Amerika’daki protesto gösterileri Corona salgını endişesini arttırdı. Binlerce kişinin bir araya geldiği gösterilerin virüsün yayılma hızını arttırmasından endişe ediliyor. Ülke genelinde 20’den fazla eyalette vaka sayısı yükselişte. Hatta bazı eyaletlerde bu oran yüzde 40’ın üzerinde. Sonbahar mevsiminde beklenen ikinci dalganın eyaletlerin de yavaş yavaş normale dönme çabası düşünüldüğünde daha önce gerçekleşip gerçekleşmeyeceği ülkede merak konusu.
Amerika’da Corona vakalarındaki artış endişe kaynağı. Eyaletlerin yavaş yavaş normale dönmek için attığı adımlar ve George Floyd’un ölümüyle ülke genelinde binlerce kişinin katıldığı protestolar…
Protestolara destek ya da hoşgörü gösterilmesi, salgının bir süre öncesine kadar önemsenmediği yorumlarına yol açtı.
Protestocuların genelde maske takmalarına rağmen sosyal mesafe kurallarına aynı derecede özen göstermesi, salgının yeniden hızlanabileceği tartışmalarını da beraberinde getirdi.
George Washington Üniversitesi'nden Prof. Dr. Leana Wen, “Dışarda olmak risk seviyesini etkiler. İnsanlar bağırıyor, duygusallaşıyorlar. Küçük bir alanda kalabalıklar toplanabiliyor. Uzun süre bir arada kalıyorlar. İnsanlar kendi risklerini hesaba katmalı,” şeklinde konuşuyor.
Peki, protestocuların çoğunlukla taktıkları maske yeterli mi? Wen, bu konuda da maskenin dikkatli kullanılmasına vurgu yapıyor: “Maske takmak, cerrahi maske giymek, herhangi bir yüz kaplamasının burnu ve ağzı kapadığından emin olmak önemli. Eğer maskeyi çıkaracaksanız bunu doğru şekilde yapın. Aksi takdirde maskeye de bulaştırabilirsiniz. Yani maskeyi dikkatli çıkarın ve sonra ellerinizi sterilize edin.”
Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin başındaki isim, Doktor Robert Redfield de uyarıda bulunmayı ihmal etmedi.
Redfield protestoların gelecekteki salgının tohumları olabileceğini kaydetti.
Aslında sadece protestolar değil, eyaletlerin yavaş yavaş normale dönme konusunda attığı adımların da vakaların artmasında etkisi olduğu belirtiliyor. 28 eyaletin bu yönde attığı adımlarda, Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezleri’nin tavsiyelerini dikkate almadığı ortaya çıktı.
Ülkedeki 50 eyaletin 20’den fazlasında vaka sayısında artış var. Arizona, Utah ve New Mexico gibi eyaletlerde artış yüzde 40’ların üzerinde.
Arizona’da normalleşme çabalarının başladığı 15 Mayıs’tan bu yana vaka sayısı yüzde 115 artmış durumda. Eyalette şimdiden acil durum planlarının yapılması çağrısı yapılıyor.
Florida, Arkansas, Güney Carolina ve Kuzey Carolina’da da artışlar yüzde 30’un üzerinde.
Cumhuriyetçi valinin iş başında olduğu Florida’da yetkililer bunu test sayısındaki artışa bağlıyor. Salgının ilk günlerinde oldukça eleştirilen test sayısı Amerika’da günlük 600 bine yaklaşmış durumda.
Vaka sayısındaki yükseliş sadece test sayısındaki artışla mı ilgili? Ülkenin en büyük eyaleti California’da kısıtlamaların yumuşatılmaya başlamasıyla vaka sayısında önemli artış var. Eyalette yaşayan 40 milyon kişinin yarısı virüsün hızla yayılmakta olduğu bölgelerde yaşıyor. Eyaletin en büyük kenti Los Angeles’ta test yaptırmanın kolay olması vaka sayısının belirlenmesinde önemli etken. Ancak yetkililer eyaletin diğer bölgelerindeki vaka artışına neden olarak kısıtlamaların yumuşatılmasını gösteriyor.
Washington Üniversitesi araştırmacıları Corona virüsü hastalığı nedeniyle Ağustos’ta hayatlarını kaybedenlerin sayısının 145 bini aşabileceği tahmininde bulunuyor
Ülke genelinde Corona nedeniyle hala ortalama bin kişi hayatını kaybediyor.
Bir süre öncesine kadar konuyla ilgili olarak Beyaz Saray’da nerdeyse her gün basın toplantısı düzenleyen Başkan Donald Trump, virüs konusunda artık eskisi kadar konuşmuyor
Peki virüs konusunda Amerika dersler çıkardı mı? Onun cevabını da Redfield veriyor: “Ülkemizin kamu sağlığı altyapısının zamanlı, güvenilir, kapsamlı veriler toplayabilmesi ve destekleyebilmesi için modernleşmeye ihtiyacı olduğu daha önce hiç bu kadar açık olmamıştı. Herhangi bir hastalık tehdidine karşı koyduğumuz zaman Hastalıkları Kontrol ve Önleme Merkezleri’yle halk sağlığı birimleri anlık zamanlı bilgilere dayanarak eş zamanlı kararlar almalı. Veriler yolcuğun haritasını ve herhangi bir hastalık tehdidine verilecek yanıtın belkemiğini oluşturur.”
Corona salgını konusunda kısa süre öncesine oranla önemli bir değişiklik olmadı. Virüs hala dünyamızda, yayılmaya devam ediyor. Aşı bulunmuş değil. Ulusal Sağlık Enstitüsü’nde Bulaşıcı Hastalıklar Merkezi’nin başındaki isim Anthony Fauci’ye göre Corona virüsü AIDS’le Ebola’dan daha tehlikeli ve sadece bir ay içinde dünyayı esir aldı.
Fauci “bu henüz bitmedi” uyarısında bulunuyor ancak Amerika’da yaklaşan seçimler ve ekonomik kaygılar insan hayatı kaygısının önüne geçmiş gibi görünüyor.
