Yaptırımlar sertleştikçe İran Cumhurbaşkanı yeni dostlar ve yeni pazarlar arıyor. Mahmud Ahmedinejad bu amaçla aralarında Küba’nın da bulunduğu Latin Amerika ülkelerini ziyaret etti.
Amerika da bir süre önce nükleer programından dolayı İran’la iş yapan petrol şirketlerini hedef alan yaptırımları yürürlüğe koymuştu.
Şimdi top Avrupa’da. Avrupa Birliği 23 Ocak’taki zirvede kendi yaptırımlarını görüşecek.
Londra merkezli Chatham House uzmanı Paul Stevens bunun kolay olmayacağı görüşünde. Çünkü Avrupa’nın en borçlu ülkeleri aynı zamanda İran’ın en büyük müşterisi:
Stevens, “Özellikle Yunanistan’a bakarsak, bu ülke petrol ihtiyacının üçte birini İran’dan sağlıyor. Yunanistan karlı anlaşma yaparak kazandığı bu avantajdan vazgeçmek istemeyecektir. Aynı şekilde İran hükümeti İtalyan ENI şirketine olan büyük borcunu petrol göndererek kapatıyor,” diye konuşuyor.
Stevens, Japonya, Çin ve Hindistan’ın İran’dan günde toplam 400-500 bin varil petrol aldığını söylüyor.
Amerika Maliye Bakanı Timothy Geithner da İran’dan petrol alımını azaltmaları için Asya ülkelerini ikna etmeye çalışıyor.
Çok sayıda Avrupalı, yaptırımların İran’ı nükleer silah programından caydırabileceğine inanmıyor. Batı ülkeleri İran’ın nükleer programının askeri amaçlı olduğuna inansa da, İran bu iddiaları reddediyor. İngiliz siyasi yorumcu Simon Jenkins ise yeni yaptırımların İran’da geri tepeceğini ve bunun en fazla İran muhalefetine zarar vereceğini düşünüyor:
Jenkins, “Yeni yaptırımlar İran rejimini, liberal ya da çoğulcu görüşlü, dış dünyayla bağlantısı olan ve özellikle de Batı’dan etkilenen kişilere karşı daha sert davranmaya itecek. Yaptırımlarla ilgili her şey İran’da durumu daha da kötüleştirecek. Yaptırımlar hiçbir zaman bir rejimi devirmeye yetmedi,” diyor.
İran bir süre önce dünya petrolünün beşte birinin taşındığı Hürmüz Boğazı’nı kapatmakla tehdit etti. Enerji uzmanı Paul Stevens, bu durumun petrol fiyatlarına tavan yaptıracağını ve yeni bir küresel mali krizi tetikleyeceğini savunuyor:
Stevens, “Hürmüz Boğazı İran için bir koz. Aynı zamanda nükleer programını hedef alan Amerika ya da İsrail’i saldırıdan caydırabilecek tek gerekçe. Ben bir saldırı beklemiyorum, ama İran, Avrupa Birliği’nin petrol ambargosuna karşı Hürmüz Boğazı’nı koz olarak kullanmak isteyebilir,”şeklinde konuşuyor.
Bununla birlikte Amerika ve Avrupa Birliği işi şansa bırakmak istemiyor. İngiltere’nin yeni inşa ettiği gelişmiş savaş gemisi HMS Daring, ilk yolculuğunu bölgeye yapıyor. İngiltere Savunma Bakanlığı, geminin rutin görev için bölgeye nakledildiğini bildirse de, personelin her türlü senaryoya karşı hazır tutulduğunu kaydetti. Amerika da Hürmüz Boğazı’nı ulaşıma kapatma yolunda hiçbir girişimi anlayışla karşılamayacağı yolunda İran’ı uyarmıştı.