Avrupa Birliği'nin (AB) dinamo ülkeleri Almanya ve Fransa tarafından açıklanan ve birliğin varlıklı ülkelerinin Corona virüsünden etkilenen ülkelerin borçlarını ödeyebilmesi için öngördüğü 750 milyar Euroluk hibe paketi, AB içinde derin bölünmelere yol açmaya devam ediyor.
AB liderler zirvesine hazırlık amaçlı görüşen AB maliye bakanları ve büyükelçileri toplantısında, 500 milyar Euroluk bölümü hibe içeren 750 milyar Euroluk yardım paketi üzerinde görüş birliği sağlanamadı. Toplantı, Corona virüsü krizi ile ortaya çıkan Kuzey-Güney ayrışmasının yanı sıra Doğu Avrupa ile Güney Avrupa arasında yaşanan farklılıkları gözler önüne serdi.
Almanya Başbakanı Angela Merkel ile Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un ortak basın toplantısında açıkladığı ve radikal bir çözüm öneren kurtarma planını, AB Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen, Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'na sunmuştu. Bu sunumun ardından, ek yardım planı üzerinde üye ülke başkentlerinde ve Brüksel temsilciliklerinde yoğun bir çalışma yürütüldü. Komisyon'un hazırladığı 1000 sayfayı aşan yardım planını inceleyen 27 ülkenin maliye bakanları, video konferans yöntemiyle gerçekleştirdikleri toplantıda, liderlerin 19 Haziran'da yapacakları zirve öncesi ilk kez yardım planını tartıştı.
Ancak toplantıda ortak bir noktaya ulaşmaktan çok, görüş ayrılıklarının daha da derinleştiği görüşmeler gece geç saatlere kadar sürdü. Önce "Corona tahvilleri" ardından da "hibe yardımı" olarak gündeme gelen yardım paketine daha önce de karşı çıkan Hollanda, Danimarka, Avusturya ve İsveç arasındaki bölünmeye, bu toplantıda bir de güney ve doğu Avrupa ülkeleri arasındaki yeni bir bölünme eklendi.
Kuzey ülkeleri, bütçe açığını dengeleyemeyen ülkelerin borçlarının kendilerinin ödemesi planına karşı olduklarını dile getirirken, AB yardımlarından faydalanan Doğu Avrupa ülkeleri de "bazılarına verebilmek için başkalarından alıyorsunuz" diyerek dağıtım biçimini eleştirdi.
AB Komisyonu tarafından getirilen ve Komisyon'un üye ülkeler adına borç bularak bu miktarı İtalya ve İspanya başta olmak üzere Corona virüsü krizinden en çok zarar gören ülkelere hibe etmesini içeren yardım planı, borcun üye ülkelerin büteçeleri oranında, AB bütçesine katkılarının arttırılarak ödenmesini öngörüyor. Eğer bu mekanizma kurulamazsa, yeni bir vergi ihdas edilerek bu borcun ödenmesi ihtimali de masada bulunuyor.
Böyle bir ekonomik plan, "daha entegre, daha federalist ve daha birleşik" bir Avrupa anlamına geliyor. Üstelik bunun yanı sıra 1100 milyar Euroluk bir kredi paketi de birliğin 2021-2027 bütçesi içinde planlanacak. Toplam 2 trilyonu aşan bir miktarın ödeme ve paylaşma biçimi AB'de çatışma yaratıyor.
Almanya ve Fransa maliye bakanları toplantıda, derin krize etkin yanıt verilmesi gerektiğini ve hızlı hareket edilmesinin hayati olduğunu vurguladı. İki ülke bakanı, Temmuz ayı ortasında bir uzlaşmaya varılmasını umut ettiklerini dile getirdi.
AB'nin 1 Temmuz'dan itibaren dönem başkanlığını üstlenecek olan Almanya'nın Maliye Bakanı Olaf Scholz, uzun sunumunda, 2024'e kadar dağıtımı planlanan teşvik paketinin daha kısa bir sürece yayılmasını, olanaklı ise 2022 sonunda teşviklerin sağlanmasını istedi. Ancak bu tarihten sonra Avrupa ekonomlerinin yeniden büyümeye geçebileceğini vurguladı.
"Hibe kabul edilemez"
Ancak "4 tutumlular" olarak adlandırılan Hollanda, Avusturya, Danimarka ve İsveç toplantıda, "toparlanma planının genel mimarisine karşı olduklarını" dile getirdi. Kuzey ülkeleri, 500 milyar Euroluk paranın hibe olarak verilmesine karşı çıkarak üye ülkelere, "geri ödeme yapmak zorunda kalacakları krediler biçiminde dağıtılmasını" istedi. Avusturya Maliye Bakanı Gernot Blümel, "Komisyon'un hibe önerisi, miktar ve içerik açısından kabul edilemez" dedi.
Pek çok sayıda bakan da, AB'nin üye devletler arasında 500 milyar dolarlık sübvansiyon tahsis etme planını eleştirdi ve COVID-19 salgınının kendi ekonomileri üzerindeki etkisinin daha fazla ele alınması çağrısında bulundu. Komisyon, 2019 rakamlarından yola çıkarak ülkelerin krizden sonra yeniden ayağa kalkabilmeleri için gereken miktarları belirledi. Ve pastadan en büyük payı İtalya ile İspanya'ya ayırdı. Ancak Hollanda ve İsveç daha adil bir ekonomik dağıtım yapılması talebini gündeme getirdi.
Doğu Avrupa da şikayetçi
AB Komisyonu'nun planından doğu Avrupa ülkelerinden Polonya da önemli bir pay alıyor. Toplantıda, Polonya dışındaki Doğu Avrupalı üyeler, kendi çıkarlarının bu planda savunulmadığı eleştirisini gündeme getirdi. Macaristan Maliye Bakanı Mihaly Varga, "Şu anki haliyle bu kurtarma, aslında Güney ülkelerine yardım etmek için özel olarak tasarlandığından Macaristan için bu bir haksızlıktır" dedi.
Toplantıda beliren bir başka ayrışma noktası ise, yardımların hangi koşullar altında dağıtılacağı konusu oldu. Hollanda liderliğindeki Kuzey dörtlüsü, üye ülkelere verilecek borçlara karşılık, bu ülkelere "bütçe açıklarını düzeltecek yapısal reform şartlarının" getirilmesini talep etti.
Ancak daha önce Yunanistan örneğinde görüldüğü gibi, halka derin kemer sıkma politikaları getirilmesi anlamına gelen bu şarta, İtalya, İspanya ve İrlanda şiddetle karşı çıkıyor ve Brüksel tarafından ekonomilerine el konulduğunun görüntüsüne bile izin vermeyeceklerini dile getiriyor.
Avrupa Birliği'nin kurtarma planı üzerinde yeni başlayan tartışmalar, liderler zirvesinde yaşanacak ateşli tartışmaların da habercisi oldu. Maliye bakanları toplantıda, 2021-2027 çoklu bütçe konusunu ele almadı. Her iki konu da 19 Haziran'da liderlerin önüne gelecek ve son kararı liderler vercek.
Planın en büyük kazananı İtalya ve İspanya
Komisyon'un dağıtacağı 500 milyar Euroluk hibeden en büyük payı, Corona virüsü kriziyle ekonomisi çökme noktasına gelen İtalya alacak. Komisyon, İtalya'ya 82 milyar, İspanya'ya 77 milyar, Fransa'ya 39 milyar, Polonya'ya 38 milyar, Almanya'ya ise 29 milyar Euro hibe edecek.
Borç olarak verilecek 250 milyar Euro'nun yine 91 milyarı İtalya'ya, 63 milyarı İspanya'ya, 26 milyarı Polonya'ya verilecek. Zaman içinde bu ülkeler borçlarını Komisyon'a geri ödeyecek.