Başkan Trump, geçtiğimiz günlerde Wisconsin eyaletine yaptığı ziyarette, özellikle teknoloji dallarında Amerikan firmalarının yabancı ülkelerden eleman almasını sağlayan H1-B çalışma vizesini yeniden düzenleyen başkanlık kararnamesini imzalayacağını açıklamıştı. Her yıl 85 bin kişi, H1-B vizesi sayesinde Amerika’ya çalışmaya geliyor. H1-B vize programından en çok yararlanan Amerikan teknoloji firmaları, Trump’ın yıllık kotayı arttırmasını ve işverenlerin yabancılarla doldurmaya çalıştığı kadrolara Amerikan vatandaşlarının alınmasını sağlamak için meslek eğitimi programları oluşturulmasını bekliyor.
Pete Tapskar, Hindistan’da, suyu ve elektriği olmayan bir evde doğmuş. Bugünse Amerika’da bilişim teknolojisi alanında çalışıyor.
Tapskar’ın Hindistan’dan Kanada ve Amerika’ya uzanan serüveni H1-B vizesi sayesinde gerçekleşti.
Amerikan vatandaşı olan Tapskar, bilişim şirketi ProSoft’un göçmenlik programında 15 yıldır müdürlük yapıyor. Tapskar’ın işe aldığı elemanların çoğu, Hindistan’dan geliyor. Ancak ideal durum aslında bu değil: ”Amerikalılar’ı işe almanın maliyeti bizim için daha düşük olur çünkü yurtdışından eleman getirmek için uzun ve zahmetli H1-B sürecini tamamlamanız gerekiyor. Uzun süre bekliyorsunuz ve bazen talepler değişmiş oluyor.”
Ancak bazı işler için gerekli deneyime sahip Amerikalı bulmak zor.
Richard Burke, yabancı eleman alacak Amerikan firmalarına hukuk hizmeti sunan, yazılım satan ve elemanlarını yurtdışına gönderecek Amerikan şirketlerine destek veren Envoy Global’ın CEO’su.
Burke’e göre, kalifiye eleman açığı, bilim, teknoloji, mühendislik ve matematik dallarında eğitim alan Amerikalı sayısının yetersiz olmasından kaynaklanıyor. Amerika’da eğitim gören birçok yabancı öğrenciyse Amerika’da kalmayı tercih etmiyor: ”Amerika’daki üniversitelerden her yıl 300 bin yabancı öğrenci, bilim ve teknoloji dereceleriyle mezun oluyor. Burada kalmaları için onlara fırsat vermiyoruz. Kalifiye eleman açığı olduğunu bildiğimiz halde dünyanın en iyi 300 bin elemanını yetiştirip sonra bizimle rekabet etsinler diye ülkelerine göndermenin mantığı ne olabilir?”
Burke, Başkan Trump’ın H1-B programıyla ilgili kararnamesinin, teknolojideki istihdamı korumak için her yıl verilen vize sayısını arttırmasını umuyor: ”İş dünyası hareketlidir. Şirketler ‘Eğer Amerika’da işimizi yapamazsak başka ülkelere taşınacağız” diyor.”
Pete Tapaskar bu durumun kendi başına geldiğini, işvereni başka şirkete satılınca yeni şirketin işi Hindistan’da yaptırmaya başladığını söylüyor.
Başkan Trump’ın H1-B programında yenilik yapmasını destekleyen Tapaskar, programın kötüye kullanılmasının engellenmesini istiyor. Vizelerin çoğunun en yüksek maaşları veren büyük firmalara gittiğini belirten Tapaskar, küçük firmaların devredışı bırakıldığını söylüyor: ”Bu vize tüm sektörlere sunulmalı. Mesleki eğitim programları ve H1-B programı beraber yürütülmeli. Amerika’da şu anda eksik olan, eğitim altyapısı.”
Yetkililer, bu yıl Nisan ayında sona eren H1-B başvuru süreci içinde 85 bin adet H1-B vizesi için 200 bin başvuru yapıldığını bildiriyor.