Washington’da temaslarda bulunan Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel, Ortadoğu ve Kuzey Afrika’da son haftalarda yaşanan olayların Türkiye ve Amerika’yı daha da yakınlaştırdığını söyledi. Amerikan Alman Marshall Fonu’nda konuşan Yenel, Türkiye’nin bu ülkelere model olamayacağını savundu ve bu bölgelerdeki gelişmeler konusunda hem şimdi, hem de gelecekte Türkiye ve Amerika’nın nasıl işbirliği yapabileceği konusunda şunları söyledi:
"Bu bölgedeki ülkeler 20 yıl önce Doğu Avrupa’da gördüklerimizden biraz daha farklı. Bu ülkeler demokrasiyi yeşertebilecekleri kurumlara sahip değil. Onlara vaaz vererek yardım edemeyiz. Bir süredir Türkiye’nin bu ülkelere model olabileceği konuşuluyor. Ama biz bu ifadeyi kullanmaktan kaçınıyoruz. Her ülkenin kendine ait özellikleri var. Bizim deneyimlerimiz bazı ülkelerin sahip olamayacağı birikimlere dayanıyor. Kurumlarımız, tarih ve kültürümüz diğer ülkelerden farklı. Bazı şeyleri örnek alabilirler, ama model olamayız. Türkiye’nin en farklı özelliği laiklik ilkesi. Bu ülkelerin çoğuysa Şeriat’a dayanıyor."
Bu ülkelerdeki gelişmeleri NATO’yla da değerlendirdiklerini kaydeden Selim Yenel, Türkiye’nin Libya konusunda temkinli davrandığının altını çizdi. Libya Lideri Muammer Kaddafi’nin kendi vatandaşlarını öldürdüğüne dikkati çeken Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Yenel, doğal olarak Türkiye’nin Libya’daki vatandaşlarının hayatından kaygı duyduğunu söyledi. Büyükelçi Yenel, Türkiye’nin Libya’ya dışarıdan müdahaleye karşı çıktığını ama gelişmeleri Amerikan yönetimiyle eşgüdüm içinde değerlendirdiklerini belirtti:
"Hem Amerika hem de Türkiye bu konuya çok temkinli yaklaşıyoruz. Ne olacağını bilmiyoruz. Mısır ve Tunus’ta yönetimler, Libya’dakinden daha kansız devrildi. Ama Kaddafi’nin direnmesi yüzünden Libya iç savaşa sürüklenebilir. Bu bizi daha da temkinli yapıyor. Libya’nın gerçeği, çok sayıda muhalefet liderlerinin yardım istemesi. Ama o kadar çok muhalefet grubu var ki, hangi tarafın doğru taraf olacağını bilmiyoruz. Şu anda Kaddafi’ye karşı birleşmiş durumdalar. Kaddafi giderse hangi taraf üstün olacak, kim doğru ortak olacak? Ayrıca dışarıdan müdahale yardımcı olur mu bilmiyorum. Çünkü o zaman Libyalılar devrimlerini tam sahiplenemez."
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel, Ankara’daki Amerikan Büyükelçisi Francis Ricciardone’nin Türkiye’de basın özgürlüğüyle ilgili yaptığı değerlendirmeyi ve bunun Ankara ve Washington arasında yol açtığı geçici krizi de şöyle değerlendirdi:
"Ben bir büyükelçi olarak şunu söyleyebilirim. Sözlerimize dikkat etmemiz gerekiyor. Ama Büyükelçi Ricciardone bu sözleri söylediği sırada ben de oradaydım. O böyle bir açıklamada bulunmadı. Gazetecilerle öylesine konuşuyordu. Ama gazeteciler maalesef sözlerini yayınladı. Daha sonra iş kontrolden çıktı. Bunun üzerine bazı yetkililer cevap verdi. Ardından Amerika Dışişleri Bakanlığı büyükelçisine destek verdi. Bu şekilde olay büyüdü. Zamanla bunlara açıklamalar getirildi ve olayı geride bıraktık. Ama hepimiz söylediklerimize dikkat etmeliyiz. Başka ülkenin iç işlerine karışmak ince bir çizgi. Ayrıca bir büyükelçinin açıklamalarına nasıl tepki gösterileceği, o ülkenin hassasiyetine de bağlı. Geçmişte de benzer tecrübeler yaşadık. Biz çok duygusal bir ülkeyiz, çok duygusal bir halkız. O yüzden de bunlar dikkate alınmalı."
Dışişleri Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Selim Yenel, bugün Amerika-Türkiye Ekonomik Ortaklık Komisyonu’nun toplantısına katılıyor. Toplantı, geçen yıl Ekim ayında yapılan Amerika-Türkiye Stratejik Ekonomik ve Ticaret İşbirliği Çerçevesi’nde atılan adımların devam niteliğinde.
Büyükelçi Yenel ayrıca, Kasım ayındaki seçimde göreve gelen Amerikan Kongresi’nin yeni üyeleriyle de temaslarda bulunduklarını bildirdi.