Almanya’da ne zaman ve hangi partilerin katılımıyla bir hükümet kurulacağı sorusu yılan hikayesine döndü. Genel seçimin üzerinden tam 10 hafta geçmesine rağmen, ufukta yeni bir hükümet gözükmüyor. Üçlü ‘Jamaika' görüşmelerinin başarısızlığa uğramasından sonra, gözler Hristiyan Birlik (CDU/CSU) ile Sosyal Demokrat Parti (SPD) arasındaki büyük koalisyonun yenilenmesi ihtimaline çevrildi. Bu kapsamda Başbakan ve CDU Genel Başkanı Angela Merkel, CSU Başkanı Horst Seehofer ve SPD Genel Başkanı Martin Schulz perşembe akşamı Cumhurbaşkanı Frank Walter Steinmeier ile bir araya gelerek, şu anda halen hükümette olan büyük koalisyonun yenilenmesinin yarar ve sakıncaları üzerine konuştular. Kendisi de SPD’li olan Steinmeier, partisi üzerindeki etkisini kullanarak, Sosyal Demokratlardan ülke için taşıdığı sorumluluğa sahip çıkıp, küçük ortak olarak Merkel'in hükümet başkanlığına destek vermesini talep ediyor. SPD lideri Schulz, 24 Eylül’de yapılan ve partisinin tarihi bir yenilgi aldığı seçimden sonra muhalefete çekilerek toparlanma sürecine gireceklerini ve kesinlikle hükümette yer almayacaklarını ilan etmişti. Steinmeier’le yapılan toplantıdan sonra, üç liderin büyük koalisyonda anlaştığı şeklinde haberler kamuoyuna sızdırıldı. Ancak Schulz bu haberlere tepki göstererek, kesin bir karar alınmadığını, böyle bir kararın parti tabanı tarafından verilmesi gerektiğini, konuyu pazartesi günü parti yönetim kurulunda tartışacaklarını ve ardından açıklama yapacağını duyurdu. Haberin Hıristiyan Birlik çevreleri tarafından sızdırıldığının anlaşılmasından sonra, Başbakan Merkel’le telefon görüşmesi yapan Schulz’un kızgınlığını ifade ettiği ve durumu ‘güven yıkıcı bir hamle’ olarak tanımlandığı öğrenildi. Şu anda işbaşında bir hükümet olduğunu kaydeden Schulz, “Acelemiz yok. Parti yönetim kurulu pazartesi günkü oturumunda perşembe günü başlayacak SPD kurultayına nasıl bir öneride bulunacağını müzakere edecek” dedi. Daha önce kamuoyuna ilan ettiği karardan dönüş yapmak zorunda kalan Schulz‘un büyük bir koalisyon yerine, SPD’nin dışarıdan destek vereceği Merkel liderliğinde azınlık hükümeti modelini gündeme getirebileceği de dillendiliyor. Bir diğer senaryo ise bir geçiş hükümetinin kurulmasıve 2019’da erken seçimlere gidilmesi. Almanya’da şimdiye dek benzeri olmayan ve SPD’liler tarafından desteklenen bu öneriye göre, kurulacak yeni büyük koalisyon ülkeyi en geç 2019 ilkbaharında seçime götürecek. SPD’nin izleyeceği tavrın gelecek hafta yapılacak parti kurultayında netleşleşmesi bekleniyor. SPD’nin büyük koalisyondan yana tavır alması durumunda, yeni hükümet için görüşmelerin ancak Noel tatilinden sonra başlayabileceği, hükümetin de en erken önümüzdeki yıl Şubat ayında kurulabileceği ileri sürülüyor. Bu durumda Almanya’da yeni hükümetin kurulması altı ay sürmüş olacak. Tarafların anlaşamaması durumunda ise, Mart veya Nisan ayında erken seçime gidilecek.
Öte yandan kamuoyu yoklamalarına göre, genel seçimlerde yüzde 20,5 oy alan SPD’nin oyu yüzde 19’a geriledi. Buna karşın CDU/CSU’nun oy oranı yüzde 32’den 33’e çıktı. Yeşiller’in oyu yüzde 8,9’dan yüzde 12’ye artarken, liberal FDP’nin oyu yüzde 10,7’den yüzde 10’a düştü. Irkçı AfD’nin oyunun yüzde 12’den 11’e gerilediği, Sol Parti’nin oyunun ise seçimlerde olduğu gibi yüzde 9’de kaldığı saptandı.
