Yabrut kentinin bombalanmasının ardından muhaliflerin elinde bulunan kentte yaşayan binlerce Suriyeli kenti terk etmeye başladı
Kentin bombalanmasının hükümet güçlerinin kente büyük bir saldırıya hazırlandığı anlamına geldiği konuşuluyor. Çatışmaların, iki tarafın bir anlaşmaya varamadığı Cenevre görüşmelerinin ikinci turunun sonlarına doğru gerçekleşmesi dikkati çekti.
Kente yönelik bir askeri operasyonun, hükümetin Şam’la, Beşar Esat’a desteğin yüksek olduğu Akdeniz kıyısı arasında bir koridor yaratma amacının bir parçası olduğu düşünülüyor.
BM Sözcüsü Rupert Colville Yabrut’un havadan ve karadan bombalandığını ve kent yakınlarındaki askeri yığınağın, kente yönelik bir taarruzun yaklaştığı anlamına geldiğini belirtti.
Colville kentte halen 40 ile 50 bin kişi arasında sivilin bulunduğunu ve son günlerde binlerce kişinin Yabrut’u terk ettiğini söyledi.
İbrahimi üçüncü tur görüşme düşünüyor
Cenevre’de muhalefet delegelerinden Türkmen asıllı Ahmet Çakal uluslararası arabulucu Lahdar İbrahimi’nin delegelere, görüşmeleri üçüncü tura taşımayı düşündüğünü ancak henüz bir tarihe karar vermediğini söylediğini belirtti.
Cumartesi görüşmelerden sonra İbrahimi’nin New York’ta Ban Ki Moon ile görüşmesi bekleniyor.
Üst düzey bir Rus diplomat ise Şam hükümetinin barış görüşmelerini sürdürmek istediğini ancak muhalifler teröristlere karşı işbirliği yapma sözü vermeden Şam’ın geçici bir hükümetle ilgili pazarlığa girmeye niyeti olmadığını söyledi.
Muhalifler ise 130 binden fazla insanın öldüğü savaşı bitirme ile ilgili pazarlık yapmak için öncelikle geçici hükümet kurulması konusunda anlaşmaya varılması gerektiğini söylüyor.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Gennadi Gatilov, görüşmelerin tıkandığını söylemenin yanlış olacağını, doğru olanın henüz görüşmelere başlamadığı olduğu belirtti. Gatilov ne yazık ki iki tarafın henüz gündem üzerinde anlaşamadığını söyledi.
Rusya Suriye’nin en önemli müttefiki olmayı sürdürüyor. Ruslar BM’deki veto haklarını kullanarak Batılılar’ın ve Araplar’ın Suriye hükümetine yaptırım uygulama girişimlerine engel oldu.
Amerikalı bir yetkili, Suriye hükümetinin görüşmelerin her aşamasında engel çıkardığını söyledi ve Rusya’nın hükümet temsilcilerini barış konusunda anlaşmaya ikna etmesini beklediklerini belirtti.
Görüşmelerin bugüne dek tek elle tutulur sonucu Humus’a insani yardım yapılabilmesine ve sivillerin kenti terk etmesine izin verecek bir ateşkes ilan edilmesi oldu.
Humus’tan ayrılanlar Suriyeli askerler tarafından sorguya çekiliyor. Sırada bekleyen ve muhalif kumandanlardan biri olan Hodwan El Mesri kimliğini saklamasının mümkün olmadığını çünkü resimlerinin tüm sosyal medyada yer aldığını söylüyor.
Kenti terk etme amacının ülke dışına gitmek olduğunu söyleyen Mesri, “48 saate ihtiyacım var, umarım yetkililer gitmeme izin verir,” diye konuştu.
15 ve 55 yaş arasında tüm erkekleri askerlik yaşında olarak tanımlayan Suriye hükümeti bu tanıma uyanları bir okulda taramadan geçiriyor. Bu da bu kişilerin hapse atılacağı, işkence göreceği ya da öldürüleceği korkularını arttırıyor.
Bugün Ürdün yakınlarındaki El Yaduda yakında patlayan bomba yüklü araba en az 32 kişinin ölümüne neden oldu. Ölenler arasında 10 muhalifin yanı sıra bir çocuğun da olduğu bildirildi.
Halep yakınlarında El Kaide’ya yakın bir grup 21 kişiyi öldürdü. Ölenler arasında diğer muhalif gruplarla beraber savaşanların akrabaları olduğu bildirildi. Olayın Esat’a karşı mücadele eden gruplar arasındaki çatışmaları arttırabileceği düşünülüyor. Öldürülenlerden 17’sinin cesetlerinin kuyuya atıldığı bildiriliyor.
Kente yönelik bir askeri operasyonun, hükümetin Şam’la, Beşar Esat’a desteğin yüksek olduğu Akdeniz kıyısı arasında bir koridor yaratma amacının bir parçası olduğu düşünülüyor.
BM Sözcüsü Rupert Colville Yabrut’un havadan ve karadan bombalandığını ve kent yakınlarındaki askeri yığınağın, kente yönelik bir taarruzun yaklaştığı anlamına geldiğini belirtti.
Colville kentte halen 40 ile 50 bin kişi arasında sivilin bulunduğunu ve son günlerde binlerce kişinin Yabrut’u terk ettiğini söyledi.
İbrahimi üçüncü tur görüşme düşünüyor
Cenevre’de muhalefet delegelerinden Türkmen asıllı Ahmet Çakal uluslararası arabulucu Lahdar İbrahimi’nin delegelere, görüşmeleri üçüncü tura taşımayı düşündüğünü ancak henüz bir tarihe karar vermediğini söylediğini belirtti.
Cumartesi görüşmelerden sonra İbrahimi’nin New York’ta Ban Ki Moon ile görüşmesi bekleniyor.
Üst düzey bir Rus diplomat ise Şam hükümetinin barış görüşmelerini sürdürmek istediğini ancak muhalifler teröristlere karşı işbirliği yapma sözü vermeden Şam’ın geçici bir hükümetle ilgili pazarlığa girmeye niyeti olmadığını söyledi.
Muhalifler ise 130 binden fazla insanın öldüğü savaşı bitirme ile ilgili pazarlık yapmak için öncelikle geçici hükümet kurulması konusunda anlaşmaya varılması gerektiğini söylüyor.
Rusya Dışişleri Bakan Yardımcısı Gennadi Gatilov, görüşmelerin tıkandığını söylemenin yanlış olacağını, doğru olanın henüz görüşmelere başlamadığı olduğu belirtti. Gatilov ne yazık ki iki tarafın henüz gündem üzerinde anlaşamadığını söyledi.
Rusya Suriye’nin en önemli müttefiki olmayı sürdürüyor. Ruslar BM’deki veto haklarını kullanarak Batılılar’ın ve Araplar’ın Suriye hükümetine yaptırım uygulama girişimlerine engel oldu.
Amerikalı bir yetkili, Suriye hükümetinin görüşmelerin her aşamasında engel çıkardığını söyledi ve Rusya’nın hükümet temsilcilerini barış konusunda anlaşmaya ikna etmesini beklediklerini belirtti.
Görüşmelerin bugüne dek tek elle tutulur sonucu Humus’a insani yardım yapılabilmesine ve sivillerin kenti terk etmesine izin verecek bir ateşkes ilan edilmesi oldu.
Humus’tan ayrılanlar Suriyeli askerler tarafından sorguya çekiliyor. Sırada bekleyen ve muhalif kumandanlardan biri olan Hodwan El Mesri kimliğini saklamasının mümkün olmadığını çünkü resimlerinin tüm sosyal medyada yer aldığını söylüyor.
Kenti terk etme amacının ülke dışına gitmek olduğunu söyleyen Mesri, “48 saate ihtiyacım var, umarım yetkililer gitmeme izin verir,” diye konuştu.
15 ve 55 yaş arasında tüm erkekleri askerlik yaşında olarak tanımlayan Suriye hükümeti bu tanıma uyanları bir okulda taramadan geçiriyor. Bu da bu kişilerin hapse atılacağı, işkence göreceği ya da öldürüleceği korkularını arttırıyor.
Bugün Ürdün yakınlarındaki El Yaduda yakında patlayan bomba yüklü araba en az 32 kişinin ölümüne neden oldu. Ölenler arasında 10 muhalifin yanı sıra bir çocuğun da olduğu bildirildi.
Halep yakınlarında El Kaide’ya yakın bir grup 21 kişiyi öldürdü. Ölenler arasında diğer muhalif gruplarla beraber savaşanların akrabaları olduğu bildirildi. Olayın Esat’a karşı mücadele eden gruplar arasındaki çatışmaları arttırabileceği düşünülüyor. Öldürülenlerden 17’sinin cesetlerinin kuyuya atıldığı bildiriliyor.