UNICEF: “Kimliği olmayan 150 milyon çocuk görünmez olarak yaşıyor”

UNICEF'in, “Doğum Kayıtlarında Küresel Düzeyler ve Eğilimler - Hayata Doğru Başlangıç” başlıklı raporda’, 2019 yılı verilerine göre kayıt altına alınan çocukların nüfusa oranının yüzde 75 olduğu, son 2024 yılı raporunda bu oranın yüzde 77’e yükseldiği belirtildi.

Birleşmiş Milletler Çocuklara Yardım Kuruluşu (UNICEF), son beş yılda yeni doğan çocukların doğum kayıtlarını yaptırma oranında ilerlemeler kaydedilmiş olsa da dünya genelinde hâlâ 150 milyon çocuğun hiçbir yasal kimlik sahibi olmadan “görünmez” olarak yaşadığını açıkladı.

UNICEF, raporunda son beş yıl içinde beş yaş altındaki 500 milyondan fazla çocuğun yasal nüfus kayıtlarının yapıldığını, dünya genelinde neredeyse her 10 çocuktan 8’inin resmi kaydının işlendiğini, bunların ciddi bir ilerleme olduğunu kaydetti. Ancak raporda, “Son yıllarda çok önemli gelişmeler kaydedilmiş olsa da dünya genelinde hala 150 milyon çocuk görünmez olarak yaşıyor” denildi.

UNICEF’in 78’inci kuruluş günü olan 11 Aralık’ta yayınlanan, “Doğum Kayıtlarında Küresel Düzeyler ve Eğilimler - Hayata Doğru Başlangıç” başlıklı raporda’, 2019 yılı verilerine göre kayıt altına alınan çocukların nüfusa oranının yüzde 75 olduğu, son 2024 yılı raporunda bu oranın yüzde 77’e yükseldiği belirtildi.

Raporda, “Bugün yüzde 77 oranına ulaşan bu artışa rağmen, beş yaşın altındaki 150 milyon çocuk yani her 10 çocuktan yaklaşık 2'si hala kayıtsız ve devlet sistemlerinde görünmez durumda. 50 milyondan fazla çocuğun doğum belgesine sahip olmadığını saptadık” ifadelerine yer verildi.

Raporda, yeni doğan çocukların kayıt oranının Latin Amerika ve Karayipler’de yüzde 95, Doğu ve Güneydoğu Asya’da yüzde 94, Orta ve Güney Asya’da ise yüzde 78 oranına ulaşmasına rağmen Afrika’da yüzde 51 oranında olduğuna işaret edildi. Dünyadaki kayıtsız çocukların yarısından fazlası olan 90 milyon çocuğun Afrika’nın Sahra Altı bölgesinde olduğu kaydedildi.

“İlerleme kaydedilse de hiç hesaba katılmamış çocuklar var”

UNICEF İcra Direktörü Catherine Russell, doğum kaydının çocukların yasalar önünde tanınmasını sağladığını, zarar ve istismardan korunmalarının yanısıra aşı, sağlık ve eğitim gibi temel hizmetlere erişimleri için bir temel belge olduğunu kaydetti.

İlgili Haberler UNICEF: “Çocukların geleceği tehlikede”

Russell, kaydedilen ilerlemeye rağmen, çok sayıda çocuğun sayılmamış ve hesaba katılmamış durumda olduğunu belirterek, “Kaydı olmayan bu çocuklar hükümetlerin ya da yasaların gözünde fiilen görünmez durumda. Her çocuğun tanınması, korunması ve desteklenmesi için kayıt altına alınma ve bir doğum belgesi alma hakkı var” diye konuştu.

Russell, UNICEF'in 78. yılının kutlandığı bugünlerde, milyonlarca çocuğun yasal bir kimlik kazanma yolunda kaydettiği ilerlemeyi kutladıklarını belirterek, “Her çocuğun, her yerde, doğar doğmaz kayıt altına alınmasını sağlamak için daha güçlü çabalar gösterilmesi çağrısında bulunuyoruz. Küresel ilerleme, ülkelerin doğan çocukların zamanında kayıt işlemine öncelik vermesiyle sağlanabilir. Çocukların doğdukları ülkelerdeki sağlık, sosyal koruma ve eğitim sistemlerinden yararlanmasıyla küresel ilerleme daha da hızlandırılabilir” dedi

Çocukların kayıt altına alınması 2030 hedefleri arasında

BM Çocuk Hakları Sözleşmesi'nin 7. maddesi, her çocuğun doğumdan sonra doğum kaydı yoluyla kimliğinin “derhal” tespit edilmesi hakkını teyit ediyor.

BM, son 25 yılda beş yaş altı çocukların kaydıyla ilgili alınan yeni kararların oranların yükselmesinde büyük bir rol oynadığını kaydetti.

Mayıs 2002’de BM Genel Kurulu aldığı kararla hükümetlerin tüm çocukların doğumda kayıt altına alınmasını sağlanma taahhüdünün yeniden altını çizdi.

2006 yılından itibaren, çocuk kaydıyla ilgili oranların düşük olduğu bölgelere bağlı organizasyonlarla ortak konferanslar düzenlendi.

Bu konferanslarda alınan kararlar çerçevesinde sahada gerçekleştirilen eylemlerle birlikte doğum kayıt oranlarının düşük olduğu ülkelerde oranlarda artış sağlandı.

Eylül 2006’da BM Çocuk Hakları Komitesi doğum kaydı konusunu yeniden gündeminin üst sıralarına alarak, erken çocukluk döneminde çocuk haklarının uygulanmasına ilişkin yeni standartlar belirledi.

2012 yılında, doğum kayıtlarının en düşük olduğu Afrika bölgesindeki tüm ülkelerin nüfustan sorumlu bakanları BM şemsiyesi altında toplandı.

Katılımcı Afrikalı bakanlar tarafından kıta genelinde ulusal nüfus kayıt ve hayati istatistik sistemlerinde reform yapılması çağrısında bulunan güçlü bir karar alındı.

2015 yılında “Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri” BM Genel Kurulu tarafından kabul edildi. Doğum kayıtları oranlarının arttırılması özel bir hedef olarak uluslararası kalkınma gündemine eklendi.

2030 yılına kadar, doğum kaydı da dahil herkes için yasal kimlik sağlanması hedeflendi.

BM kuruluşlarından daha geniş kapsamlı nüfus kaydı ve yasal kimlik konusuna ortak bir yaklaşım geliştirmeleri yönündeki talebe cevaben Eylül 2018’de BM Yasal Kimlik Uzman Grubu kuruldu.

2023 yılının Nisan ayında, İnsan Hakları Konseyi, dışlanmayı önlemek ve vatansızlığa karşı koruma sağlamak için evrensel, erişilebilir ve ayrımcı olmayan doğum kaydının önemini yineleyen bir kararı kabul etti.