğini söylemişti.
FED Kredi Piyasalarındaki Pürüzleri Gidermek İçin Yeniden Devrede
Amerikan Merkez Bankası FED, diğer ülkelerin merkez bankalarına hazine bonosu karşılığında dolar borç vererek küresel kredi piyasalarındaki tıkanıklıkları bir kez daha giderme girişiminde bulunuyor.
FED'in bugünkü hamlesi, borçlanma oranlarını düşük tutmak ve Corona virüsü salgınının yarattığı kriz karşısında mali piyasaların işlemesini sağlamak için attığı son sert adım. Salgın nedeniyle Amerika ve dünyada ekonomik faaliyetlerin durma noktasına gelmesi, bazı bankaların ve şirketlerin borçlanmasını zorlaştırdı. FED ise küresel mali sistemi desteklemek amacıyla borçlanmayı kolaylaştırmaya ve güveni arttırmaya çalışıyor.
Yeni borçlanma programı, başka merkez bankalarının hazine bonosu satmak zorunda kalmadan dolara erişmesini sağlamayı hedefliyor. Hazine bonolarının yüksek miktarda satışı faiz oranlarının ve getirinin tırmanmasına, buna bağlı olarak borçlanma maliyetinin artmasına yol açıyor. FED, bunu önlemeye çalışıyor.
Yabancı merkez bankaları, normalde, kendi ülkelerindeki bankalara dolar borç veriyor. FED, kısa süre önce de 14 yabancı merkez bankasıyla olan swap hatlarının kapsamını genişletmişti. FED'in açıkladığı son program ise merkez bankalarının FED'e hazine bonosu satmasını sağlayacak. FED ve merkez bankaları arasında yapılacak repo anlaşması uyarınca bankalar, hazine bonolarını gelecek yıl geri satın alacak.
Corona virüsü salgını krizi dünya ekonomilerini ve mali piyasaları alt üst etmeye devam ederken bankalar ve diğer mali kuruluşlar nakit elde edebilmek için hazine bonosu ya da diğer tahvilleri satmaya çalışıyor. Ancak bankaların müşteri bulma çabası, mali piyasalarda tıkanıklığa yol açıyor. FED'in denizaşırı borçlanma programı ise yabancı merkez bankaların satış yapmak zorunda kalmadan hazine bonolarını nakit paraya çevirmesine imkan tanıyacak.
FED'in 6 Nisan'da başlayacak programı en az altı ay devam edecek.