Donald Trump, tepki çeken sözlerini sonradan “şaka” diye açıklıyor. Bunun son örneği “Obama’nın IŞİD’in kurucusu” olduğunu söylemesinin ardından Obama’yı alaya aldığını iddia etti. Uzmanlar ise bu durumu, zaten sert geçen kampanya sürecinde Trump’ın bir satış taktiği olarak görüyor.
Kampanya sürecinde yine bir açıklama, yine bir tartışma.
“Kurucusu Barack Obama’dır”
Trump IŞİD’i Başkan Obama ve Demokrat Parti adayı Hillary Clinton’ın birlikte kurduğunu iddia etti. Hiçbir siyasetçi yönetime bu denli ağır bir suçlama yöneltmemişti.
Kampanya sürecinde aktif görevdeki bir başkanın dış politikasını eleştirmek gayet normal:
“‘Obama yönetiminin dış politika kararları cihatçılara fırsat verdi ve IŞİD’in yükselmesine neden oldu’” demek bazılarına göre doğru bir eleştiri olabilir ama Donald Trump’ın söylediği şey bu değil.”
USA Today gazetesinden Susan Page, gazetecilerin de zorda kaldığını savunuyor.
“Teyit edilmiş bilgi ve içerik sağlamaya çalışıyoruz. Bunu Donald Trump’ı eleştirmek için değil, tam olarak ne dediğini seçmenlere aktarmak için yapıyoruz.”
Durum çok riskli. Kurultay sonrası anketlerde Donald Trump, beklediği çıkışı yapamadı, birçok önemli eyalette Clinton’ın gerisinde kaldı ve Demokrat Partili rakibini yakalamak için riskli satış taktikleri deniyor.
Onlara bir yafta yapıştırıyor ve Amerikalılar’ın ‘IŞİD’ kelimesini, ‘kurucu’ kelimesinden ayrı duymamasını sağlıyor. Yani satıcı ağzıyla konuşuyor. İnsanları damgalıyor, anlaşılmaz davranıyor, bir yandan da kendine güvenli ve beyanatçı.
Georgetown Üniversitesi’nden Lara Brown’a göre bu strateji iş dünyasında işe yarasa da siyasete uymuyor:
“Trump belli ki, günün kazananının kim olduğunu ve kendisinin günü niye kazanması gerektiğini anlamakta güçlük çekiyor. Bana göre, iki adayın da imajı bu kadar olumsuzken, haberlerde yer almak yerine biraz uzak kalmak daha iyi olabilir.”
Başkanlık seçimlerine 100 günden az bir süre kaldı. Trump ise Clinton’a karşı eleştiri odağını sabitlemekten uzak.