Birleşmiş Milletler Ekonomi ve Sosyal İşler Dairesi (UNDESA), “Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2023” raporunda bu yıl küresel büyüme oranının yüzde 1,9 oranında yavaşlayacağını öngördü.
BM’nin kıdemli ekonomistleri tarafından her yıl geleneksel olarak yayınlanan raporda, 2007-2008 küresel ekonomik krizi ve COVID-19 salgınıyla birlikte 2020 yılında yaşanan ekonomideki durgunluktan sonra 2023 yılında son yıllardaki en düşük büyüme oranlarından gerçekleşeceği belirtildi.
Raporda, Türkiye’de geçtiğimiz yıl yüzde 5,4 oranında olan büyüme oranının, bu yıl yüzde 3,7, 2024 yılındaysa yüzde 3,5 oranında gerçekleşeceği tahmin edildi.
Türkiye’de 2022 yılında yüzde 71,8 olarak tespit edilen enflasyonun da, bu yıl yüzde 42,4, 2024 yılındaysa yüzde 13,5 oranında gerçekleşeceği öngörüldü.
Türkiye para birimi en fazla değer kaybeden ülkeler arasında yer aldı
Rapora göre, aralarında Türkiye’nin de bulunduğu gelişmekte olan ülkelerdeki fiyat artışlarına, artan ithalat giderleri ve dolar karşısında para biriminin değer kaybetmesinin neden olduğu kaydedildi. Dünya genelinde enflasyon oranları yükselirken, Arjantin, Venezuela, Lübnan, Sri Lanka, Sudan, Türkiye ve Zimbabwe en fazla yüksek enflasyonun yaşandığı ülkeler oldu.
Bazı ülkelerin salgın nedeniyle aldıkları önlemleri kademeli olarak kaldırarak ekonomilerini düzeltmek için ek manevra alanı kazandıkları, bu durumun özellikle Brezilya, Malezya, Meksika, Filipinler ve Türkiye gibi orta gelirli ülkelerde gerçekleştiği belirtildi.
Türkiye Çin’den sonra Rusya’yla ticaretini en fazla arttıran ülke oldu
Raporda, Ukrayna’da savaşın başlamasından bu yana Rusya ile ticaret yönlerinin önemli ölçüde değiştiği, Rus petrolünün Asya'ya yönlendirilip indirimli fiyattan satıldığı, Rusya ile 2022 yılında ticaretini en fazla arttıran ülkenin Çin olduğu, Çin’den sonra da Türkiye’nin geldiği belirtildi.
BM raporuna göre, yüksek emtia fiyatları ve uluslararası finansa erişimin sıkılaşması, ulusal para birimlerinin zayıflamasıyla daha büyük ödemeler dengesi kısıtlamalarına neden oldu. Para birimindeki değer kaybının boyutu özellikle Lübnan, Suriye, Türkiye ve Yemen'de şiddetle yaşandı. Bu ülkeler 2022 yılında para birimi en fazla değer kaybeden ülkeler oldu. Para değeri düşen bu ülkelerde enflasyonun çok yüksek oranlara eriştiği belirtildi.
“Türkiye enflasyonun en fazla yükseldiği ülkelerden biri oldu”
Raporda şu tespitlere yer verildi: “2022'de tüketici fiyatları enflasyonu tahmini olarak Lübnan'da yüzde 176,4'e, Suriye’de yüzde 65,5'e, Türkiye'de yüzde 71,7'ye ve Yemen'de yüzde 42,6'ya yükseldi. Türkiye, hane halkını artan yaşam maliyetinden korumak için Ocak, Temmuz ve Aralık 2022'de asgari ücreti önemli ölçüde yükseltti. Türkiye, yükselen çift haneli enflasyona rağmen yatırımı canlandırmak amacıyla Temmuz ve Eylül aylarında politika faiz oranlarını indirdi. Türkiye'de mali harcamalar nominal olarak genişledi, ancak genel mali duruş enflasyon düzeyi gözönüne alındığında nötr kaldı. İşsizlik oranlarında ise Türkiye salgın öncesi seviyelere geriledi.”
“Ekonomik durgunluk olasılığı hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeleri tehdit ediyor”
Raporda, salgın ve Ukrayna'daki savaşla birlikte birçok ülkede gıda ve enerji krizleri yaşandığı, enflasyon ve faiz oranlarının arttığı ve tedarik zincirlerini aksattığı kaydedildi. Rapora göre hem gelişmiş hem de gelişmekte olan ülkeler bu yıl içinde ekonomik durgunluk olasılığı tehdidi altında.
Rapora göre, 2022'de ABD, Avrupa Birliği ve diğer gelişmiş ekonomilerde büyüme ivmesi önemli ölçüde zayıfladı. Bu, küresel ekonominin geri kalanını birçok yönden olumsuz etkiledi.
Zorlaşan küresel finansal koşullar, güçlü bir dolar kuru ile birleştiğinde, gelişmekte olan ülkelerde artan mali ve borç kırılganlıkları arttırdı. Dünya çapındaki merkez bankalarının yüzde 85'inden fazlası, enflasyonist baskıları yumuşatmak ve resesyonu önlemek için 2021'in sonlarından bu yana hızlı bir şekilde arka arkaya para politikasını sıkılaştırdı ve faiz oranlarını arttırdı.
2022'de yaklaşık yüzde 9 şeklinde, onlarca yılın en yüksek seviyesine ulaşan küresel enflasyonun 2023'te hafifleyeceği ve yüzde 6,5 civarında seyredeceği tahmin edildi. Raporda, çoğu gelişmekte olan ülkede geçen yıl istihdamın daha yavaş bir toparlanma içerisinde olduğu, yüksek işsizlik seviyelerinin sürdüğü belirtildi.
“Bu yıl tüketim azalacak”
BM Ekonomik ve Sosyal İşler Dairesi Kıdemli Ekonomisti Ingo Pitterle, 2023 yılında birçok ülkede yaşanan enflasyon ve yüksek faiz oranları nedeniyle tüketim ve yatırımların azalacağını öngördüklerini söyledi.
Pitterle, küresel büyüme oranının bu yılın ikinci yarısından itibaren toparlanmaya başlayacağını, toparlanmanın 2024 yılında da devem edeceğini öngördüğünü söyledi.
“Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler 2023” raporunda, gelecek yıl küresel büyüme oranının ortalama yüzde 2,7 oranında gerçekleşeceği kaydedildi. Rapordaki son bulguların, BM’nin 2030 yılı için belirlediği, 17 Sürdürülebilir Kalkınma Hedefine ulaşılmasını da zora soktuğu belirtildi.
BM Genel Sekreteri Antonio Guterres, son rapora göre dünyada eşitsizlik ve insanların çektiği ekonomik sıkıntıların arttığının ortaya çıktığını belirterek, “Ender görülen bir zaman sürecinden geçiyoruz. Bu benzeri görülmemiş zamanlar farklı eylemlerin hayata geçirilmesini gerektiriyor” dedi.