ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley Afganistan’da Kabil havaalanının güvenliğinin sağlanması konusunda Türkiye ile henüz yazılı bir anlaşma olmadığını; ancak Türkler’in havaalanında güvenliğin sağlanmasının bir parçası olacağını söyledi.
ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin ve Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Temsilciler Meclisi’nin Silahlı Hizmetler Komisyonu’ndaki oturumda 2022 yılı savunma bütçesine ilişkin soruları yanıtladı. Oturumda ABD ve Türkiye arasında Kabil havaalanının güvenliğinin sağlanması konusundaki görüşmeler gündeme geldi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Milley’ye “Türkiye ya da bir başka NATO müttefiki ile Kabil Havaalanı’nın güvenliği konusunda henüz bir anlaşma olmadığı doğru mu?” diye soruldu.
Genelkurmay Başkanı Milley, “Henüz yazılı bir anlaşma yok. Bu hafta bir toplantımız var. Sanırım hemen hemen son kısmına gelindi. Türkiye adına konuşmak ya da nihai anlaşmanın sonucuna ilişkin önceden yorum yapmak istemem ama Kabil havaalanının güvenliğinin korunacağı konusunda içim rahat. Türkler de bunun bir parçası olacak” yanıtını verdi.
İlgili Haberler "Kabil Havalimanı’nda Görev İçin Temaslarımız Sürüyor"
“Çin Askeri Açıdan Bizden Üstün Değil”
Çin ve Rusya’nın savunma alanındaki harcamalarının ağırlıklı olarak gündeme geldiği oturumda Genelkurmay Başkanı Milley Çin’in askeri kapasitesini arttırdığını ancak askeri açıdan ABD’den üstün olmadığını söyledi.
Kongre’deki oturumda komisyonun kıdemli Cumhuriyetçi üyelerinden Mike Rogers, Çin’in hangi alanlarda ABD’ye kıyasla avantajlı konumda olabileceğini sordu. ABD Genelkurmay Başkanı Orgeneral Mark Milley, Çin’in ekonomisindeki büyümeyle olağanüstü kabiliyetli bir orduya sahip olduğunu ancak askeri açıdan ABD’den üstün olmadığını belirtti.
Çin’in askeri açıdan ABD’den üstün olmasa bile eşit düzeye gelmeyi amaçladığını, bunun ancak Amerika’nın hiçbir adım atmaması halinde mümkün olabileceğini belirtti.
“Siber güvenlik, uzay ve denizaltı izlenmesi gereken alanlar”
Siber güvenlik, uzay ve denizaltıların izlenmesi gereken kritik alanlar olduğunu belirten Genelkurmay Başkanı Mark Milley, Çin’in insan ve makine arasındaki ilişkiyi değiştiren hipersonik bir arayüzün geliştirilmesi gibi kaygı verici birtakım yeni teknolojiler üzerinde çalıştığını söyledi.
Önümüzdeki 10-15 ya da en geç 20 yıl içinde yapay zeka alanında bu teknolojilerin kullanıma girebileceğini belirten Milley, ABD’nin bu alanların tamamında önde olması gerektiğini; aksi takdirde gelecek nesillerin Çin’e kıyasla çok zor durumda kalabileceğini vurguladı.
Oturumda Çin ve Rusya’nın toplam savunma harcamalarının ABD’ninkinden daha yüksek olduğunu söyleyen Cumhuriyetçi Kongre üyesi Rogers, ABD’nin bu ülkelerin hızının geride kalması durumunda bunun ne kadar büyük bir risk teşkil edeceğini sordu.
Genelkurmay Başkanı Milley, ABD’nin bu ülkelerin gerisinde kalmadığını; ancak araştırma ve geliştirmenin yanı sıra bazı gelişmiş modernizasyon teknolojileri konusunda kaygılı olduğunu belirtti. Basına kapalı yapılacak bir oturumda daha ayrıntılı bilgi verebileceğini belirten Milley, bazı kritik alanlarda sahip olunan kapasite açısından ABD’nin Çin ve Rusya’nın önünde olduğunu vurguladı.
ABD ve Çin savaşır mı?
Kongre’deki oturumda Pasifik’te ABD ve Çin arasında yaşanabilecek olası bir çatışmada gerekli askeri imkana sahip olup olmadığı ve ABD’nin savunma bütçesinde de yer alan “Pasifik Caydırıcılık İnisiyatifi” soruldu.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Milley, “Çin’le olası bir savaş alınması gereken tüm önlemler açısından değerlendirildiğinde çok maliyetli bir girişim olur. Uzun vadeli bir çatışmanın sürdürülmesine ilişkin kapasite konusunda endişelerim olur. Ancak burada asıl fikir çatışmayı caydırmak ve iki büyük güç arasındaki durumu rekabet olarak korumak” şeklinde konuştu.
Afganistan’dan çekilme süreci
Oturumda ABD ve NATO askerlerinin Afganistan’dan çekilme süreci ve son dönemde Taleban’ın sahada ilerleme sağladığı yönündeki haberler de gündeme geldi. Genelkurmay Başkanı Milley ve Savunma Bakanı Austin’a ABD’nin çekilme konusundaki yaklaşımının uygun bir hızda ilerleyip ilerlemediği soruldu.
Savunma Bakanı Lloyd Austin, çekilme sürecinin güvenli ve sorumlu bir şekilde yürütülmesi için son derece ayrıntılı bir planın geliştirildiğini ve şimdiye kadar da planın başarılı şekilde uygulandığını; yalnızca Amerikan güçlerinin değil müttefik ülkelerin güçlerinin de güvenliğinin sağlandığını söyledi.
Genelkurmay Başkanı Orgeneral Milley, “Taleban’ın bazı kontrol noktalarını hedef aldığı ve bazı bölgeleri ele geçirdiği doğru. Endişeliyiz ve takip ediyoruz ancak Afgan ordusunda ve polis teşkilatında yaklaşık 300 bin asker ve güvenlik gücü var. Görevleri ülkelerini savunmak” ifadelerini kullandı.