Suriye’de iç savaş beşinci yılına girerken, ülkede nüfusun yarısı evlerinden oldu, 4 milyon Suriyeli ise ülkelerini terk etmek zorunda kaldı. Çatışmaların sona ereceği konusunda küçük bir umut bile yok, savaşın mağduru da artık yalnızca Suriye değil. Suriye’nin komşuları da artık dirençlerini kaybetme noktasına geldi. Ürdün’ün başkenti Amman’da işçiler hem fiyatların, hem de gerginliğin hızla arttığı uyarısında bulunuyor. Uluslararası yardımlarsa gün geçtikçe tükeniyor.
Ürdün’de bombalar patlamasa da, halk, Suriye’deki iç savaştan buyana ülkede her şeyin değiştiğini söylüyor.
Dokuz çocuk babası taksi şoförü Salih Awad’ın kirası birkaç yıldayüzde 75 artmış. Irak ve Suriye’den gelen sığınmacıların sayısı arttıkça durum daha da kötüleşiyor: “Hayatımız çok değişti. Kazancımız artık yetmiyor. Fiyatlar yükseldi, kiralar arttı. Mülteciler işgücünü etkiledi. Normalde zaten işçilerin kazancı ancak yaşamaya yetiyordu. Şimdiyse mülteciler rekabeti kızıştırdı, çok daha az ücretlere çalışıyorlar. Ailelerimizi geçindirecek kadar para kazanamıyoruz.”
Ürdün’ün nüfusunun yüzde 10’unu Suriyeli sığınmacılar oluşturuyor. Birleşmiş Milletler Mülteci Örgütü’nün Ürdün Bürosu Müdürü Andrew Walker da, uluslararası yardımların, yardımı yapan ülkelerin sabrı gibi, giderek azaldığını söylüyor: “Zaman geçtikçe konukseverlik de azalıyor. Ürdünlüler’in duyduğu güvenlik kaygıları, mültecilerin getirdiği yüke eklenen büyük bir sorun.”
Sığınmacıların yükünü, kısıtlı imkanlarıyla Ürdün, Lübnan ve Türkiye paylaşıyor. Suriyeli mültecilerin çoğu bu ülkelerde yaşıyor. Birleşmiş Milletler yalnızca Ürdün için ihtiyaç duyulan 3 milyar dolar yardımın yalnızca yüzde 5’ini toplayabilmiş.
Andrew Walker, “Üstelik Irak içinde çatışmalar devam ediyor ve orada da halk evlerini terke zorlanıyor. En zorlu soruysa bunun ne zaman sona ereceği. Ne zamana kadar siyasi hataları insani yardımlarla kapatmaya çalışacağız?” diyor.
Walker, bu siyasi sorunların komşu ülkelere de sıçramasından kaygı duyuyor. Savaşların hemen bitmesini beklemediğini söyleyen Salih’in 15 yaşındaki oğlu Zeyd, okulu bitirir bitirmez askere gitmeyi planlıyor: “Ülkemi ve vatanımı korumak istiyorum.”
Savaştan çok ekonomik kaygıların daha güçlü olduğunu savunan Salih, ekonomik sorunların da çok sayıda Ürdünlü’yü ülkesinden uzaklaştırabileceğini, evsiz milyonların üzerine yenilerini ekleyebileceğini belirtiyor: “Ekonomimiz risk altında. Ama Ürdün’ün ulusal birliği korunduğu sürece, militanların ülkemize sızamayacağını umuyoruz. Allah’ın yardımıyla sınırlarımız güvende ve silahlı kuvvetlerimiz de güçlü olacak.”
Ancak dört yıl süren savaşın ardından Salih de her geçen gün çocuklarını doyurmanın giderek daha da zorlaşmasından kaygı duyuyor.
Suriye’de çatışmaların sona ereceği konusunda küçük bir umut bile yok, savaşın mağduru da yalnızca Suriye değil. Suriye’nin komşuları da dirençlerini kaybetme noktasına geldi. Ürdün’ün başkenti Amman’da işçiler hem fiyatların, hem de gerginliğin hızla arttığı uyarısında bulunuyor
AMMAN —