ABD Senatosu’nda Demokratlar ve Cumhuriyetçiler arasında seçim kampanyası ve seçim yasası konusunda tartışma yaşandı. Demokratlar sandığa erişimi arttıracağını savunduğu kapsamlı seçim yasası tasarısını geçirmek istiyor, Cumhuriyetçiler’in kontrolunda bulunan eyaletlerse yeni kısıtlamalar getirmeye çalışıyor.
Senato Kural ve İdare Komisyonu’nda, Demokratlar tarafından bazı eyaletlerde seçim yetkililerinin katkılarıyla kaleme alınan 886 sayfalık yasa tasarısının gün boyu hararetli tartışmalara yol açması bekleniyordu.
Söz konusu yasa tasarısının maddelerinden biri eyaletlerin geçtiğimiz yıl Kasım ayındaki seçimlerde pandemi sebebiyle yaygın şekilde kullanılan, posta yoluyla oy verme uygulamasının genişletilmesine ilişkin. Yasa tasarısı sandığa giderek şahsen oy kullanma saatlerinin de uzatılmasını öngörüyor.
Senato’da Demokrat ve Cumhuriyetçi Parti liderlerinin komisyonun çalışma oturumuna sürpriz bir şekilde katılmaları, 2022’de yapılacak Kongre seçimlerinin tartışılmaya başlandığı sırada böyle bir seçim yasası tasarısının ilerletilmesinin ne kadar önemli olduğunu ortaya koydu.
Demokratlar: “Tasarının amacı oy kullanılmasını kolaylaştırmak”
Senato’daki Demokratlar’ın lideri Chuck Schumer, “Komisyonun önündeki tasarının çok basit bir çıkış noktası var. Bu çıkış noktası oy kullanılmasını zorlaştırmak değil kolaylaştırmak” dedi.
Schumer, konuşmasının önemli bir bölümünü bu yıl içinde Cumhuriyetçiler’in kontrolunda bulunan eyaletlerde yürürlüğe giren seçim yasası değişikliklerine ayırdı, Demokrat lider bu değişiklikleri “anti-demokratik” olarak niteledi ve bu değişikliklerden “baskının ağır kokusunun” geldiğini savundu.
Temsilciler Meclisi ve Senato’daki tasarılar, Kongre temsil bölgelerinin partizan bir şekilde belirlenmesi ve seçim kampanyalarına bağış yapan kişilerin kimliklerinin gizlendiği karanlık para katkılarının sınırlandırılmasına son vermeyi amaçladığı için seçim reformlarının ötesine geçiyor.
Senato komisyonunun yaptığı çalışmanın arka planında, 2020 seçimlerinde herhangi bir kanıta dayandırmadan usulsüzlük yapıldığını iddia eden ve seçimi Demokrat Joe Biden karşısında kaybeden eski Başkan Donald Trump var. Araştırmacılara göre ABD’de seçim usulsüzlüğü çok nadir yaşanıyor.
Çok sayıda mahkeme, federal seçim yetkilileri ve eyaletlerdeki yetkililer Trump’ın iddialarını reddetmişti.
Cumhuriyetçiler: “Demokratlar’ın tasarısı yetkiyi ele geçirme çabası”
Senato’daki Cumhuriyetçiler’in lideri Mitch McConnell, Demokratlar’ın hazırladığı yasa tasarısını, yetkiyi ele geçirmeye çalışma çabası olarak niteledi. “Bu tasarı Washington’daki Demokratlar’a 50 eyaletteki seçim yasalarını yeniden yazarak seçim yarışlarında kendi kurallarını dayatmalarına imkan verecek” dedi.
Mitch McConnell tasarının, seçmen kimliğine ilişkin yasaları gevşeten, uzak yerlerde ya da yaşlı bakım evlerinde başkalarının seçmen pusulalarını toplama ve teslim etme imkanı veren maddelerini hedef aldı. McConnell bu maddelerin seçimlerde usulsüzlüğü arttıracağını savunuyor.
Yasa tasarısının Senato’da kabul edilmesi için en az 10 Cumhuriyetçi’nin lehte oy kullanması gerekiyor. Demokratlar’ın çoğunlukta olduğu Temsilciler Meclisi Mart ayında Senato’daki versiyona benzer bir tasarıyı Cumhuriyetçiler’in desteği olmadan kabul etmişti.
Cumhuriyetçi eyaletlerde getirilen kısıtlamalar
Florida eyaleti geçtiğimiz hafta posta yoluyla oy kullanılması ve pusulaların bırakıldığı posta kutularının kullanılmasına yönelik yeni kısıtlamalar getirmişti. Teksas eyaleti de yeni kısıtlamaların getirilmesine onay verme sürecinde.
Georgia eyaleti de Mart ayında, Cumhuriyetçiler’in hazırladığı ve uzun kuyruklarda bekleyen seçmenlere yemek ve su ikram edilmesini yasaklayan kapsamlı seçim yasasını yürürlüğe koymuştu.
Mart ayında yapılan Reuters/Ipsos anketine göre, yetişkinlerin yüzde 81’i hükümetin insanların oy kullanmasını kolaylaştırmasının “çok ya da biraz önemli” olduğunu düşünüyor.
Ancak aynı ankete katılanların yüzde 74’ü de seçimlerde usulsüzlüğün önlenmesi amacıyla oy kullanılması konusunda yeni kısıtlamaların getirilmesi gerektiği görüşünde.