Trump yanlılarının Joe Biden’ın seçim zaferinin tescilleneceği oturum sırasında Kongre binasına saldırmasının yıldönümünde Amerikan demokrasisinin geleceği tartışılıyor. Sivil toplum kuruluşu Freedom House’un Başkan Yardımcısı Nicole Sedaca VOA Türkçe’den Begüm Dönmez Ersöz’e verdiği söyleşide, “6 Ocak’tan çıkarılması gereken en önemli ders; bu gibi tehditlerin püskürtülerek Amerikan demokrasisinin güçlendirilmesi gerektiğidir’’ dedi. Sedaca, medyanın rolüne de dikkat çekti.
Amerika’da 2020 başkanlık seçimlerini kaybeden eski Başkan Donald Trump’ın destekçilerinin, Joe Biden’ın zaferinin tescilleneceği Kongre oturumunu durdurmak amacıyla Kongre binasına girdiği olayların üzerinden bir yıl geçti.
Olayların yıldönümü öncesinde 17-20 Aralık arasında Amerikan yayın kuruluşu NPR ile IPSOS araştırma şirketinin 1,126 kişiyle yaptığı bir ankete göre halkın yüzde 64’ü ABD’de demokrasinin krizde olduğu görüşünde.
Aynı ankete göre, Demokratlar’ın yarısından fazlası 6 Ocak saldırısını bir darbe girişimi ya da isyan olarak tanımlarken, Cumhuriyetçiler o gün yaşananları kontrolden çıkan bir isyan olarak niteliyor.
USA Today gazetesi ile Suffolk Üniversitesinin anketine göre de 10 kayıtlı seçmenden en az 8’i Amerikan demokrasisinin geleceği konusunda endişeli.
“Demokrasinin ne kadar kırılgan olabildiğini gördük”
Merkezi Washington’da bulunan ve ülkelerdeki demokrasi, siyasi özgürlük ve insan hakları konusunda araştırma yapan sivil toplum kuruluşu Freedom House’un Başkan Yardımcısı Nicole Bibbins Sedaca, olayların ABD’de demokrasinin ne kadar kırılgan olduğunu ve demokratik kurumların korunması gerektiğini gösterdiği görüşünde.
VOA Türkçe’ye konuşan Sedaca, “Amerikan demokrasisinin korunup güçlendirilmesi konusunda teyakkuzda olmamız gerektiğine bir şüphe yok. Adil ve özgür bir seçim sürecini şiddete başvurarak kesintiye uğratma girişimi yaşandığında, demokrasinin ne kadar kırılgan olabildiğini gördük. 6 Ocak hepimizin demokrasiye aktif bir şekilde katılmasını sağlamak için kurumların güçlendirilmesinin gerekli olduğunun görülmesi açısından bir fırsat ve önemli bir dönüm noktası. Demokratik kurumları istediğimizi yapıyorlar diye korumuyoruz. Toplumda yaşananlar konusunda bağımsız bir platform olabilmeleri için bu kurumları koruyoruz” dedi.
“Medyanın da sorumluluğu var”
Freedom House Başkan Yardımcısı, ABD’de 6 Ocak’ta yaşanan olaya giden süreçte medyanın rolünün ve medyanın gerçeklere dayanan bağımsız bir bilgi kaynağı olması gerektiğinin altını çizdi.
Medyanın her vatandaş için gerçeklere dayanan bağımsız bir bilgi kaynağı olması gerektiğini vurgulayan Sedaca, “Medyanın gerçeklere dayalı habercilikten sapması ya da gerçeklere dayalı haberciliği bulanıklaştırması çok tehlikeli. İnsanların ülkemizde yaşananlarla ilgili olarak doğru bilgiyi alması için vatandaşın da medyayı gerçeklere dayalı habercilik konusunda sorumlu tutması gerekir’’ diye konuştu.
Freedom House Başkan Yardımcısı Sedaca, hangi medya içeriğinin tüketileceği konusunda bireyin sorumluluğuna da dikkat çekti. “6 Ocak sürecinde problemli rol oynayan bazı yayın organları oldu. Demokratik bir sürecin durdurulması amacıyla şiddete başvurularak federal bir binaya girilmesinin bir sorun teşkil etmediğini ya da haklı olduğunu aktaran medya belirli bir gündem için gerçekleri manipüle ediyor demektir. Bu ABD’de problemli bir gelişme. Burada bireyin de sorumluluğu var. Çünkü tercih ettiğimiz medya içeriğini tüketiyoruz. Hangi medyayı seçeceğimiz konusunda bir tercih hakkımız var” dedi.
“ABD daha önce benzer sorunları demokratik süreçlere bağlı kalarak aştı”
6 Ocak Kongre baskınının ardından Amerika’nın demokrasi konusunda dünyadaki imajının hasar gördüğü yorumları yapılmıştı.
Amerika’da tarih boyunca demokrasi ve insan hakları konusunda sorunların yaşandığını hatırlatan Nicole Sedaca, bunların da yine demokratik süreçlere bağlı kalınarak aşıldığını vurguladı.
Sedaca, “Amerika’nın dünyadaki imajının zarar gördüğüne bir şüphe yok. Ancak bu konuyu bağlamında değerlendirelim. ABD bu ulusun kurulması öncesinde tarih boyunca zorluklar yaşadı. Buradan çıkarılması gereken ders kurumlarımızın, süreçlerimizin ve ilkelerimizin güçlü tutulması gerektiği. Ancak bu şekilde, her toplumda kaçınılmaz olarak var olan kötü tarafların baskın gelmesini engelleyebiliriz. Amerika tarihinde demokratik süreçler ve ilkelere bağlı kalınarak aşılan olumsuz gelişmeler yaşandı. Toplum içinde her zaman demokratik ilkelerin belirli bir irade yönünde çarpıtılmak istendiği gerilimler olacak. Bizim bu demokratik ilkelerin üzerine gitmemiz gerekir. Buradan dünyanın çıkarması gereken ders ABD’nin o gün son derece gerçek bir tehditle karşı karşıya kalmış olmasıdır. Daha önemli bir ders ise bu gibi tehditlerin püskürtülerek Amerikan demokrasisinin güçlendirilmesi gerektiğidir” sözleriyle 6 Ocak’tan çıkarılması gereken dersleri özetledi.
Komisyon ara raporunu önümüzdeki yaz açıklayacak
Trump yanlılarının Kongre binasını bastığı saatler süren olayda dört kişi ölmüş, ağır yaralanan bir Kongre polis memuru da ertesi gün hayatını kaybetmişti. Olayda yüzlerce polis memuru da yaralanmış, olayın ardından dört polis memuru intihar etmişti.
Kongre baskınıyla bağlantılı olarak şimdiye kadar 700’den fazla kişi tutuklandı.
Temsilciler Meclisi’nin 6 Ocak olaylarını soruşturmak üzere oluşturduğu komisyon bugüne kadar soruşturma kapsamında 50’den fazla kişiyi ifadeye çağırdı ve 300’den fazla tanık dinledi.
Komisyonun ara raporunu önümüzdeki yaz; nihai raporunu da sonbaharda açıklaması bekleniyor.