İnsanlık Suçu İşleyen Filistinli Berlin’de Yakalandı

Suriye’de Beşar Esat rejimine bağlı Filistinli milislerin komutanı olduğu iddia edilen Mouafak Al D. Berlin’de tutuklandı. Federal Başsavcılık tarafından yapılan açıklamada, zanlının geçen Çarşamba günü gözaltına alındığı ve ardından "insanlık suçu işlediği" gerekçesiyle tutuklandığı duyuruldu.

Almanya’daki yasalar nedeniyle soyadı gizli tutulan zanlının, 23 Mart 2014 tarihinde Suriye’nin başkenti Şam'ın Yermuk semtinde Birleşmiş Milletler (BM) tarafından organize edilen gıda yardımı kuyruğunda bulunan bir gruba tanksavar füzesi ile yapılan saldırıyı bizzat düzenlediği, olayda 6 yaşında bir çocuk dahil olmak üzere en az 7 kişinin hayatını kaybettiği bildirildi.

Savcılık, kendini "Filistinli Suriyeli" olarak tanımlayan zanlının 2010’lu yılların başında Filistin Halk Kurtuluş Hareketi ile bağlantısının saptandığını, Esat’a bağlılık yemini eden bu gruptan bir süre sonra ayrılarak yine Esat rejimini destekleyen Özgür Filistin Hareketi’ne geçerek, burada komutanlığa yükseldiğini açıkladı.

Suriye yönetiminin kontrol ve finanse ettiği her iki örgüt, 2011’den sonra Yermuk’da Filistinliler’in yaşadığı mülteci kampını yönetmeye başlamış, buradan İsrail hedeflerine karşı yüzlerce saldırı düzenlenmişti. Yermuk'un Esat karşıtı Özgür Suriye Ordusu'nun kontrolüne geçmesinden sonra Suriye’yi terk ettiği belirlenen Mouafak Al D’ın, 2015 yılında mültecilerin arasına karışarak sahte kimlikle Berlin’e geldiği ve burada sığınmacı olarak yaşamaya başladığı da saptanmış.

Mouafak Al D.’nin, Yermuk’ta Filistin Halk Kurtuluş Hareketi ile Özgür Filistin Hareketi tarafından terörize edilen ve Suriye’deki iç savaştan kaçarak Berlin’e sığınan görgü tanıkları tarafından sokakta tanındığı ve güvenlik birimlerine bildirmeleri sonrasında yakalandığı da öğrenildi.

Berlin merkezli "Suriye Hukuk ve Araştırma Merkezi" adlı Esat karşıtı kurumunun yöneticisi Anwar al-Bunni tarafından yapılan açıklamada, Mouafak Al D.’nin Berlin’de Yermuk’lu tanıklar tarafından tanınması sonrasında merkezlerinin Alman istihbaratı ile bağlantı kurduğu ve zanlının dokuz aydır takip altında bulunduğu kaydedildi. Esat rejiminden kaçarak Almanya’ya sığınanların Berlin’de kurduğu "Suriye Hukuk ve Araştırma Merkezi" sahte kimlik ve isimle gerçek göçmenler arasına katılarak, ülkeye giren savaş suçlularının ortaya çıkarılmasını ve yargılamasını hedefliyor.

Geçen yıl bir işkenceci daha yakalandı

Suriye’deki iç savaşın başladığı 2010 yılından bu yana, çoğunluğu 2015 sonrasında olmak üzere toplam 790 bin Suriyeli Almanya’ya sığındı. Bunlardan yaklaşık 40 bini Berlin’de yaşıyor. Almanya, Avrupa’da Türkiye dışında en fazla Suriyeli mülteciye ev sahipliği yapan ülke durumunda.


Geçen yıl yine Berlin’de, Suriye’de Humus'taki askeri bir cezaevinde çalıştığı ve tutuklulara işkence yaptığı belirlenen bir Suriyeli doktor, "insanlık suçu işlediği" gerekçesiyle tutuklanmıştı. Alaa M. adlı kişinin 2015’te sahte kimlikle ülkeye geldiği ve burada da doktor olarak çalıştığı ortaya çıkmıştı. Yine geçen yıl, Almanya’ya sahte kimlikle girdiği belirlenen, daha önce Esat rejimi istihbaratı için çalıştıkları tespit edilen iki milis deşifre edildikten sonra tutuklanmış, "insanlığa karşı suç işlenmesine yardımcı olmaktan" 4,5 yıl hapse mahkum edilmişti.

Almanya, Suriye’de işlenen savaş ve insanlık suçlarına karışanları, "İşkencenin Önlenmesine Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi" kapsamındaki evrensellik yetkisine göre tutukluyor. Bu evrensel yetki "insanlığa karşı işlenen" suçun nerede işlendiğine ve failin nerede olduğuna bakılmaksızın yargılama hakkı tanıyor.