ABD başkanlık seçimlerinin Cumhuriyetçi adayı Donald Trump, Cuma günü Colorado eyaletinin Aurora kentinde düzenlediği mitingde göçmenleri tehlikeli suçlular olarak nitelendirdi ve başkanlık yarışına ivme kazandıran göçmen karşıtı söylemini tırmandırarak ABD vatandaşlarını öldüren göçmenler için idam cezası talep etti.
Trump, iki yanında Venezuela çetesi Tren de Aragua üyesi olduğu iddia edilen kişilerin posterleri bulunurken yaptığı miting konuşmasında, seçilmesi halinde çete üyelerini hedef alan ulusal çapta bir “Aurora Operasyonu” başlatacağını söyledi.
Trump, kendisini destekleyen kalabalığın tezahüratları arasında “Bir Amerikan vatandaşını ya da kolluk kuvvetini öldüren her göçmen için ölüm cezası talep ediyorum” dedi.
Cumhuriyetçi başkan adayı Trump, Demokrat aday Kamala Harris'i yenmeyi hedeflediği 5 Kasım seçim kampanyasının son haftalarında göçmen karşıtı söylemini belirgin bir şekilde sertleştirdi. Kamuoyu yoklamaları, yasadışı göçün seçmenlerin en önemli kaygılarından biri olduğunu ve Trump'ın çoğu seçmen tarafından bu sorunu en iyi çözebilecek kişi olarak görüldüğünü gösteriyor.
Trump, kadın ve çocuk ticaretinden hüküm giyenler dahil olmak üzere diğer suçlular için idam cezasının kapsamının genişletilmesini daha önce teklif etmişti.
ABD eyaletlerinin neredeyse yarısı ölüm cezasını yasaklamış durumda. Kar amacı gütmeyen bir grup olan Ölüm Cezası Bilgi Merkezi'ne göre, federal düzeyde ölüm cezası bulunsa da bu ceza nadiren veriliyor. İdam cezasına gerektirecek suçların kapsamının genişletilmesi için ABD Kongresi'nin harekete geçmesi gerekiyor.
Akademik çalışmalar göçmenlerin ABD’de doğmuş kişilerden daha yüksek oranda suç işlemediğini gösterse de, Trump'ın üçüncü başkanlık yarışının ayırt edici özelliklerinden biri, “göçmen suçu” olarak adlandırdığı suçlara odaklanması oldu. Harris'in kampanya ekibi, idam cezası önerisiyle ilgili yorum talebine yanıt vermedi.
Başkan Yardımcısı Harris, Ağustos ayında Demokratlar’ın adayı olduktan sonra sınır güvenliği konusundaki tutumunu sertleştirmişti. Harris, bu yılın başlarında Kongre'de bir sınır güvenliği tasarısının engellenmesine yardımcı olduğu için Trump'ı suçluyor.
Eski ABD Başkanı Trump, 10 Eylül'de Harris ile yaptığı başkanlık münazarasında, Tren de Aragua üyelerinin Aurora'daki harap durumdaki birkaç apartman kompleksini kontrol altına aldığını ettiğini iddia etmiş, bu iddialar kentin üst düzey yetkilileri tarafından yalanlanmıştı.
Yeniden seçilmesi halinde Aurora'da güvenliğin arttırılmasına odaklanacağı sözünü yineleyen Trump, “Aurora'yı ve istila edilmiş ve fethedilmiş her kasabayı kurtaracağım” dedi. Trump, “Bu vahşi ve kana susamış suçluları ya hapse atacağız ya da ülkemizden kovacağız” diye konuştu.
Trump'ın, tabanını heyecanlandırmaya yönelik dramatik açıklamalarına rağmen Amerika'da hiçbir kasaba göçmenler tarafından ele geçirilmiş durumda değil.
Aurora’nun Cumhuriyetçi Belediye Başkanı Mike Coffman, miting öncesinde yaptığı açıklamada, Venezuelalı çetelerin faaliyetleriyle ilgili endişelerin “fazlasıyla abartıldığını” söyledi ve Trump'ın şehri gezmesini memnuniyetle karşıladığını belirtti.
Aurora polisinin istatistiklerine göre, kentteki büyük suçlar yıldan yıla düşüş gösterdi.