Genelkurmay Başkanlığı'ndan istifa eden Orgeneral Işık Koşaner veda mesajında Türk Silahlı Kuvvetleri personelinin tutukluluğuna, Yüksek Askeri Şura'ya katılmalarının engellenmesine dikkati çekti ve mevcut şartlar altında bu göreve devam edemeyeceğini bildirdi.
Anadolu Ajansı'nın İnternet sitesinde yayınlanan mesajda Koşaner, 173'ü muvazzaf, 77'si emekli olmak üzere 250 general/amiral, subay, astsubay ve uzman jandarma çavuşun tutuklu bulunduğunu hatırlattı ve "Tutuklamaların evrensel hukuk kaidelerine, hakka, adalete ve vicdani değerlere uygun olarak yapıldığını kabul etmek birçok hukukçunun da ifade ettiği gibi mümkün değildir," dedi.
Koşaner, haklarında kesin yargı kararı olmamasına rağmen üst düzey subayların Yüksek Askeri Şura'ya girme hakkının engellenmesini de eleştirdi: "Henüz hiçbir kesin yargı kararı olmamasına rağmen, tutuklu bulunan 14 general/amiral ile 58 albay, hürriyetlerinin tahdit edilmesinin yanı sıra, mevcut yasalarımız gereğince bu yıl yapılacak Yüksek Askeri Şura'da değerlendirmeye girme hakkını kaybetmiş ve peşinen cezalandırılmıştır."
Koşaner, Genelkurmay Başkanı olarak personelin haklarını koruyamadığını, bu durumda görevine devam edemeyeceğini kaydetti: "Genelkurmay Başkanı olarak personelimin hak ve hukukunu koruma sorumluluğumu yerine getirmeme engel olduğundan, işgal ettiğim bu yüce makamda göreve devam etme imkanımı ortadan kaldırmıştır."
Orgeneral Koşaner, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sürekli gündemde tutularak, kamuoyunda bir suç teşkilatı olduğu izleniminin yaratıldığını savundu.
Orgeneral Işık Koşaner, Türk Silahlı Kuvvetleri mensuplarına hitaben bir veda mesajı yayınladı. Şu anda 173'ü muvazzaf, 77'si emekli olmak üzere 250 general/amiral, subay, astsubay ve uzman jandarma çavuşun hürriyetlerinden yoksun olarak tutuklu bulunduğunu hatırlatan Koşaner, mesajında şunları kaydetti:
"Tutuklamaların evrensel hukuk kaidelerine, hakka, adalete ve vicdani değerlere uygun olarak yapıldığını kabul etmek birçok hukukçunun da ifade ettiği gibi mümkün değildir.
Bu durum birçok defalar yetkili makamlara iletilmesine, anlatılmasına ve takip edilmesine rağmen, soruna yasal çerçevede bir çözüm bulunması mümkün olmamıştır.
Haklarında henüz hiçbir kesin yargı kararı olmamasına rağmen, tutuklu bulunan 14 general/amiral ile 58 albay, hürriyetlerinin tahdit edilmesinin yanı sıra, mevcut yasalarımız gereğince bu yıl yapılacak Yüksek Askeri Şura'da değerlendirmeye girme hakkını kaybetmiş ve peşinen cezalandırılmıştır.
Soruşturma ve uzun süreli tutuklamaların bir amacının da Türk Silahlı Kuvvetleri'nin sürekli gündemde tutularak, kamuoyunda bir suç teşkilatı olduğu izleniminin yaratılmaya çalışıldığı, bunu fırsat bilen yanlı medyanın da her türlü yalan haber, iftira ve suçlamalarla yüce ulusumuzu kendi silahlı kuvvetlerine karşı tavır almaya teşvik ettiği dikkatlerden kaçmamaktadır. Bu durumun önlenememesi ve yetkili makamlar nezdinde yapılan girişimlerin dikkate alınmaması, Genelkurmay Başkanı olarak personelimin hak ve hukukunu koruma sorumluluğumu yerine getirmeme engel olduğundan, işgal ettiğim bu yüce makamda göreve devam etme imkanımı ortadan kaldırmıştır.
Şartlar ne olursa olsun, Türk Silahlı Kuvvetlerinin kahraman mensuplarının, kutsal görevlerinde bundan önce olduğu gibi, bundan sonra da üstün disiplin, cesaret ve fedakarlıkla başarıya ulaşacaklarına olan kesin inancımı bir kez daha güvenle ifade ederken, Türk Silahlı kuvvetlerinin tüm mensuplarına sağlık ve esenlikler dilerim."