104 Yaşındaki Sümerologdan Mal Varlığını Yurtdışına Çıkaranlara Eleştiri

Your browser doesn’t support HTML5

1914 doğumlu sümerolog Muazzez İlmiye Çığ, hayatını, Osmanlı’nın son dönemini ve Cumhuriyet'i anlattı; Türkiye’de kazanıp mal varlığını yurtdışına çıkardığı iddia edilen varlıklı kişileri eleştirdi.

O, Türkiye’de ve dünyada “sümerolog” denince ilk akla gelen isimlerden biri. “Son Sümer Kraliçesi” diye anılan Muazzez İlmiye Çığ bugün 104 yaşında bir efsane.

Çığ doğduğu zaman Osmanlı İmparatorluğu 1. Dünya Savaşı’ndaydı. Kırım göçmeni fakir bir ailenin kızı olarak dünyaya geldi. Çığ o günleri şu sözlerle hatırlıyor:

‘Vallahi ben de şaşırıyorum kim olduğumu düşündükçe. Babam ‘Kızım olursa Fransızca öğreteceğim, keman dersi aldıracağım.’ dermiş. O yoksullukta bunu nasıl yapabilmiş hala şaşarım.”

Çığ’a göre yoksul bir aileden çıkıp dünyanın sayılı sümerologlarından biri olmak, Cumhuriyet’in sağladığı fırsat eşitliğiyle ilgili: “Herkes eşitti o zaman. Köylülere muazzam önem verildi. 'Evvela köyden başlayalım’ dediler.”

Sosyal medya yok, gündemi takip ediyor

Muazzez İlmiye Çığ Türkiye’nin gidişatını iyi bulmuyor. Bugünü Cumhuriyet’in ilk dönemiyle kıyaslıyor, anlatırken kendini zor tutuyor: “O zaman hepimizin bir gayesi vardı: Memleketi bir an önce yükseltmek için elimizden ne gelirse onu yapacağız… Biz bunu düşünüyorduk. Şimdi bu memlekette kazanıp da kötülüklere ses çıkarmayan o ahlaksızlara, çıkarıp parayı dışarı götürenlere ne kadar içerliyorum biliyor musunuz?”

Uzun yaşamının sırrı?

Çığ, kendi ifadesiyle günlerini “uyuyarak” geçiriyor ama hala gündemi takip ediyor. Hem gazete okuyor hem de internette dolaşıyor. Sosyal medyada yok, “Torunum katiyen sokmak istemiyor beni” diyor.

Son birkaç yıldır Mersin’de, kızının yanında yaşıyor. Mersin’i çok sevdiğini ama sonbaharda sararan yapraklara hasret kaldığını söylüyor: “Adana’ya kadar gidiyoruz her yer yemyeşil. Kış olmuyor burada.”

Ona göre uzun ömrünün sırrıysa mutlu olmaya çalışmak: “Acılar, sıkıntılar olmadı mı; bir yığın sıkıntı, bir yığın yokluk. Ama unutuyorum, bunları unutuyorum iyi taraflar aklımda kalıyor. Belki bu mühim."