LONDRA —
Kuseyr’de süren çatışmalar Suriye savaşında Lübnan’ın rolünün genişlediğine işaret ederken Rusya, Suriye hükümetine uçaksavar füzeler satacağını açıkladı. Bu açıklama AB’nin Suriye muhalefetine uygulanan ambargoyu kaldırma kararından bir gün sonra geldi. Londra’dan Amerika’nın Sesi muhabiri Henry Ridgewell’in haberi.
Kuseyr’de hükümet güçleri ve muhalifler arasındaki çatışmalar günlerdir devam ediyor. Direnişçiler aynı zamanda hükümet güçlerine yardım için Lübnan’dan gelen Hizbullah militanlarıyla savaştıklarını söylüyor.
Hükümetin Pazartesi günkü hava saldırıları sonrasına ait olduğu söylenen ve kaynağı doğrulanamayan görüntüler var. Muhalifler yüzlerce kişinin öldüğünü iddia ediyor.
Şiddet artarken, Avrupa Birliği muhaliflere uyguladığı silah ambargosunu yenilememe kararı aldı. Fransa ve İngiltere’nin desteklediği kararla ilgili olarak İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague şunları söyledi: “Bu, Avrupa’dan Esat rejimine bizim bu zalim ve suçlu rejim hakkında ne düşündüğümüzü gösteren güçlü bir mesaj. Suriye’ye silah gönderme konusunda bir planımız olmamasına rağmen bu karar bize gelecekte durumun kötüye gitmesi durumunda harekete geçmek için esneklik kazandırdı.”
Merkezi Londra’da bulunan araştırma grubu Chatham House uzmanı David Butter’a göre, AB kararının diplomatik baskıyı arttırmaktan öte bir anlamı var: “Büyük ihtimalle Suriye’ye yeni silahlar girecek. Bunun hükümetle muhalifler arasındaki güç dengesini değiştireceğini sanmıyorum. Ancak Esat güçlerinin ilerleme kaydettiği bir sırada, bu, rejim için durumu zorlaştırabilir.”
Suriye’nin müttefiki Rusya ise AB’nin kararını yangına körükle gitmek olarak değerlendirdi.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov Rusya’nın Esat’a gelişmiş uçaksavar füze sistemleri sağladığını doğrularken bunun uzun süreli bir sözleşmenin parçası olduğunu belirtti: “Bu sevkiyatın ülkede istikrar sağlayacağını düşünüyoruz. Böylelikle bu çatışmayı uluslararası bir savaşa dönüştürmek isteyenlerin bir kez daha düşünmesi gerekeceğine inanıyoruz.”
David Butter’a göre bu açıklama, başka soruları ortaya çıkarıyor: “Bu silahlar fiziksel anlamda nasıl gönderilebilir? Rus teknisyenler Suriyeliler’e bu silahların nasıl kullanılacağını gösterecek mi? Ve buna İsrail’in tepkisi ne olacak? Çünkü stratejik dengedeki değişiklik Suriye ile Hizbullah’ı birbirinden çok farklı görmeyen İsrail için büyük önem taşıyor.”
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry Pazartesi günü Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov’la planlanan barış konferansı konusunu görüştü. Ancak bir tarih belirlenemedi ve konferansa kimlerin katılacağı da açıklık kazanmadı.
Kuseyr’de hükümet güçleri ve muhalifler arasındaki çatışmalar günlerdir devam ediyor. Direnişçiler aynı zamanda hükümet güçlerine yardım için Lübnan’dan gelen Hizbullah militanlarıyla savaştıklarını söylüyor.
Hükümetin Pazartesi günkü hava saldırıları sonrasına ait olduğu söylenen ve kaynağı doğrulanamayan görüntüler var. Muhalifler yüzlerce kişinin öldüğünü iddia ediyor.
Şiddet artarken, Avrupa Birliği muhaliflere uyguladığı silah ambargosunu yenilememe kararı aldı. Fransa ve İngiltere’nin desteklediği kararla ilgili olarak İngiltere Dışişleri Bakanı William Hague şunları söyledi: “Bu, Avrupa’dan Esat rejimine bizim bu zalim ve suçlu rejim hakkında ne düşündüğümüzü gösteren güçlü bir mesaj. Suriye’ye silah gönderme konusunda bir planımız olmamasına rağmen bu karar bize gelecekte durumun kötüye gitmesi durumunda harekete geçmek için esneklik kazandırdı.”
Merkezi Londra’da bulunan araştırma grubu Chatham House uzmanı David Butter’a göre, AB kararının diplomatik baskıyı arttırmaktan öte bir anlamı var: “Büyük ihtimalle Suriye’ye yeni silahlar girecek. Bunun hükümetle muhalifler arasındaki güç dengesini değiştireceğini sanmıyorum. Ancak Esat güçlerinin ilerleme kaydettiği bir sırada, bu, rejim için durumu zorlaştırabilir.”
Suriye’nin müttefiki Rusya ise AB’nin kararını yangına körükle gitmek olarak değerlendirdi.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Sergei Ryabkov Rusya’nın Esat’a gelişmiş uçaksavar füze sistemleri sağladığını doğrularken bunun uzun süreli bir sözleşmenin parçası olduğunu belirtti: “Bu sevkiyatın ülkede istikrar sağlayacağını düşünüyoruz. Böylelikle bu çatışmayı uluslararası bir savaşa dönüştürmek isteyenlerin bir kez daha düşünmesi gerekeceğine inanıyoruz.”
David Butter’a göre bu açıklama, başka soruları ortaya çıkarıyor: “Bu silahlar fiziksel anlamda nasıl gönderilebilir? Rus teknisyenler Suriyeliler’e bu silahların nasıl kullanılacağını gösterecek mi? Ve buna İsrail’in tepkisi ne olacak? Çünkü stratejik dengedeki değişiklik Suriye ile Hizbullah’ı birbirinden çok farklı görmeyen İsrail için büyük önem taşıyor.”
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry Pazartesi günü Rusya Dışişleri Bakanı Sergei Lavrov’la planlanan barış konferansı konusunu görüştü. Ancak bir tarih belirlenemedi ve konferansa kimlerin katılacağı da açıklık kazanmadı.