Türkiye'de basın özgürlüğü ve bu bağlamda yaşanan sorunlar, Berlin’de Federal Meclis'te düzenlenen özel bir oturumda ele alındı. ‘Türkiye'de basın ve ifade hürriyetinin durumu’ başlığı altında ve Yeşiller Partisi'nin talebi üzerine yapılan oturum yaklaşık bir saat sürdü.
Hükümet adına Dışişleri Bakanı Frank Walter Steinmeier’in bulunduğu oturumda ilk olarak söz alan Yeşiller Partisi Meclis Grup Başkanı Katrin Göring-Eckart, Türkiye’de basın ve fikir özgürlüğü kısıtlamalarının endişe verici boyutlara ulaştığını, sorunun sadece Türk medyasında çalışanları değil, son zamanlarda yabancı gazetecileri de tehdit eden bir boyuta ulaştığını öne sürdü.
Geçen hafta Alman Bild Gazetesi fotorafçısı Giorgos Moutafis ve ARD televizyonu muhabiri Volker Schwenck’in İstanbul’a girişlerinin engellenerek, geri gönderildiğini hatırlatan Göring-Eckart, ‘AB üyesi olmayı arzulayan bir ülke gazetecilere baskı uygulayamaz. Cumhurbaşkanı Erdoğan kendini mutlakiyetçi bir hükümdar olarak görüyor, basın özgürlüğüne de o yüzden tahammül edemiyor ’ şeklinde konuştu.
Merkel'e eleştiri
Yeşiller partisi üyesi, Başbakan Merkel’in geçen Cumartesi günü Türkiye ziyareti kapsamında muhalif gazetecilerle bir araya gelmemesini de sert sözlerle eleştirdi. Hükümetteki Birlik Partileri CDU/CSU’nun Türkiye politikaları sözcüsü Andreas Nick, basın ve ifade özgürlüğünün Almanya açısından tartışılamayacak temel değerler olduğunu savundu. Komedyen Jan Böhmermann’ın Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik hakaret içeren şiirini eleştiren Nick, ‘Fikir özgürlüğü hakaret özgürlüğü değildir’ dedi. Sol Parti Meclis Grup Başkanı Dietmar Bartsch ise, AB ile Türkiye arasında imzalanan mülteci anlaşması sonrasında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya’ya şantaj yaptığını ve Başbakan Merkel’in bu duruma sessiz kaldığını iddia etti. Bartsch, Dışişleri Bakanı Steinmeier’in Türkiye’deki basın özgürlüğü ihlalleri konusunda net tavır koymasını talep etti. Sosyal Demokrat SPD’den Martin Dormann da, Merkel’i Türkiye'de basın özgürlüğü konusundaki ‘haksız ve sert uygulamalara’ gerekli tepkiyi göstermemekle suçlarken, başbakanın Böhmermann hakkında soruşturma açılmasına onay vermesini ‘yanlış bir sinyal’ olarak niteledi.
SPD’li milletvekili yabancı devlet adamlarına hakarete ceza öngören ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’la ilgili soruşturmaya da neden olan Alman Ceza Yasası'nın 103'üncü maddesinin bu yıl kaldırılmasını önerdi.
Steinmeier'e açık mektup
Öte yandan Alman Gazeteciler Birliği, Dışişleri Bakanı Frank-Walter Steinmeier'e bir açık mektup yazarak, Türkiye hakkında eleştirisel haber yapan yabancı gazeteciler hakkında kara liste olduğu iddiasına yanıt vermesini talep etti. Son bir hafta içinde 5 yabancı gazetecinin Türkiye’ye girişine izin verilmemesi ya da sınır dışı edilmesi sonrasında, Avrupa Parlamentosu Başkanı Alman siyasetçi Martin Schulz‘İstenmeyen gazetecilerle ilgili bir kara liste kabul edilemez’ şeklindeki açıklamasıyla konuyu gündeme getirmişti. Federal hükümetin Alman gazetecilerin Türkiye'de görevlerini engellenmeden yapmaya devam edebilmesini beklediğini duyuran bir dışişleri bakanlığı sözcüsü, Türkiye'nin bir kara listesi olup olmadığı konusunda bilgileri olmadığını da söyledi.
Bu arada haftalardır Alman kamuoyunun en çok tartıştığı konulardan biri olan komedyen Jan Böhmermann'ın Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret içeren şiiri ile ilgili soruşturma sürecinin başladığı haber verildi. Alman hükümetinin ceza yasasının 103. maddesi gereği Böhmermann hakkında soruşturma açılmasına verdiği onay Mainz Başsavcılığına ulaşırken, savcılık Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Alman avukatı Michael Hubertus Von Sprenger'in görüşünü talep etti. Böhmermann'ın da görüş belirtme hakkı bulunuyor. İki tarafın görüşleri alındıktan sonra, Mainz Başsavcılığı dava açılması için yeterli suç unsuru bulunup bulunmadığına karar verecek. Dava açılması durumunda Böhmermann'a karşı Mainz Başsavcılığına giden ve sayıları basında yer alan haberlere göre yüzlerce şahsi suç duyuruları da bir dosyada toplanacak.
Böhmermann geri dönüyor
Öte yandan 31 Mart’daki programında, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakeret şiirine gelen tepkilerden sonra mizah programlarını iptal eden Böhmermann 12 Mayıs’ta yeniden ekranlara döneceğini duyurdu. Böhmermann Facebook hesabından yaptığı açıklamada, programın 11 Mayıs’ta çekimlerine başlanacağını ve 12 Mayıs’ta da ekranlarda olacağını bildirdi.
