ABD ve NATO birliklerinin Afganistan’dan çekilmesinin ardından Kabil Havaalanı’nın güvenliğini Türkiye’nin sağlaması konusunda Washington ve Ankara arasında görüşmeler sürerken Taleban’dan bir açıklama geldi.
Açıklamada Doha anlaşması çerçevesinde tüm yabancı birliklerin Afganistan’dan çekilmesinin kararlaştırıldığı ve bu kararın Birleşmiş Milletler, uluslararası toplum ve birçok ülke gibi Türkiye’nin toplantıda bulunan dışişleri bakanı tarafından da onaylandığı kaydedildi.
Türk liderlerin “Afganistan’daki işgali uzatarak Amerika’nın emri ve Amerika ile anlaşma halinde burada asker bulundurmaya devam etme” kararı almasının bazı konuları gündeme getirdiği kaydedilen açıklamada sekiz madde sıralandı:
“1 – Afganistan İslam Emirliği ve Afgan halkının Türkiye’nin Müslüman halkıyla tarihi, kültürel ve dini bağı vardır. İşgalin uzatılması, ülkemizde Türk yetkililere karşı kin ve düşmanlık duyguları uyandıracak ve ikili ilişkilere zarar verecektir.
2 – ‘Türk liderliğinin kararı yanlış yönlendirilmeyle alınmış bir karardır, egemenliğimizin ve toprak bütünlüğümüzün ihlalidir ve ulusal çıkarlarımıza aykırıdır. Afganistan İslam Emirliği, Türk ve Afgan milletleri arasında sorunlara yol açacağı için bu kararı en güçlü şekilde kınar. Türk yetkilileri, her iki ülke için de zararlı bu karardan geri dönmeye şiddetle davet ediyoruz.
3 – Memleketimizde herhangi bir ülkenin yabancı güçlerinin varlığını sürdürmesini hangi bahaneyle olursa olsun ‘‘işgal’’ olarak algılarız ve işgalcilere Hicri Takvimle 1422 yılında bin 500 önde gelen İslam aliminin yayınladığı fetvanın temellerine göre muamele edilecektir. 20 yıllık cihat bu fetva ile yürütüldü.
4 – Müslüman Türk halkına ve onun yetkin siyasetçilerine bu karara karşı seslerini çıkarmaları çağrısı yapıyoruz, çünkü bu ne Türkiye’nin ne de Afganistan’ın yararına olmakla birlikte tam tersine yalnızca iki ülke arasında sorunlara neden olacaktır.
5 – Karşılıklı olarak tüm ülkelerle iyi ve olumlu ilişkiler yürütme politikası sürdürmekteyiz. Ne başkalarının ilişkilerine müdahale ederiz ne de ilişkilerimize müdahale edilmesine izin veririz.
6 – Türk yetkililere, yanlış kararlar almak yerine, genel kabul görmüş ilkeler ışığında olumlu ve iyi ilişkiler sürdürmenin birbirimize işbirliği eli uzatmanın, ortak zorluklar ve çıkarlar için ortak anlayış ve tutum benimsemenin daha iyi olduğunu hatırlatırız.
7 – Türk yetkililerle bir süredir temas halindeyiz ve onayımız olmadan böyle tek taraflı bir karar almayacaklarını garanti ettikleri birçok toplantı yaptık. Bu son kararları kendi sözlerini ihlal etmektir.
8 – Türk yetkililer kararlarını gözden geçirme konusunda başarısız olur ve ülkemizi işgal ederse İslam Emirliği ve Afgan ulusu dini, vicdani ve vatanseverlik görevi olarak, tıpkı 20 yıl süren işgale karşı durdukları gibi onlara da karşı duracaktır. Bu durumda bunun sonuçlarının tüm sorumluluğu başkalarının işlerine karışanların ve yanlış kararlar alanların omuzlarında olacaktır.’’
Savunma Bakanı Hulusi Akar, Pazartesi günkü kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada Türkiye’nin Kabil havaalanının idare edilmesi konusunda bazı noktalarda ABD’yle anlaştığını ve nihai bir anlaşma yolunda çalışmaların devam ettiğini söyledi. Akar, “Bir çerçeve çizildi, belirlenen alanda çalışmalar devam ediyor” dedi
Akar, ‘‘Havalimanının açık olması, çalıştırılması lazım. Bunu bütün ülkeler de söylüyor. Havalimanı çalışmadığı takdirde ülkeler oradaki diplomatik misyonlarını çekmek durumunda kalacak" sözlerini kullandı.
Üst düzey bir Türk yetkili Reuters haber ajansına yaptığı açıklamada bakanlıklar arasındaki görüşmelerin ABD’nin Afganistan’dan çekileceği tarihe kadar tamamlanması gerektiğini bildirdi.
1996-2001 yılları arasında Afganistan’ı yöneten Taleban, Kabil’de batı tarafından desteklenen Afgan hükümetini devirmek ve İslami rejimi getirmek için mücadele ediyor.
Yabancı güçlerin Eylül ayına kadar ülkeden çekileceklerini açıklamasının ardından Taleban yeniden toprak kazanmak için ülkede yayılma faaliyetlerini arttırdı.