İngiltere Sağlık Bakanı Matt Hancock günlük bilgilendirme toplantısında insanlar üzerinde deneme aşamasına gelen bazı aşı çalışmalarına değindi.
Oxford ve Imperial College London başta olmak üzere çeşitli araştırma merkezlerinde yürütülen çalışmalar için “aşı bulmak öncelikli hedefimiz” diyen Matt Hancock, iki üniversiteye yirmişer milyon sterlin bütçe verildiğini söyledi.
Oxford Üniversitesi’nin aşı çalışmaları ekibinin lideri Profesör Sarah Gilbert ise televizyonda aşının nasıl olacağına dair ayrıntılı bilgiler paylaştı.
Prof. Gilbert, aşının ‘‘Adeno’’ adlı zararsız bir başka virüsün içine Corona virüsünün genetik parçalarının yerleştirilerek oluşturulacağını anlattı.
Aşı bu haliyle önümüzdeki günlerde ‘‘deney grubu’’ olarak adlandırılan deneklerin vücuduna enjekte edilecek, ‘‘kontrol grubu’’ denilen diğer gruba ise menenjit aşısı yapılacak. Ancak hangi gruba hangi aşının yapıldığı söylenmeyecek ve sonuçlar kıyaslanacak.
Daha sonra her iki gruba Corona virüsü enjekte edilip, kimlerin hasta olup olmadığı gözlenecek. Prof. Sarah Gilbert, Corona virüsü verilmesinin gerekli olduğunu söyleyerek aksi halde hem deney hem de kontrol grubunun, benzer şekilde ateşleneceği ve omuz ağrısı çekeceğini böylece, kimin doğru aşıyla denendiğini bilemeyeceğini anlattı.
Prof Gilbert, daha sonra Corona virüsü şikayetleri olanlara test yapılacağını ve oranın bu testlere göre istatistikçiler tarafından belirleneceğini söyledi.
Deney grubunun Corona virüsüne karşı bağışıklık geliştirmesi bekleniyor.
Kan tahlili ve sağlık kontrolları yapılmış sağlıklı kişilerden bir ‘‘denek havuzu’’ oluşturulacağını anlatan Gilbert, Eylül’e kadar bir sonuca ulaşmayı umduklarını kaydetti. İlk etapta 18-55 yaş arası kişilerin deneneceğini belirten Profesör, aşının güvenli olup olmadığını anlamanın çok önemli olduğuna dikkat çekti. Bu konuyla ilgili bir sürpriz beklemediklerini öne süren Gilbert, bunun da daha önceki deneyimlerinden kaynaklandığını aktardı.
18-55 yaş gurubundan sonra deney sırasının yaşlılara geleceğini belirten Gilbert, yaşlı ve gençlerin aşıya nasıl bir karşılık vereceklerine bakacaklarını söyledi. Yaşlıları bu aşıyla koruyabilmeyi hedeflediklerini belirten uzman, ancak yaş ilerledikçe kişilerin bağışıklık sistemleri zayıfladığı için aşılara tam yanıt veremediklerinin de bilindiğini ekledi.
Aşının ancak en azından bir yaş grubunda başarılı olması durumunda ‘‘acil durum lisansı’’nın çıkarılıp seri üretime geçilmesi gerektiğini söyleyen Gilbert, ‘‘Böylece aşının daha geniş kesimlerde denenmesi sağlanabilir’’ dedi.
“Eğer virüs kendiliğinden yavaşlarsa aşı deneyi de yavaşlar”
Testlerin yapıldığı dönem virüsün ne kadar bulaşıcı olduğunun önemli bir faktör olduğunun altını çizen Profesör, şu an hastaneye yatanların sayısındaki azalmaya ve virüsün yayılma hızının düştüğüne dikkat çekti. Gilbert, bunun toplum için iyi bir haber olmasına rağmen aşı deneyini zorlaştırdığını söyledi.
“Çünkü bizim amacımız, virüsün yayılmasını aşıyla yavaşlatmak, durdurmak. Ancak bulaşıcılık kendiliğinden yavaşlarsa aşı kime yaradı, kime yaramadı anlayamayız’’ diyen Profesör, ‘‘Bu sonuca varmamız için gereken zamanı uzatır yani virüsün bulaşıcılığının artmasını beklemek zorunda kalabiliriz’’ diye ekledi.
“Milyonlarca aşı üretecek kapasite İngiltere’de yok”
Diğer bir nokta ise klinik deneylerle paralel olarak aşıların seri üretimi. Bununla ilgili İngiltere’de çok büyük miktarda aşı üretimine imkan veren bir kapasitenin olmadığından yakınan Profesör, hükümetin bu konuda destek vermesi gerektiğini belirtti. Aşı üretecek yeni merkezlere, ekipman ve eğitimli personele ihtiyaç duyulduğuna dikkat çeken Gilbert, bunun olabilmesinin, ilaç şirketlerinin ellerindeki işi bırakıp bu aşıyı üretmeye başlamasına bağlı olduğunu söyledi. Uzmana göre bunun yolu da hükümet desteği..
Profesör Sarah Gilbert böyle bir aşının, fikri mülkiyetinin Oxford Üniversitesi ve döner sermaye şirketi Vaccitech’e ait olacağını, ancak üniversitenin bundan para kazanma peşinde olmadığını belirtti. Üniversitenin halk sağlığını koruma önceliğine işaret eden Profesör, sadece ülkemizin değil, aşının tüm insanlığa sunulması gerektiğinin altını çizdi ve ‘‘Bununla ilgili küresel mekanizmaların oluşturulması için görüşmeler devam ediyor’’ dedi.
Profesör Gilbert soru üzerine, aşının bu yıl sonuna yetişmesinin mümkün olamayabileceğini kaydetti.