Türkiye’de Sosyal Medya Sansürlenecek mi?

Photo: alternatifbilisim.org/wiki/Sansürün_bahanesi_bu_kez_nefret_söylemi

Alternatif Bilişim Derneği, sosyal medyaya sansür tartışmaları üzerine bir basın açıklaması yaptı. Dernek, Ulaştırma Bakanlığı’nın Twitter ve Facebook dahil sosyal medyaya kamu güvenliğinin zorunlu kıldığı durumlarda erişimi yasaklama planlarını eleştirdi. Açıklamada şöyle denildi:

“Geleneksel medyayı siyasi ve ekonomik zorla baskı altına almayı başaran hükümet, sosyal medyanın özgürlük ortamından oldukça rahatsız. Çünkü sosyal medyada gerçekler, bizlere, geleneksel medyanın yanıltıcı prizmasından kırılarak değil, doğrudan kaynağından, yurttaşların twitlerinden ulaşıyor.”

Sansürün bahanesi bu kez nefret söylemi

Alternatif Bilişim Derneği’ne göre, medyayı çeşitli yollarla baskı altında tutan AKP hükümeti, halkın tepkisini en rahat dile getirebildiği sosyal medyayı sansürlemeye çalışıyor. Bu kez sansüre gerekçe gösterilen nedenin son dönemde artan nefret söylemi olduğuna dikkati çeken Dernek, görüşlerini şöyle savundu:

“Kamuoyunun bildiği gibi 20 bini aşkın sitenin engellenmesinin bahanesi çocuk ve aileyi korumaktı. Çıkarılan 5651 sayılı yasa ile youtube, wordpress, blogspot, googlesites gibi sitelerinde içerisinde olduğu binlerce siteye erişim engellendi. Şimdi de nefret söylemi bahanesiyle sosyal medyanın kontrol altına alınmasını girişimi ile karşı karşıyayız. Kamuoyuna yansıyan haberlere göre Ulaştırma Bakanlığı başta Twitter ve Facebook olmak üzere sosyal medyaya, 'kamu güvenliğinin gerektirdiği ve zorunlu kıldığı' durumlarda anlık ya da saatlik olarak erişimi kısıtlamayı öngörüyor.”

Nefret Söylemi teknik bir sorun değil

Alternatif Bilişim derneği’ne göre, son zamanlarda sosyal medya ortamlarında artan ayrımcı, saldırgan ve nefret söylemi içeren kullanıcı türevli içeriklerin asıl nedeni veya kökeni, siyaset ve kültürün hoşgörüsüz ve ayrımcı dili. Derneğin basın açıklamasında şu görüşlere yer verildi:

“Gündelik yaşamda sorunlar çözülmediği sürece, bu sorunların sosyal medya ortamlarına yansısının ve oradan yeniden dolaşıma sokulmasının önünün "erişim engeli", tabir-i caizse "sosyal medyanın fişinin çekilmesi" ile çözülmesi girişimi, gerçeklere perde çekmektir ve toplumsal-siyasal-kültürel ve ekonomik düzlemde "gerçek" sorun çözücülüğü yoktur. Toplumumuzda ayrımcılığın, nefret söyleminin ve nefret linçlerinin çözümü için "barış" kültürünün tesisi gereklidir. Bunun yolu da her yaşta her düzeyde eğitimdir. Sosyal medya kullanımında farkındalık, bilinç ve "nefret söylemi", ani parlama üretmenin nelere yola açacağının kullanıcı düzeyinde öğrenilmesi ve öğretilmesi gereklidir. Teknik çözümler ile topluma ne "barış" ne de "birlik, dirlik ve kardeşlik" gelmez.”

Sosyal medya hükümeti rahatsız ediyor

Alternatif Bilişim Derneği, nefret söyleminin veya çocuk pornosunun ya da diğer risklerin çözümünün sansür olmadığını vurguladı ve internetle hakkındaki görüşlerini şöyle dile getirdi:

“İnternet toplumun aynasıdır. Nefreti önlemek istiyorsak barış için çaba göstermeliyiz. İnsanların dil, din, ırk, mezhep, cinsiyetleri nedeniyle ayrımcılığa uğramayacakları bir toplum yaratmak için çabalamalıyız. Ancak o zaman İnternet'e başka görüntüler yansıyabilir. Bu girişim tek kelimeyle devlet sansürüdür. Sorunları çözmeyecek aksine katmerleştirecektir. Tüm yurttaşları kendi medyalarına; bilgiye ve habere dolaysız ulaşma hakkına sahip çıkmaya çağırıyoruz.”

Alternatif Bilişim Derneği’nin açıklamalarına erişmek için:
alternatifbilisim.org