LONDRA —
Avrupa Konseyi Başkanı Herman Van Rompuy gezisinin son durağı Tiflis’te Gürcistan Cumhurbaşkanı Giorgi Margvelaşvili ile görüştü ve Avrupa Birliği’nin Haziran sonuna kadar bir Ortaklık Anlaşması imzalayacağı konusunda söz verdi. Anlaşma, Avrupa Birliği üyeliğine giden yolda ilk adım olacak.
Herman Van Rompuy: “Gürcistan şu sırada fazla tehdit altında değil. Ama olabilir. Bu nedenle yalnız olmadıklarını, kendilerini desteklediğimizi göstermek için buradayız. Avrupa Birliği, 28 üyesiyle Gürcistan’ın yanındadır. Gürcistan’la ortak bir geleceğimiz var.”
2008’de Rusya ve Gürcistan ayrılıkçı Abhazya ve Güney Osetya bölgeleri için savaştı. Moskova daha sonra bu bölgeleri bağımsız devlet olarak tanıdı.
Avrupa ve Batı, Moskova’nın benzer bir senaryoyu ayrılıkçıların bağımsızlık referandumu yaptığı doğu Ukrayna’da tekrarlamasından korkuyor. Referandumda bölge halkı büyük çoğunlukla Kiev’den ayrılma lehinde oy kullandı. Referandumu eleştirenler oylamayı yasadışı olarak tanımlıyor.
Herman Van Rompuy Tiflis’i ziyaret etmeden önce Moldova Cumhurbaşkanı Nicolai Timofti ile görüştü. Eski Sovyet cumhuriyeti 27 Haziran’da Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşması imzalayacak.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü uzmanı Nicholas Redman’a göre, Avrupa Rusya’nın tutumundan ciddi kaygı duyuyor:
“Ortaklık anlaşmaları imzalanması, Avrupa’nın durumu ciddiye aldığını gösteriyor. Avrupalılar geri adım atmıyor, eski Sovyet topraklarında nüfuz ve üstünlük kurmak için Rusya ile yarışmaya hazır olduğunu gösteriyor.”
Moldova ile Ukrayna arasındaki Rusya yanlısı ayrılıkçı Transdinyester bölgesi Moldova’nın Avrupa Birliği ile ittifakını zorlaştırıyor.
Bölge 1990’da bağımsızlık ilan etti ancak hiçbir devlet tarafından tanınmadı. Buna karşın Moskova bölgeye binden fazla Rus askeri sevketti.
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin Nisan ayında yaptığı konuşmada Transdinyester’in zorla Moldova’nın kontrolu altına sokulamayacağını söyledi:
“Transdinyester’de çok sayıda Rus vatandaşı yaşıyor. Halkın kaderini, geleceklerini belirleme konusunda kendi görüşleri var.”
Chatham House adlı araştırma kurumunda görevli uzman Orysia Lutsevyiç Odesa’da Rusya ve Ukrayna yanlısı gruplar arasında çıkan son çatışmaların dikkatleri Moskova’nın Transdinyester ile bağlantılarına çevirdiğini söylüyor:
“Ukrayna’daki büyük yolsuzluk olayına baktığımızda Odesa’nın Transdinyester dahil bölge ülkelerinde yürütülen kaçakçılık faaliyetlerinin merkezlerinden biri olduğunu görüyoruz. Transdinyester’den başlayıp Odesa yoluyla Rusya’ya giden bir koridor var.”
Avrupa gelecek ay Gürcistan, Moldova ve belki de Ukrayna ile imzalayacağı ortaklık anlaşmalarıyla eski Sovyet cumhuriyetlerini kendi nüfuz alanı içine almayı umuyor. Uzmanlarsa Rusya’nın bunun kolayca gerçekleşmesine izin vermeyeceği uyarısında bulunuyor.
Herman Van Rompuy: “Gürcistan şu sırada fazla tehdit altında değil. Ama olabilir. Bu nedenle yalnız olmadıklarını, kendilerini desteklediğimizi göstermek için buradayız. Avrupa Birliği, 28 üyesiyle Gürcistan’ın yanındadır. Gürcistan’la ortak bir geleceğimiz var.”
2008’de Rusya ve Gürcistan ayrılıkçı Abhazya ve Güney Osetya bölgeleri için savaştı. Moskova daha sonra bu bölgeleri bağımsız devlet olarak tanıdı.
Avrupa ve Batı, Moskova’nın benzer bir senaryoyu ayrılıkçıların bağımsızlık referandumu yaptığı doğu Ukrayna’da tekrarlamasından korkuyor. Referandumda bölge halkı büyük çoğunlukla Kiev’den ayrılma lehinde oy kullandı. Referandumu eleştirenler oylamayı yasadışı olarak tanımlıyor.
Herman Van Rompuy Tiflis’i ziyaret etmeden önce Moldova Cumhurbaşkanı Nicolai Timofti ile görüştü. Eski Sovyet cumhuriyeti 27 Haziran’da Avrupa Birliği ile ortaklık anlaşması imzalayacak.
Uluslararası Stratejik Araştırmalar Enstitüsü uzmanı Nicholas Redman’a göre, Avrupa Rusya’nın tutumundan ciddi kaygı duyuyor:
“Ortaklık anlaşmaları imzalanması, Avrupa’nın durumu ciddiye aldığını gösteriyor. Avrupalılar geri adım atmıyor, eski Sovyet topraklarında nüfuz ve üstünlük kurmak için Rusya ile yarışmaya hazır olduğunu gösteriyor.”
Moldova ile Ukrayna arasındaki Rusya yanlısı ayrılıkçı Transdinyester bölgesi Moldova’nın Avrupa Birliği ile ittifakını zorlaştırıyor.
Bölge 1990’da bağımsızlık ilan etti ancak hiçbir devlet tarafından tanınmadı. Buna karşın Moskova bölgeye binden fazla Rus askeri sevketti.
Rusya Cumhurbaşkanı Vladimir Putin Nisan ayında yaptığı konuşmada Transdinyester’in zorla Moldova’nın kontrolu altına sokulamayacağını söyledi:
“Transdinyester’de çok sayıda Rus vatandaşı yaşıyor. Halkın kaderini, geleceklerini belirleme konusunda kendi görüşleri var.”
Chatham House adlı araştırma kurumunda görevli uzman Orysia Lutsevyiç Odesa’da Rusya ve Ukrayna yanlısı gruplar arasında çıkan son çatışmaların dikkatleri Moskova’nın Transdinyester ile bağlantılarına çevirdiğini söylüyor:
“Ukrayna’daki büyük yolsuzluk olayına baktığımızda Odesa’nın Transdinyester dahil bölge ülkelerinde yürütülen kaçakçılık faaliyetlerinin merkezlerinden biri olduğunu görüyoruz. Transdinyester’den başlayıp Odesa yoluyla Rusya’ya giden bir koridor var.”
Avrupa gelecek ay Gürcistan, Moldova ve belki de Ukrayna ile imzalayacağı ortaklık anlaşmalarıyla eski Sovyet cumhuriyetlerini kendi nüfuz alanı içine almayı umuyor. Uzmanlarsa Rusya’nın bunun kolayca gerçekleşmesine izin vermeyeceği uyarısında bulunuyor.