Federal Parlamento’daki Birlik Partileri CDU/CSU, SPD ve FDP’nin hazırladıkları ortak bir tasarıyla, Merkel hükümetinin Hizbullah'ın siyasi kanadının ülkede faaliyette bulunmasına yasak getirmesini talep edecekleri belirtildi. Alman Basın Ajansı DPA’nın eline geçen ve önümüzdeki hafta Perşembe günü Federal Meclis’in bu yılki en son oturumunda oylayacağı öğrenilen tasarıya göre, Hizbullah’ın siyasi ve askeri kanatları arasında ayrımın kaldırılması ve örgütün faaliyetlerinin tümden yasaklanması talep ediliyor.
Hizbullah’ın askeri kanadının faaliyetleri ve propaganda çalışmaları Almanya’da 2013 yılında yasaklanmıştı. Söz konusu tasarı, Hizbullah’ın terör listesine eklenmesini de öngörüyor. Hükümetteki koalisyonun ortakları Birlik Partileri ve SPD, mecliste çoğunluğa sahip olduğu için tasarının kabul edileceğinden yola çıkılıyor. Hizbullah’ın faaliyetleriyle ilgili kısıtlama isteyen ve İslam karşıtı Almanya için Alternatif Partisi (AfD) tarafından hazırlanan başka bir tasarı, geçen haziran ayında meclisteki diğer partilerin oylarıyla reddedilmişti. Hizbullah'ın amacının “İsrail'in imhası” olduğunu savunan AfD, Hizbullah’a bağlı dernek ve camilerin hayır işleri yoluyla para toplama işlemlerinin ‘teröre destek’ olarak sınıflandırılmasını talep etmişti.
Berlin’deki yorumlarda, diğer partilerin İslam karşıtı AfD’ye destek vermemek için o oylamada ortak tavır aldıkları, ancak Hizbullah’ın yasaklanması konusunda alternatif bir tasarı üzerinde çalıştıkları belirtilmişti. Son aylardadışişleri, içişleri ve adalet bakanlıklarıyla, söz konusu partilerin temsilcilerinin hazırladığı yeni taslağın ana noktasının, Hizbullah’ın Alman Dernekler Yasası gereğince yasaklanması olduğu öğrenildi. Yasaya göre, terörle ilişkisi olduğu nedeniyle faaliyetleri yasaklanan derneklerin, para toplamaları, sosyal çalışmalarını sürdürmeleri ve gösterilerde örgütün sembollerini kullanmaları da yasaklanıyor. Almanya daha önce PKK ve IŞİD’e yönelik benzer bir yasağı uygulamaya koymuştu.
Tasarı kabul edilirse, Almanya’nın Hizbullah’la ilgili yaklaşımı da tümden değişecek. Merkel hükümeti uluslararası baskının da etkisiyle Hizbullah’ın siyasi kanadının yasaklanmasını uzun bir süredir tartışıyor. Hükümette şimdiye kadar yasağa karşı çıkanların, özellikle Lübnan’da faal olan Hizbullah’la birlikte tüm siyasi aktörlere eşit mesafede durulması gerektiğini savundukları, ayrıca yasak kararının İran’la ilişkileri de olumsuz etkileyebileceğini öne sürdükleri biliniyor.
Almanya, İran'ın en önemli ticaret ortaklarından biri. Yüzlerce Alman şirketi, ABD’nin yaptırım tehditlerine rağmen dolaylı veya doğrudan İran’la iş yapmayı sürdürüyor. Federal Adalet Bakanlığı’ndan bir yetkili, geçen haziran ayında yaptığı açıklamada, Hizbullah’ın Almanya’daki etkinlikleri konusunda ellerinde çok sayıda dosya ve suçlayıcı belge bulunduğunu, ancak dış politik nedenlerden yasaklanmasının söz konusu olmadığını söylemişti. Amerikan yönetimi yasak konusunda Almanya’ya bir süredir baskı yapıyor. Nitekim Dışişleri Bakanı Mike Pompeo, 4 Haziran’da Berlin’i ziyaretinde Başbakan
Angela Merkel ve Dışişleri Bakanı Heiko Maas’la yaptığı görüşmelerde, Hizbullah'ın İngiltere ve Hollanda'da yasaklandığını belirterek, Almanya'da da yasaklanması talebini tekrardan gündeme getirmişti. ABD Berlin Büyükelçisi Ricahrd Grenell de, kara para konusunda Almanya’nın Hizbullah için ‘cennet’ olduğunu söylemişti. İç istihbarattan sorumlu Anayasayı Koruma Örgütü’nün raporlarında, Almanya’da en az 1050 Hizbullah üyesinin bulunduğu, örgütün topladığı paraların uyuşturucu ve araba kaçakçılığı ve kara para ticaretinde kullanıldığı, aklanan paraların ise Hizbullah’ın askeri kanadına gönderildiği iddiaları yer alıyor.
