Yeni araştırmalar okulların bilgi teknolojilerine ayırdığı bütçeyi kısıtlamalarının rutin bir uygulama olduğunu ortaya koyuyor.
Ekim ayında ABD’de yüksek eğitim kurumlarının bilgi teknolojilerini nasıl kullandığını inceleyen Kampüs Bilgisayar Projesi, 242 devlet okulu ve özel okulda bilgi teknolojileri bölümlerinin bütçe kesintilerine maruz kaldığını belirledi. Araştırmaya katılan okullar kesintileri telafi etmek için bilgi teknolojileri bölümlerine gerekli mali desteği de sağlamakta yetersiz kaldı.
Kendisine soru yöneltilen yöneticilerin yüzde 79’u bütçe kesintilerinin çalışanlarının başka yerlerde iş aramalarına neden olmasından kaygı duyduklarını söyledi.
Kampüs Bilgisayar Projesi Yöneticisi Kenneth Green, bir kampüsün bilgi teknolojilerini desteklemesinin neden önemli olduğunu şöyle özetliyor. Öğrenciler bir üniversiteyi veya yüksek okulu önce internet sitesinden inceliyor. Öğretmenler eğitim malzemelerini paylaşırken ve başka eğitimcilerle iletişim kurarken teknoloji kullanıyor. Okullar öğrencileriyle ilgili bilgi toplarken online veri tabanlarından yararlanıyor. Öğrenciler bu şekilde internette araştırma yapıyor, derslere kaydoluyor ve eğitim masraflarını ödüyor.
Green, özellikle de devlet okullarında bütçe sorunlarının bu teknolojilerin desteklenememesindeki en büyük etken olduğunu belirtiyor. Okulların çoğu devlet fonlarına bağımlı ve birçok eyalette valiler son on yılda yüksek öğrenime yapılan harcamaları kısıtladı. ABD ekonomisi büyürken yüksek öğrenim için mali kaynaklar arttırılmadı.
Green daha fazla kablosuz hizmet için büyük talep olduğunu, ancak bu talebi karşılayacak para bulunmadığını söylüyor.
Green, üniversiteler ve yüksek okullarda birbirine rakip grupların bütçeden pay almak için yarış halinde olduklarını söyledi ve yöneticilerin karar verirken zorlandıklarını belirtti.
Kar amacı gütmeyen bir araştırma grubu olan Bilgi Teknolojileri ve İnovasyon Derneği’nden Alan McQuinn’e göre birçok okul bilgi teknolojileri yerine idari birimlere para yatırmayı tercih ediyor.
2017’de George Mason Üniversitesi’nde yapılan bir araştırmaya göre okullar 2001-2011 arasında idari birimlerine çok sayıda çalışan ekledi. Bu, idari birim çalışanı istihdamının öğretmen istihdamından iki kat daha hızlı olduğu anlamına geliyor.
McQuinn’e göre bilgi teknolojileri ürün ve hizmetleri operasyon maliyetini azaltabilir. Çünkü teknoloji, kayıt tutulması ve belge hazırlanması gibi durumlarda insan gücünün yerine geçebilir.
McQuinn, “Sorun şu ki farklı kurumlar IT’ye hem öğrenciler hem de idari birimler için verim, daha iyi öğrenme koşulları ve güvenlik gibi konularda kendi masrafını karşılayacak stratejik bir yatırımdan çok harcama merkezi olarak bakıyor” dedi.
Kampüs Bilgisayar Projesi’nden Kenneth Green’e göre okulların bilgi teknolojileri hizmetlerini daha iyi nasıl kullanabileceklerini anlamaları lazım. Green’in çalışması 242 üniversite ve yüksek okuldan yalnızca 20’sinin kampüslerindeki teknolojilerin yararını ölçecek sisteme sahip olduğunu ortaya koydu.
Green, “Teknolojinin gücünden söz ediyoruz. Ancak hala karar alma süreçlerinin çoğu tahmin ve kanaatle yürütülüyor. En azından ABD’de teknoloji yatırımları konusunda araştırma yapma konusunda iyi bir iş çıkaramıyoruz” diye konuştu.