Tunus’ta İslamcı Ennahda hükümetine karşı tepki büyüyor. Hükümet karşıtları Mısır’daki gibi bir askeri müdahale istediklerini söylerken, uzman Fatima El-İssavi, darbenin büyük bir hata olacağını savunuyor
LONDRA —
Tunus hükümeti bir muhalefet liderinin öldürülmesinde kullanılan silahın bu yıl başında benzer bir suikastte kullanılan silahın aynısı olduğunu açıkladı. Suikast üzerine hükümet karşıtı göstericiler sokaklara dökülürken iktidar partisinin yandaşları da karşı gösteriler düzenledi. Sendikaların genel grev çağrısının ardından Tunus’a uçak seferleri durduruldu.
Muhalefet lideri Muhammed Brahmi’nin öldürülmesi üzerine binlerce gösterici başkent Tunus ve diğer kentlerde sokaklara döküldü.
Göstericiler suikastle ilgili olarak iktidardaki İslamcı Ennahda partisini suçlarken parti iddiaları reddetti.
Hükümeti suçlayanlar arasında Muhammed Brahmi’nin dul eşi de vardı: “Tunus’ta olup bitenler iki parti arasında sıradan bir sokak çatışması değil. Bu hükümet tarafından uygulanan planlanmış bir şiddet eylemidir.”
Yetkililer Brahmi’nin Şubat’ta bir başka muhalif politikacı Şükrü Belayid’e düzenlenen suikastte kullanılan silahla öldürüldüğünü bildiriyor.
İçişleri Bakanı Lütfi Ben Ceddu cinayetleri radikal islamcı bir Selefi’nin işlediğini öne sürdü: “Cinayetleri işleyen kişi aşırı eğilimli bir Selefi olan Bobakar Hakim’dir. Kendisi silah kaçakçılığı ve bu silahları Tunus’a sokma suçundan aranmaktadır.”
Solcu muhalefet lideri Şükrü Belayid’in Şubat ayında öldürülmesi Devlet Başkanı Zine El Abidin Bin Ali’nin 2011 yılında devrilmesinden sonra yaşanan en büyük protesto gösterilerine yol açmıştı.
İngiltere’de London School of Economics’te görevli Fatime El-İssavi’ye göre muhalefet, iktidardaki Ennahda partisinin aşırı İslamcılar’a karşı yeterince önlem almadığına inanıyor: “Radikal İslamcılar’ın giderek artan tehditlerine karşı hükümetin gösterdiği tepkinin çok zayıf olduğu görüşündeler.”
Ennahda Partisi’nin iki binası geçen hafta göstericiler tarafından yakıldı.
Göstericiler Mısır’da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin ordu tarafından devrilmesine yol açan protestoları desteklediklerini göstermek amacıyla Mısır bayrakları salladılar.
Hükümet karşıtı bir Tunuslu ülkesinde aynı sonucu görmek istediğini söyledi: “Bir alternatif, bir çözüm olmalı bu konuda diye düşünüyoruz. Bu da Mısır tipi bir çözümdür.”
Ancak uzman Fatima El-İssavi, Tunus’ta askeri müdahalenin büyük bir gerileme olacağı görüşünde: “Tunus’ta Mısır’ı örnek alan bir isyan hareketi giderek büyüyor. Sokaklarda Ennahda hükümetinin devrilmesi çağrısında bulunuyorlar. Ama yerine ne istediklerini bilmiyoruz. Bu değişikliği nasıl gerçekleştirmek istediklerini bilmiyoruz. Doğrudan orduyu duruma müdahaleye çağırmıyorlar.”
Uzman El-İssavi Tunus’taki Ennahda Partisi’nin Mısır’da önemli bir İslamcı müttefikini kaybettiğini söylüyor: “Elbette çok zayıfladılar. Çok huzursuzlar. Mısır’daki senaryonun aynen Tunus’ta tekrarlanmasından korkuyorlar.”
Şiddet olayları Tunus parlamentosu yeni bir anayasa hazırlama çalışmalarını tamamlamak üzereyken patlak verdi. Anayasa yıl sonunda cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılmadan önce önümüzdeki haftalarda halk oyuna sunulacak.
Muhalefet lideri Muhammed Brahmi’nin öldürülmesi üzerine binlerce gösterici başkent Tunus ve diğer kentlerde sokaklara döküldü.
Göstericiler suikastle ilgili olarak iktidardaki İslamcı Ennahda partisini suçlarken parti iddiaları reddetti.
Hükümeti suçlayanlar arasında Muhammed Brahmi’nin dul eşi de vardı: “Tunus’ta olup bitenler iki parti arasında sıradan bir sokak çatışması değil. Bu hükümet tarafından uygulanan planlanmış bir şiddet eylemidir.”
Yetkililer Brahmi’nin Şubat’ta bir başka muhalif politikacı Şükrü Belayid’e düzenlenen suikastte kullanılan silahla öldürüldüğünü bildiriyor.
İçişleri Bakanı Lütfi Ben Ceddu cinayetleri radikal islamcı bir Selefi’nin işlediğini öne sürdü: “Cinayetleri işleyen kişi aşırı eğilimli bir Selefi olan Bobakar Hakim’dir. Kendisi silah kaçakçılığı ve bu silahları Tunus’a sokma suçundan aranmaktadır.”
Solcu muhalefet lideri Şükrü Belayid’in Şubat ayında öldürülmesi Devlet Başkanı Zine El Abidin Bin Ali’nin 2011 yılında devrilmesinden sonra yaşanan en büyük protesto gösterilerine yol açmıştı.
İngiltere’de London School of Economics’te görevli Fatime El-İssavi’ye göre muhalefet, iktidardaki Ennahda partisinin aşırı İslamcılar’a karşı yeterince önlem almadığına inanıyor: “Radikal İslamcılar’ın giderek artan tehditlerine karşı hükümetin gösterdiği tepkinin çok zayıf olduğu görüşündeler.”
Ennahda Partisi’nin iki binası geçen hafta göstericiler tarafından yakıldı.
Göstericiler Mısır’da Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin ordu tarafından devrilmesine yol açan protestoları desteklediklerini göstermek amacıyla Mısır bayrakları salladılar.
Hükümet karşıtı bir Tunuslu ülkesinde aynı sonucu görmek istediğini söyledi: “Bir alternatif, bir çözüm olmalı bu konuda diye düşünüyoruz. Bu da Mısır tipi bir çözümdür.”
Ancak uzman Fatima El-İssavi, Tunus’ta askeri müdahalenin büyük bir gerileme olacağı görüşünde: “Tunus’ta Mısır’ı örnek alan bir isyan hareketi giderek büyüyor. Sokaklarda Ennahda hükümetinin devrilmesi çağrısında bulunuyorlar. Ama yerine ne istediklerini bilmiyoruz. Bu değişikliği nasıl gerçekleştirmek istediklerini bilmiyoruz. Doğrudan orduyu duruma müdahaleye çağırmıyorlar.”
Uzman El-İssavi Tunus’taki Ennahda Partisi’nin Mısır’da önemli bir İslamcı müttefikini kaybettiğini söylüyor: “Elbette çok zayıfladılar. Çok huzursuzlar. Mısır’daki senaryonun aynen Tunus’ta tekrarlanmasından korkuyorlar.”
Şiddet olayları Tunus parlamentosu yeni bir anayasa hazırlama çalışmalarını tamamlamak üzereyken patlak verdi. Anayasa yıl sonunda cumhurbaşkanlığı seçimleri yapılmadan önce önümüzdeki haftalarda halk oyuna sunulacak.