İSTANBUL - Mahsa Amini’nin ölümünün ardından İstanbul’da yaşayan İranlılar yaklaşık bir buçuk aydır İran’ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde toplanarak, tepkilerini gösteriyor.
VOA Türkçe’nin konuştuğu protestocular, ülkelerindeki baskının 40 yılı aşkın süredir devam ettiğine dikkat çekerek, yabancı bir ülkede değil, kendi ülkelerinde yaşamak istediklerini dile getiriyor.
İran’ın İstanbul Başkonsolosluğu önünde dün toplanan yaklaşık 100 kişilik grup, ülkede devam eden şiddet olaylarını protesto etti. “Kadın, yaşam, özgürlük” sloganı atan protestocular, İran yönetimini istifaya çağırdı.
İran’daki baskılardan dolayı ailesiyle birlikte bir yıl önce Türkiye'ye geldiğini VOA Türkçe’ye anlatan 43 yaşındaki İbrahim Ali, “Bizim bacılarımızı, arkadaşlarımızı İran’da öldürüyorlar. Biz Müslümanız diyorlar, böyle Müslümanlık olur mu? Oğlumu, eşimi İran’dan bu baskılar yüzünden kaçırdım. Vallahi böyle hayat sürdürülmüyor” diye konuştu.
20 yaşındaki Ziba Hordat ise, İran’ın Meşhed şehrinden Türkiye’ye geçen yıl gelmiş. Hemşire olan Hordat, İran’daki baskının 40 yıldır devam ettiğini dile getiriyor.
Hordat, "İran rejimini artık hiç kimse istemiyor. Ben 20 yaşındayım. Yabancı bir ülkede yaşamak istemiyorum. Ben kendi ülkemde yaşamak istiyorum. Üniversite okudum, çalıştım devlet için ama artık yeter. Orada artık yaşayamıyoruz, olmuyor. Onların artık gitmesini istiyoruz" dedi.
22 yaşındaki Mahsa Amini, 13 Eylül'de ahlak polisi tarafından başörtüsünü uygun şekilde takmadığı gerekçesiyle Tahran’da gözaltına alınmış, üç gün sonra da hastaneye kaldırılarak, hayatını kaybetmişti.
Amini’nin ölümü İran ve dünya genelinde protestolara neden oldu. ABD ve Batı ülkeleri İran’ı protestolara sert müdahalesi nedeniyle eleştirirken, İran ise protestolara destek veren ülkeleri içişlerine karışmakla suçluyor.
İnsan hakları kuruluşları, protestolarda şimdiye kadar aralarında çocukların da bulunduğu 300’e yakın kişinin hayatını kaybettiğini bildiriyor.