Kurban Bayramı tatilindeki Türkiye’de Corona virüsü salgını sürüyor. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın paylaştığı son verilere göre 1 Ağustos itibariyle 231 bin 869 kişide virüs tespit edildi, ülke genelinde can kaybı da 5.710’a ulaştı.
Peki salgının hala sürdüğünün sokak ne kadar farkında? Virüse karşı kişisel tedbirleri hala uyguluyorlar mı? VOA Türkçe İstanbullular’a sordu.
''Dirsekle bayramlaşma yaptık''
Pandeminin gelenek ve görenekleri değiştirdiğini ifade eden Cem Şimşek, “Bayram duygusu yaşanmıyor. Yasak olmasa bile kimse kimseyi ziyaret edemiyor, çekiniyor. Bayramda çocuklar dışarıda oynardı ama şu anda bakıyorsunuz sokaklar bomboş. Dolayısıyla ben bayram coşkusu göremiyorum. Ne yazık ki bu pandemi bütün dünyayı etkilediği gibi bizleri de etkiledi. Ben çalıştığım için ailemi riske atmamak adına birbirimizle dirsekle bayramlaşma yaptık. Bunun da pek etkisi yok, o tadı alamıyorsunuz. Akraba ziyareti de yapmayacağız, onlarla telefonla görüşüyoruz. Pandemi bitmiş değil, rakamların daha yüksek olduğunu düşünüyorum. Yarın öbür gün okullar açılacak ben çocuğumu gönderip göndermeme konusunda emin değilim” diye konuştu.
''Maske sıcakta insanın nefesini daraltıyor''
Kurban Bayramı’nı İstanbul’da geçiren Halil Demirci, toplu taşımaların çok kalabalık olmasından şikayet etti.
Demirci, “Bugün bayram diyerek biraz dolaşayım dedim ama otobüsler dolu, sıcak da var. İnşallah pandemi tekrarlamaz. Her gün 20-30 kişi pandemiden dolayı ölüyor. Sürekli maske kullanarak kendimi korumaya çalışıyorum ama bu da sıcakta insanın nefesini daraltıyor. İnşallah bu hastalık bitecek. Şunu da belirtmeliyim ki Türkiye, diğer ülkelere göre daha iyi durumda” dedi.
Your browser doesn’t support HTML5
Ev hanımı olan Nurten Buldukoğlu, annesi ve çocukları dışında kimseyle bayramlaşamadığını belirtti. Buldukoğlu, “İnanın hiçbir yere çıkmadım. Ne gelen var ne giden var. Gelse bile camdan kapıdan bayramlaşıyoruz. Sadece çok yakınlarımla görüştüm. Pandemi başladığından beri markete doğru dürüst gitmedim. Oğlum ihtiyaçlarımı karşılıyor. Havalar da artık çok sıcak. Sokaklar boş olduğu zamanlarda bazen dışarıya çıkıyorum. Kalabalığa girmemeye çalışıyorum. Doktor işlerimiz olduğunda ise acaba bir şey bulaşır mı diye çok tedirgin bir şekilde gidiyorum. Biteceği de yok, var mı? Ne zaman bitecek, aşısı yok” ifadelerini kullandı.
''Çoğu insan bulaşma riskini umursamıyor''
Corona tedbirlerinin insanları çok bunalttığını söyleyen üniversite öğrencisi Gülden Bayraktar, yasakların kaldırılmasının insanlarda rahatlık oluşmasına yol açtığını kaydetti.
Bayraktar, “Tedbirler yavaş yavaş kalkınca insanlar normale dönmeye başladı. Artık o kadar dikkat edildiğini sanmıyorum. Halk evde yeterince kaldı ve çok sıkıldı, psikolojisi bozuldu. Şu an bulaşma riski olabilir ama çoğu insan bunu umursamıyor. Maske ve dezenfektanlarla kendimizi korumaya çalışıyoruz ama eskisi kadar tedbir alınıyor mu derseniz, hayır” dedi.
''Metrobüsler tıklım tıklım, sosyal mesafe bitti''
Sonbaharda ikinci dalga riski söylentisinin olduğuna dikkat çeken Orhan Şahin, böyle bir durumda çok kötü sonuçlarla karşılaşabilineceğini söyledi.
Şahin, “Umarım böyle bir şeyle karşılaşmayız. Çünkü insanlarda rehavet başladı. İkinci dalga çıkarsa çok kötü sonuçlarla karşı karşıya kalabiliriz. Metrobüsler tıklım tıklım, sosyal mesafe bitti. İnsanlar maske takıyor ama herkes o kadar dip dibe ki etkisi tartışılır. İmkanı olanlar varsa maskelerini günde üç dört defa değiştirmeleri gerekiyor. Maskeyi çenenin altına koymak, sigara içmek bence doğru değil. İnsanlar kişisel hijyenine ve sosyal mesafesine dikkat ettikten sonra bayramlaşmasında sorun olmadığını düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Esnaf Bülent Emanet, “Eski bayramları artık yaşayamıyoruz. Biz Türk milleti olarak sıcak kanlı olduğumuz için birbirimize sarılıyoruz, doya doya öpüşüyoruz. Geçen bayramdan ve bu bayramdan bir şey anlayamadık. İnşallah bu salgının en kısa zamanda bitmesini bekliyoruz. Gençler bu işi biraz daha hafife alıyor, vurdum duymazlık yapıyor. Esnaf olduğumuz için maske kullanımına, sosyal mesafemize ve hijyen kurallarına dikkat ederek kendimizi korumaya çalışıyoruz” dedi.
Özel sektörde çalışan Mahsun Adil Kiliçi de “Pandemi bu millet için hiç çıkmamıştı, unutulmuştu zaten. Baştan beri herkes maske kullansaydı bu virüs bu kadar yayılmazdı. İnsanlar sahillerde dolaşıyor, pandemi nerede? Hijyen çok önemli, ellerimi 20-30 defa yıkıyorum, maskemi sık sık değiştiriyorum ama kaderimizde ölüm varsa da yapacak bir şey yok” ifadelerini kullandı.