Beyaz Saray, Vietnam’da Asya-Pasifik ekonomi zirvesi için bulunacak olan Trump ve Putin’in görüşecekleri iddialarının önünü kesmek için bir açıklama yaptı. Beyaz Saray sözcüsü Sarah Huckabee Sanders, iki liderin zirvede ayaküstü konuşma imkanları olduğunu ancak geniş kapsamlı bir görüşme olmayacağını belirtti.
‘Putin’le görüşme konusuna gelirsek, hiç bir zaman kararlaştırılmış ve onaylanmış bir görüşme planı olmadı ve her iki tarafın da takvimleri uyuşmadığı için böyle bir görüşme olmayacak’ diyen Sanders resmi bir görüşme programı olmadığını ve herhangi bir toplantının da liderlerin takvimlerinde olmadığını ifade etti.
Açıklama ancak iki liderin Danang’daki zirvede ayaküstü sohbet edebilecekleri olasılığına açık kapı bıraktı.
Sanders, yazılı açıklamasında ‘İkisi de aynı yerde olacak. Birbirleriyle rastlaşıp birbirlerine merhaba demeyecekler mi? Tabii ki diyecekler. Ancak zamanı belirlenmiş resmi bir görüşme programı Başkan Trump’ın takviminde yok ve olacağını da düşünmüyoruz’ dedi.
Rus haber ajansı RIA Novosti, Beyaz Saray’ın bu açıklamalarını çürütecek şekilde, ikilinin geniş kapsamlı bir görüşme olasılığının olabileceğini belirtti. Tek satırlık basın bülteninde, ‘Kremlin APEC Zirvesi’nde Putin-Trump görüşmesinin olasılığı üzerinde çalışıyor’ dendi.
Rus tarafı hafta içinde, görüşmenin olasılığıyla ilgili çelişkili ifadeler kullandı. Kremlin danışmanlarından Yury Ushakov, Rus haber ajanslarına iki liderin görüşeceklerini belirtti ancak Reuters’a konuşan Kremlin sözcüsü Dmitry Peskov, sadece görüşme olasılığının olduğunu söyledi.
Dışişleri Bakanı Rex Tillerson ise, Vietnam’a gitmeden önce, Rus basınında çıkan haberleri gördüğünü ancak hiç bir şeye karar verilmediğini ifade etti. Tillerson, Amerika’nın bir kaç konuda ilerleme görmek istediğini ve ilerleme görmedikleri bir ortamda görüşme yapmanın bir amacı olmadığını dile getirdi.
Bu açıklamadan bir gün önce Tillerson, Washington ve Moskova’nın, ‘bir kaç sorunlu konuda’ perde arkasında çalıştıklarını söylemişti. Ancak Temmuz ayındaki G-20 zirvesinden sonra Trump ve Putin’in şimdi görüşecek olmasının doğru zaman olup olmadığı konusunu sorgular bir açıklama yaptı.
Temmuz ayında Hamburg’da görüşen iki lider, planlanandan çok daha uzun bir süre, iki saatten fazla konuşmuştu. Trump’ın bu görüşmede, başkanlık seçimlerine olası Rus müdahalesiyle ilgili Putin’i sıkıştırdığı belirtiliyor. İki lider daha sonra, zirve kapsamındaki basına kapalı akşam yemeğinde, sadece Rus tercümanın yanlarında bulunduğu, ayaküstü bir sohbette bulunduklarını açıklamışlardı.
Ancak o günden bu yana, ABD-Rus ilişkileri daha kötüye gitti. Ağustos ayında Başkan Trump, Kongre’nin kararlaştırdığı Rusya’ya yeni yaptırımlar tasarısını onayladı. Kremlin bu adıma, Washington’un Rusya’da bulunan diplomatik personel sayısına kısıtlama getirerek yanıt verdi.
Trump geçen hafta Asya gezisinin ilk durağı Japonya’ya giderken, başkanlık uçağı olan Air Force One’da basın mensuplarına Putin’le görüşme olasılığının olduğunu belirtmişti. Trump, Perşembe günü Çin lideri Xi Jinping’le olan toplantısı sonrasında da benzer bir yorumda bulundu.
Dışişleri Bakanı Tillerson, iki taraftaki yetkililerin, Suriye ve Ortadoğu’daki çatışmalar hakında görüştüğünü belirtti. Başkan Trump da, Rusya’nın seçimlere müdahalesi iddialarının da görüşüldüğünü ekledi.
Hudson Enstitüsü uzmanlarından, Kremlin karşıtı Andrei Piontkovsky, ‘ABD ve Rusya’nın iyi ilişkiler içinde olması daha iyi olacak bir şey ancak Putin ABD’yi her alanda ve konuda zorlamaya devam ediyor. Amerika’nın temel prensipleri olan demokrasi ve insan hakları konularında da bile. Başkan Trump’ın bu tedirgin edici konuları görmeyi reddetmesi oldukça değişik’ dedi.
Piontkovsky, Kuzey Kore tehdidini azaltmak için Kremlin’den yardım istemek akıllıca değil. Uzmana göre bu, Rusya’nın Kuzey Kore’ye nükleer kapasitesini arttırmak için verdiği desteği görmezden gelmek anlamına geliyor. Piontkovsky, ‘Putin, Xi Jinping’den daha istekli bir Kuzey Kore destekçisi’ yorumunda bulunuyor.