İran, 1979 yılında Tahran'daki ABD Büyükelçiliği’nin ele geçirilmesininin 43’üncü yıldönümünü bugün devlet destekli yıllık mitinglerle andı. İslam Devrimi’nin yaşandığı 1979’dan bu yana iktidarda olan dini yapı ise, yıkılması çağrısında bulunan ülke çapındaki protestoları bastırmaya çalışıyor.
Radikal öğrenciler, ABD’nin desteklediği Şah Rıza Pehlevi’nin devrilmesinden kısa bir süre sonra elçiliği basarak İran İslam Devrimi'ni pekiştirmiş ve 52 Amerikalı 444 gün boyunca rehin tutulmuştu.
ABD ve İran 1979’dan bu yana birbirine düşman. Bugün de İranlı yetkililer güvenlik güçlerini toplumun tüm katmanlarına yayılan hükümet karşıtı protestoları hızla bastırmaya çağırırken, yeni ikili gerilimler su yüzüne çıktı.
Dün "İran'ı özgürleştirme" sözü veren ABD Başkanı Joe Biden, İran Cumhurbaşkanı ve Dışişleri Bakanı tarafından eleştirildi.
Devlet televizyonunda yayınlanan görüntülerde "Küresel Kibirle Mücadele Ulusal Günü"nde ülke genelinde binlerce kişinin katıldığı ABD karşıtı gösteriler yer alırken, şarkılarda "Amerika'ya Ölüm" çağrısı yapıldı ve çocuklar elçiliğin ele geçirilmesini destekleyen pankartlar taşıdı.
Bugünkü düzen yanlısı gösteriler, 22 yaşındaki Mahsa Amini'nin 16 Eylül'de uygunsuz giyindiği gerekçesiyle tutuklanması ve polis gözetiminde hayatını kaybetmesinden bu yana ülkeyi kasıp kavuran protesto dalgasıyla tam bir tezat oluşturdu.
Geçmişteki gösteriler seçim sonuçları ve ekonomik zorluklar gibi konulara odaklanırken, aralarında azınlık Sünni ve Kürtler’in de bulunduğu mevcut protestocular yeni bir siyasi düzen sağlamaya kararlı.
Yaygın olarak takip edilen aktivist Twitter hesabı 1500 Tasvir bugün, İran'ın Sünni Beluç azınlığının çoğunun yaşadığı bir eyalet olan Sistan ve Belucistan'daki Zahidan, Haş ve Serevan şehirlerindeki protestoları bildirdi.
Pakistan ve Afganistan sınırına yakın olan bu yoksul bölge, huzursuzlukların odağı haline geldi.
İran'ın Şii din adamlarını sık sık eleştiren üst düzey bir Sünni din adamı, mevcut krizin aşılması için referandum yapılması çağrısında bulundu.
Molavi Abdülhamid, Zahidan'daki Cuma namazı sırasında, sosyal medyada yayınlanan hutbe videosunda, "Bir zamanlar size meşruiyetinizi veren bu milletle olan sorununuzu çözmelisiniz. Halkın çoğunluğu artık memnun değil. Eğer aynı fikirde değilseniz, o zaman uluslararası gözlemciler eşliğinde adil bir referandum düzenleyin" dedi.
Yarı resmi haber ajansı Tesnim, protestocuların Haş'taki bir hükümet binasına saldırdığını, birkaç aracı ateşe verdiğini ve güvenlik güçlerinin ateş açtığı çatışmalarda yaralılar olduğunu bildirdi.
Tesnim, olayların ardından Haş'ta yanmış bir banka ve hasar görmüş vitrinleri gösterdiğini iddia ettiği bir video yayınladı.
Reuters haber ajansının doğrulayamadığı 1500 Tasvir videosu ise protestocuların güvenlik güçlerine taş attığını ve silah sesleri duyulduğunu gösteriyor.
Devlet haber ajansı IRNA, çatışmalarda birkaç polisin yaralandığını duyurdu.
Protestolar, İslam Devrimi ile yüceltilen liderlik otoritesine karşı en büyük meydan okumalardan birini oluşturuyor ve pek çok genç İranlı muhalefeti bastıran korkuyu aştı.
Dünya güçleriyle bir nükleer anlaşmaya varmaya ve pek çok İranlı için zorlukları arttıran yaptırımlardan kurtulmaya çalışan İran, ülkeyi istikrarsızlaştırmak istediklerini söyleyerek huzursuzluktan ABD ve diğer yabancı düşmanları sorumlu tutuyor.
Biden dün yaptığı açıklamada, göstericilerin yakında kendilerini özgürleştirmeyi başaracaklarını söyledi.
California’da yaptığı bir kampanya konuşması sırasında, "Merak etmeyin, İran'ı özgürleştireceğiz. Onlar da çok yakında kendilerini özgürleştirecekler" diyen ABD Başkanı, sözlerinin ne anlama geldiğini ise açıklamadı.
İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi ise protestocuları, "kandırılmış hainler" olarak tanımladı ve "Biden'a İran'ın 43 yıl önce özgürleştiğini söylüyorum" diyerek yanıt verdi.
Dışişleri Bakanı Hüseyin Emirabdullahiyan da, Biden'ı ikiyüzlülükle suçladı. Emirabdullahiyan paylaştığı Twitter mesajında, "Beyaz Saray İran'daki son ayaklanmalarda şiddet ve terörü giderek daha fazla teşvik ederken, aynı zamanda bir nükleer anlaşmaya varmaya çalışıyor" dedi.
Reisi'nin yardımcısı Muhammed Hüseyni ise güvenlik güçlerini "ayaklanmaları sona erdirmek için ivedilikle çalışmaya" çağırdı.
Dini Lider Ayetullah Ali Hamaney'in ölümünü talep eden gösterilerde başörtülerini yakan kadınlar ve üniversite öğrencileri önemli bir rol oynarken, gösteriler toplumun geniş bir kesiminden de destek görüyor.
Aktivist HRANA haber ajansının bugün açıkladığı son rakamlara göre, dün itibarıyla 47'si çocuk 300 protestocu ve 37 güvenlik gücü öldürüldü. Ajans, 134 şehir ve kasabada ve 132 üniversitede düzenlenen gösterilerde 14 binden fazla kişinin tutuklandığını belirtti.