Hollandalı muhabir Ans Boersma’nın avukatları İstanbul’da müvekkillerine verilen sınırdışı ve altı yıl Türkiye’ye giriş yasağı kararlarını temyize götürmek için başvuru yapmaya hazırlanıyor.
31 yaşındaki Boersma, Ocak ayında terör bağlantısı şüphesi nedeniyle sınırdışı edilmişti.
Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği Başkanı ve Boersma’nın avukatı Veysel Ok, ‘‘Müvekkilim uzun süredir Türkiye’de ikamet ediyordu, sınırdışı edilmesi yasadışıdır. Ne müvekkilime ne de bize sınır dışı kararıyla ilgili bir kanıt sunuldu’’ dedi.
Ok, temyiz davasından kısa süre içinde olumlu sonuç alamamaları halinde davayı acil başvuruyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM) taşımaya hazırlandıklarını kaydetti.
Hollanda gazetesi Het Financieele Dagblad için çalışan serbest muhabir Boersma, Türkiye’de ‘‘güvenlik nedeniyle’’ geçen ay gözaltına alınmıştı. Muhabir, oturma iznini uzatmak için başvuruda bulunmuş ancak sınırdışı edilmiş ve Türkiye’ye altı yıl boyunca yeniden girmesi yasaklanmıştı.
Boersma’nın tutuklanması ve sınırdışı edilmesi Türkiye’de çok sayıda sivil toplum kuruluşunun tepkisini çekmişti. Karar Türkiye’de basın özgürlüğüne bir saldırı olarak değerlendirilmişti.
Boersma’nın sınırdışı edilmesinin ardından kendisine destek olan Medya ve Hukuk Çalışmaları Derneği avukatları gerekli dilekçeleri hazırlayarak “kanunsuz şekilde sınırdışı edilmesine itiraz edeceklerini" kaydettiler.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Direktörü Fahrettin Altun ise Boersma’nın sınırdışı edilme nedeninin gazetecilik faaliyetleri olmadığını söyledi. Altun, Hollanda hükümet kaynaklarından Boersma’nın ABD ve AB tarafından terör örgütü olarak kabul edilen El Kaide bağlantılı Nusra Cephesi ile bağlantısı olduğu bilgisini aldıklarını kaydetti.
Altun attığı Tweet’te ‘‘Eğer güvenilir bir yabancı hükümet dairesi size vatandaşlarından birinin terörizmle bağlantılı olduğunu söylüyorsa işinizi şansa bırakmazsınız. Bu karara nasıl vardıklarını açıklayacak olansa Hollandalı yetkilierdir. Biz onların istihbaratının güvenilirliği konusunda spekülasyon yapmayacağız’’ dedi.
Hollandalı yetkililerse Boersma’nın kendilerinin talebiyle sınırdışı edildiğini yalanladı.
Hollanda Ulusal Savcılık Ofisi’nden yapılan açıklamada Boersma’nın süregelen bir soruşturmanın şüphelisi olduğu ancak terör şüphelisi olmadığı belirtildi.
Boersma 17 Ocak’ta çalıştığı gazeteye yaptığı açıklamada sınırdışı edilmesinin nedeninin Hollanda’da geçen sonbaharda Nusra Cephesi üyeliğiyle suçlanarak tutuklanan Suriyeli bir erkekle duygusal ilişkisinin neden olmuş olabileceğini aktarmıştı.
Boersma Suriyeli bu kişiyle ilişkisinin 2015 yılının yazında Het Financieele Dagblad ile çalışmaya başlamadan bittiğini söyledi.
Geçen ay Hollanda’nın Nieuwsuur adlı televizyon programı Boersma’nın Suriyeli erkek arkadaşının vize başvurusu için sahte evrak sağlamakla suçlandığını bildirmişti. Boersma’nın erkek arkadaşı bu başvuruyla Hollanda’dan geçici oturma izni almıştı.
Boersma ise hakkında evrakta sahtecilik yaptığı suçlarını yalanlamıştı.
Aziz kod adlı Suriyeli vatandaşı 2017 yılının Aralık ayında Nieuwsuur programına katılmış, burada Suriye rejiminin hedefi olduğunu ve hayatından endişe ettiğini söylemişti.
Aziz, hükümet karşıtı kitaplar okumak suçundan altı yıl boyunca Sednaya hapishanesinde tutulduğunu söylemiş ve burayı dünyanın en kötü hapishanesi olarak değerlendirmişti.
Aziz 2011’de Devlet Başkanı Beşar Esat’ın mahkumlar için af ilan etmesiyle serbest bırakılmıştı. Aziz, Suriye’de iç savaş başladığında isyancı grup Ahrar El Şam’a katıldığını ve birisine rüşvet vererek kendine farklı isimlerle sahte pasaportlar yaptırdığını kaydetmişti.
Hollanda polisi 2018 yılının Ekim ayında Aziz’i ve erkek kardeşini terör şüphelisi oldukları gerekçesiyle tutukladı.
Hollanda polisine göre Aziz ülkeye gelmeden önce Nusra Cephesi’nin aktif bir üyesiydi.
Savcılıktan yapılan açıklamada ‘‘Rakka’dan gelen şüpheli Suriye’de silahlı mücadeleye katılmış. Soruşturmada Nusra Cephesi adına savaştığı ve Suriye’de düzenlenen saldırılara katıldığı ortaya çıktı. Bu saldırılarda çok sayıda kişi ölmüş olabilir’’ denildi.
Boersma Hollanda gazetesi Trouw’a yaptığı açıklamada Aziz’in henüz terör listesinde olmadığı dönemde Nusra Cephesi’ne üye olduğunu kaydetti.
Boersma, ‘‘Nusra Cephesi 2012 yılının Aralık ayında terör örgütü olarak ilan edildi. Erkek arkadaşım o ay örgütten ayrıldı. O her zaman IŞİD’e karşıydı’’ dedi.
Boersma, ‘‘Onun mücadelesi bir İslam devleti kurmak için değil Esat’ın diktatörlüğüne karşı çıkmak içindi. O bana her zaman elini kana bulamadığını ve insan haklarını ihlal etmediğini söyledi’’ diye konuştu.
Het Financieele Dagblad, geçen ay yaptığı açıklamada Boersma’nın artık kuruluş için çalışmadığını bildirmişti.