Suriye resmi medyası Devlet Başkanı Beşar Esat’ın Şam'ı ziyaret eden Rus milletvekillerine çekilme niyeti olmadığını söylediği yolundaki haberin “doğru” olmadığını bildirdi.
Rus İnterfax haber ajansı Esat’ın “eğer çekilmek isteseydik başından teslim olurduk, oysa çekilme asla görüşme konusu olamaz” dediğini bildirmişti.
Birbiriyle çelişen haberler Suriye ile ilgili uluslararası barış konferansının başlamasına birkaç gün kala çıktı.
Suriye muhalefet grubu Cumartesi günü İstanbul’da yaptığı oylamada konferansa katılma kararı aldı. Suriye Ulusal Konseyi’nin 75 üyesinden 58’i katılım yönünde oy kullandı. 14 üye konseyin bu koşullarda Cenevre’ye gitmesine karşı çıkarken iki üye de çekimser kaldı.
ABD ve İngiltere uzun süredir Suriye Ulusal Konseyi’ni Cenevre’ye gitmesi yönünde ikna etmeye çalışıyordu. Geçen hafta sonu Paris’te düzenlenen Suriye Halkının Dostları Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda ‘Esat’sız bir çözüm’de ısrarcı olan Suriye Ulusal Konseyi’ne şu aşamada böyle bir diretmenin mümkün olmadığını belirtilmişti. Hatta Konsey’in ısrarı halinde askeri desteğin gözden geçirebileceği haberleri medyaya yansıdı.
Davutoğlu, Rusya ve Suriye rejiminin tutumundan rahatsız
Mersin’de düzenlenen Büyükelçiler Toplantısı sonrasında konuşan Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye Halkının Dostları grubuna mensup 11 ülkenin, Suriye Ulusal Konseyi’nin Cenevre 2’ye katılmasında mutabık olduklarını yineledi.
Son iki günde başta ABD Dışişleri Bakanı John Kerry olmak üzere Katar ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlarıyla Suriye muhalefetini teşvik etmek amaçlı telefon görüşmeleri yaptığını söyleyen Davutoğlu, hem Esat yönetiminin son günlerdeki manevralarından hem de Rusya’nın Suriye Dışişleri Bakanı Muallim’i Moskova’da ağırlamasından rahatsız görünüyor.
Dışişleri Bakanı, ‘Suriye rejimi Dışişleri Bakanı Muallim, [BM Genel Sekreteri] Ban Ki Moon'a yazdığı cevabi mektupta katılacaklarını, ancak gündemin terörizm olacağını iletti. Bu, Suriye ile ilgili Cenevre'de alınan temel prensip kararlarına aykırı. Aslında bu 'katılmayacağım' demektir” diye konuştu.
Kimler katılacak?
22 Ocak’ta toplanacak Cenevre-2’ye ABD, Rusya, İngiltere, Çin, Fransa, Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Ürdün, Cezayir, Brezilya, Almanya, Danimarka, Kanada, İtalya, Norveç, İspanya, İsveç, Güney Afrika, Japonya, Hindistan, Endonezya, Fas ile birlikte Arap Birliği, Avrupa Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Birleşmiş Milletler de katılacak.
John Kerry karardan memnun
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye Ulusal Konseyi’nin İstanbul’da aldığı Cenevre-2 toplantısına katılma kararını övdü, yapılan oylamanın Esat rejimi ve bitmek tükenmek bilmeyen iç savaşın zulmü altında eziyet çeken tüm Suriyeliler’in çıkarlarına hizmet ettiğini bildirdi.
Kararın ardından bir yazılı açıklama yayınlayan Kerry, Suriye Ulusal Konseyi’nin Cenevre-2’ye katılma kararı almasının, “tüm Suriyeliler için daha iyi bir geleceğe öncülük edecek yolu seçmek” anlamına geldiğini belirtti.
John Kerry açıklamasında, Amerika’nın Cenevre Bildirisi’nde belirtildiği gibi; Suriye’de müzakere yoluyla bir siyasi geçiş süreci başlatma fırsatı oluşturacak şekilde muhalefete desteğin devam edeceğini vurguladı. Kerry, bu süreçte ordu ve güvenlik kuvvetleri de dahil, her şeyin üzerinde, tam yetkiye sahip bir geçiş hükümetinin kurulması için görüş birliğinin hedeflendiğinin altını çizdi.
Rus İnterfax haber ajansı Esat’ın “eğer çekilmek isteseydik başından teslim olurduk, oysa çekilme asla görüşme konusu olamaz” dediğini bildirmişti.
Birbiriyle çelişen haberler Suriye ile ilgili uluslararası barış konferansının başlamasına birkaç gün kala çıktı.
Suriye muhalefet grubu Cumartesi günü İstanbul’da yaptığı oylamada konferansa katılma kararı aldı. Suriye Ulusal Konseyi’nin 75 üyesinden 58’i katılım yönünde oy kullandı. 14 üye konseyin bu koşullarda Cenevre’ye gitmesine karşı çıkarken iki üye de çekimser kaldı.
ABD ve İngiltere uzun süredir Suriye Ulusal Konseyi’ni Cenevre’ye gitmesi yönünde ikna etmeye çalışıyordu. Geçen hafta sonu Paris’te düzenlenen Suriye Halkının Dostları Dışişleri Bakanları Toplantısı’nda ‘Esat’sız bir çözüm’de ısrarcı olan Suriye Ulusal Konseyi’ne şu aşamada böyle bir diretmenin mümkün olmadığını belirtilmişti. Hatta Konsey’in ısrarı halinde askeri desteğin gözden geçirebileceği haberleri medyaya yansıdı.
Davutoğlu, Rusya ve Suriye rejiminin tutumundan rahatsız
Mersin’de düzenlenen Büyükelçiler Toplantısı sonrasında konuşan Türkiye Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Suriye Halkının Dostları grubuna mensup 11 ülkenin, Suriye Ulusal Konseyi’nin Cenevre 2’ye katılmasında mutabık olduklarını yineledi.
Son iki günde başta ABD Dışişleri Bakanı John Kerry olmak üzere Katar ve Suudi Arabistan dışişleri bakanlarıyla Suriye muhalefetini teşvik etmek amaçlı telefon görüşmeleri yaptığını söyleyen Davutoğlu, hem Esat yönetiminin son günlerdeki manevralarından hem de Rusya’nın Suriye Dışişleri Bakanı Muallim’i Moskova’da ağırlamasından rahatsız görünüyor.
Dışişleri Bakanı, ‘Suriye rejimi Dışişleri Bakanı Muallim, [BM Genel Sekreteri] Ban Ki Moon'a yazdığı cevabi mektupta katılacaklarını, ancak gündemin terörizm olacağını iletti. Bu, Suriye ile ilgili Cenevre'de alınan temel prensip kararlarına aykırı. Aslında bu 'katılmayacağım' demektir” diye konuştu.
Kimler katılacak?
22 Ocak’ta toplanacak Cenevre-2’ye ABD, Rusya, İngiltere, Çin, Fransa, Türkiye, Mısır, Suudi Arabistan, Katar, Birleşik Arap Emirlikleri, Umman, Ürdün, Cezayir, Brezilya, Almanya, Danimarka, Kanada, İtalya, Norveç, İspanya, İsveç, Güney Afrika, Japonya, Hindistan, Endonezya, Fas ile birlikte Arap Birliği, Avrupa Birliği, İslam İşbirliği Teşkilatı ve Birleşmiş Milletler de katılacak.
John Kerry karardan memnun
Amerika Dışişleri Bakanı John Kerry, Suriye Ulusal Konseyi’nin İstanbul’da aldığı Cenevre-2 toplantısına katılma kararını övdü, yapılan oylamanın Esat rejimi ve bitmek tükenmek bilmeyen iç savaşın zulmü altında eziyet çeken tüm Suriyeliler’in çıkarlarına hizmet ettiğini bildirdi.
Kararın ardından bir yazılı açıklama yayınlayan Kerry, Suriye Ulusal Konseyi’nin Cenevre-2’ye katılma kararı almasının, “tüm Suriyeliler için daha iyi bir geleceğe öncülük edecek yolu seçmek” anlamına geldiğini belirtti.
John Kerry açıklamasında, Amerika’nın Cenevre Bildirisi’nde belirtildiği gibi; Suriye’de müzakere yoluyla bir siyasi geçiş süreci başlatma fırsatı oluşturacak şekilde muhalefete desteğin devam edeceğini vurguladı. Kerry, bu süreçte ordu ve güvenlik kuvvetleri de dahil, her şeyin üzerinde, tam yetkiye sahip bir geçiş hükümetinin kurulması için görüş birliğinin hedeflendiğinin altını çizdi.